20. Hukuk Dairesi 2020/480 E. , 2020/1343 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada ... 1. İş ve ... 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
... 1. İş Mahkemesince, Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 05.10.2017 tarih 2017/4790-2017/7782 E.-K. bozma ilamına karşı direnme kararı verildikten sonra 6100 sayılı HMK"nın 353/1-a/3 maddesine göre bölge adliye mahkemesi, mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi halinde dosyanın esasını incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye veya kendi yargı çevresinde uygun göreceği başka bir yer mahkemesine ya da görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar verir. HMK 362/1-c maddesinde de; yargı çevresi içinde bulunan ilk derece mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek için verilen kararlar ile merci tayinine ilişkin kararların temyiz edilemeyeceği düzenlenmiştir.
İki maddenin birlikte değerlendirilmesinden Hukuk Muhakemeleri Kanununun bölge adliye mahkemesine dosyayı asıl görevli mahkemeye de gönderebilme yetkisini de taşıyan görevle ilgili kesin karar verme ve uyuşmazlık çıkması halinde kesin olarak çözümleyen karar verme yetkisi tanındığı görülmektedir. Bu nedenle kanunda görev hususunun en geç bölge adliye mahkemesi kararıyla çözümlenmesi sisteminin benimsendiği açıkça görüldüğünden görev hususunu inceleyen bölge adliye mahkemesi kararına karşı özellikle 362/1-c madde hükmü de gözetildiğinde temyiz yoluna başvurulmasının mümkün olmadığı sonucuna varılmalıdır. (Nitekim aynı yönde Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 15.06.2017 Tarih 2017/21842 Esas- 2017/10729 Karar sayılı ilamı ile, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 19.09.2017 tarih ve 2017/1954 Esas- 2017/3047 Karar sayılı ilamları) Açıklanan nedenlerle mahkememizin 01/03/2017 tarih 2017/9 Esas ve 2017/89 Karar sayılı hükmü ile mahkememizin görevsizlik kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin 2017/985 Esas- 2017/1031 Karar sayılı ilamı ile istinaf kanun yolu talebinin esastan reddine karar verildiği ve bu aşamada görev konusundaki uyuşmazlığın kesin olarak çözümlendiği ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a/3 ve 362/1-c maddeleri gözetilerek kesin nitelikteki kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurulmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
Bolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesince 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 88. maddesinin 19. fıkrasında; kurumun pirim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Kanunun uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde, kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesi yetkilidir, aynı Kanunun 88. maddesinin 16. fıkrasında; kurumun süresi içerisinde ödenmeyen pirim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Kanunun 51. 102. ve 106. maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır. Kurum 6183 sayılı Kanunun uygulanmasında Maliye Bakanlığı ile diğer kamu kurum ve kuruluşları ve mercilere verilen yetkileri kullanır. 5510 sayılı Kanunun 101. maddesinde bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde bu Kanun hükümlerinin uygulanması ile ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür hükmü yer almaktadır. 5510 sayılı Kanundaki özel düzenleme karşısında iş mahkemesi görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
6100 sayılı HMK"nın 22/2. maddesinde “İki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirlenir.”
6100 sayılı HMK"nın 23/2. maddesinde, “Yargıtayca verilen merci tayini kararları ile temyiz incelemesi sonucu kesinleşen göreve ve yetkiye ilişkin kararlar davaya ondan sonra bakacak mahkemeyi bağlar” hükümlerine yer verilmiştir.
Somut olayda Bolu 1. İş Mahkemesince; davaya konu uyuşmazlığın çözümünde 506 sayılı Kanun, 1479 sayılı Kanun ve 5510 sayılı Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, davalı tarafın istinaf başvurusu üzerine; Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin 13.06.2017 tarih 2017/985-2017/1031 E.-K. sayılı kararı ile davalı kurum vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi üzerine, karar davalı tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 05.10.2017 tarih 2017/4790-2017/7782 E.-K. sayılı kararı ile; 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunundaki özel düzenleme karşısında iş mahkemesi görevli olduğu halde davanın görev nedeniyle usulden reddine, mahkemenin görevsizliğine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının, 6100 sayılı HMK"nın 373/1. maddeleri uyarınca (kaldırılmasına), ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle (bozulmasına) karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davaya bakma görevinin iş mahkemesine ait olduğu Özel Dairenin kabulündedir. Özel Dairenin bozma kararının mahkemeleri bağlayıcılığı özelliği vardır.
O halde uyuşmazlığın Bolu 1. İş Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Bolu 1. İş Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 12/03/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.