Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12336
Karar No: 2019/5555
Karar Tarihi: 23.09.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/12336 Esas 2019/5555 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/12336 E.  ,  2019/5555 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu,
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Davacı ... ve ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve 1987 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında adlarına tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak 4721 sayılı TMK"nın 713/1. ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. ve 17. maddeleri gereğince açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkin olup, mahkemece dava konusu taşınmaz üzerinde ev ve müştemilat yapıldığı, yapıların 1999 yılında yapılmaya başlandığı ve dava tarihine kadar 20 yıllık zilyetlik süresinin dolmadığı kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bilindiği üzere, öncesi boş (hali) olan taşınmazların 20 yılı aşkın süre ile ekonomik amaca uygun şekilde ve malik sıfatı ile kullanılması halinde zilyedince iktisabı mümkün olmakla beraber, evveliyatı taşlık, kayalık, çalılık gibi yerlerin imar ve ihya edilmeksizin iktisabı olanaksızdır. Bu nedenle de, tescili istenilen yerlerin önceki niteliğinin belirlenmesi zorunludur. Ne var ki Mahkemece, çekişmeli taşınmazın öncesinin ne olduğu sorulup saptanmadığı gibi, Kadastro Müdürlüğü"nden taşınmazın tespit harici bırakılma nedeni ve tarihi araştırılmamış, komşu parsel tespit tutanakları ve varsa dayanakları getirtilerek komşu parsel uygulaması yapılmamış ve dava konusu taşınmazın öncesinin 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 17. maddesi gereğince imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı üzerinde durulmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
    Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, dava konusu taşınmazın hangi tarihte ve hangi sebeple tescil harici bırakıldığı hususu Kadastro Müdürlüğü"nden sorulmalı, dava konusu taşınmaza komşu taşınmazlara ait kadastro tutanakları ile varsa dayanak belgeleri dosya arasına alınmalı, dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosyaya konulmalı, bu şekilde dosya ikmal edildikten sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, jeodezi ve fotogrametri mühendisi, ziraat mühendisi bilirkişisi ve fen bilirkişisinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalı ve keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, çekişmeli taşınmazın üzerine binalar yapılmadan önce kullanılıp kullanılmadığı, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, taşınmazın evveliyatı itibariyle taşlık, kayalık, çalılık gibi imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı, bilirkişi ve tanık beyanları komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanaklarıyla denetlenmeli; fen bilirkişisinden, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli krokili rapor alınmalı; ziraat mühendisi bilirkişiden, çekişmeli taşınmaz bölümünün eğimi, niteliği, toprak yapısı, bitki örtüsü, zirai durumu, imar-ihyaya konu olup olmadığı, olmuş ise imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, kullanım durumunu kesin olarak belirleyen bilimsel verilere dayalı rapor istenmeli; yine çekişmeli taşınmazın dava konusu edilen bölümünün farklı yön ve açılardan fotoğrafları çektirilerek, bu fotoğraflarda tescili istenen kısmın sınırları işaretlenmeli; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisinden stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, taşınmaz üzerinde imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarihi ve sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı, sunulan raporda çekişmeli taşınmazın uydu fotoğrafları üzerindeki konumunun gösterilmesi istenilmeli; yapılan araştırma ve inceleme neticesinde, dava konusu taşınmazın öncesi itibariyle imar-ihyaya muhtaç yerlerden olduğunun anlaşılması halinde, bu yerin iktisap edilebilmesi için, yoğun emek ve para sarf edilerek tarıma elverişli hale getirildikten sonra dava tarihine kadar 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresinin davacı lehine aralıksız, nizasız geçmesi gerektiği ve bu süre zarfında taşınmazın bir bölümüne ev ve müştemilat yapılarak kullanılmasının zilyetlikle iktisaba engel teşkil etmeyeceği, ancak evvela imar-ihya edilip tarım arazisi haline getirilmeksizin doğrudan taşınmaz üzerine ev yapılarak sürdürülen zilyetliğin süresi ne olursa olsun kazanım için yeterli olmayacağı, dikkate alınmalı; taşınmazın 3402 sayılı Yasa"nın 17. maddesi gereğince imar-ihyaya muhtaç yerlerden olmadığı tespit edildiği takdirde ise, aynı Yasa"nın 14. maddesinde öngörülen şartlar gerçekleştiği takdirde taşınmazın davacı adına tescil edilebileceği göz önünde bulundurulmalı; gerektiğinde TMK’nın 713/4-5. maddesi gereğince yasal ilanlar yapılarak üç aylık ilan süresinin dolması beklenmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi