16. Hukuk Dairesi 2016/12621 E. , 2019/5560 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 101 ada 429 ve 433, 124 ada 15, 126 ada 14 ve 128 ada 9 parsel sayılı sırasıyla 496.27, 61.81, 192.66, 26,46 ve 125,55 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın babası ... ’e ait olduğu iddiasına dayanarak kadastro tespitlerinin iptali ve babası ... mirasçıları adına miras hisseleri oranında tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 101 ada 433, 124 ada 15, 126 ada 14 ve 128 ada 9 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile her bir taşınmazın toplam 300 pay olduğu kabul edilerek ... mirasçıları adına tesciline; çekişmeli 101 ada 429 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile 19.09.2010 tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 183,55 metrekarelik kısmın ifrazı ile aynı ada farklı parsel numarası ile toplam 300 pay kabul edilerek ... mirasçıları adına tesciline, aynı raporda (B) harfi ile gösterilen 204,96 metrekarelik kısmın aynı ada aynı parsel numarası ile tespit gibi tesciline, aynı raporda (C) harfi ile gösterilen 107,75 metrekarelik kısmın aynı ada farklı parsel numarası ile tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmazların öncesinin kök muris ... ’e ait olduğu, terekesinin taksim edilmesi nedeniyle mirasçıları olan davacı ve davalı taraf arasındaki miras ilişkisinin son bulduğu toplanıp değerlendirilen delillerle belirlenmiş olup, taraflar arasında bu yönde uyuşmazlık bulunmadığına ilişkin mahkemenin kabulünde de isabetsizlik bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taşınmazda 60 yılı aşkın süredir zilyet olduğu belirlenen davalıların miras bırakanı Kerim’in zilyetliğinin, asli mi yoksa feri mi olduğu, buna göre kadastro tespit tarihine kadar dava konusu taşınmazlarda zilyetlikle iktisap koşullarının hangi taraf yararına gerçekleştiği noktasında toplanmaktadır. Mahkemece, davalıların murisi Kerim’in zilyetliğinin feri nitelikte olduğu kabul edilerek yazılı şekilde
hüküm kurulmuş ise de, hükme esas alınan tanık ... ’in beyanları arasında çelişki bulunması nedeniyle, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye elverişli bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi mahkemece, çekişmeli taşınmazları bilebilecek olabildiğince yaşlı 3 kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile birlikte taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı ve bu keşifte bilirkişi ve tanıkların somut ve net beyanları alınmalı, davalıların murisi Kerim’in, çekişmeli taşınmazları kullanım karşılığında davacı tarafa çay veya para gönderip göndermediği, göndermiş ise hangi tarihe kadar gönderdiği, kadastro tespitine kadar bu ödemelerin devam edip etmediği ayrıntılı şekilde sorulup saptanmalı, yerel bilirkişi ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalı, hangi beyana üstünlük tanındığının gerekçesi karar yerinde açıklanmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, açıklanan nedenlerle temyiz itirazları yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine,
yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
23.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.