16. Hukuk Dairesi 2016/12641 E. , 2019/5562 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "TMK"nın 713. maddesi uyarınca tescil davalarında Hazine ve ilgili kamu tüzel kişiliğinin yasal hasım durumunda olduğu, aleyhlerine vekalet ücreti dahil yargılama gideri hükmedilemeyeceği, davacı tarafından tescil harici bırakılan taşınmaza ilişkin dava açıldığı halde, ziraat bilirkişi raporunun dava konusu olmayan 110 ada 1 parsele ilişkin düzenlenmiş olduğu belirtildikten sonra, taşınmazın tescil harici bırakılma sebebi ilgili yerlerden sorularak, mahkemece taşınmaz başında elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen mahalli bilirkişiler, taraf tanıkları, fen ve zirai bilirkişi eşliğinde yeniden keşif yapılması, zilyetliğin başlangıcı, sürdürülüş biçimi, kimden, ne şekilde intikal ettiği, zilyetliğin ekonomik amaca uygun şekilde sürdürülüp sürdürülmediğinin duraksamasız belirlenmesi, ziraat bilirkişisinden tescil harici taşınmazın niteliği, zilyetlikle kazanmaya elverişli olup olmadığı, hususlarında ayrıntılı rapor alınması, oluşacak sonuca göre gerektiğinde TMK"nın 713/4"te belirtilen ilanlar yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne, 11.05.2016 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 2.646,86 metrekarelik kısmın davacı ..."a ait olan 110 ada 1 parsel sayılı taşınmaza ilave edilmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde, gerekleri yerine getirilmemiş, dava konusu taşınmazın tescil harici bırakılma sebebi tespit edilmemiş ve keşif sonrası dosyaya sunulan fen bilirkişisi ve ziraat bilirkişisi raporlarından, taşınmazın bitişiğinden dere geçtiği anlaşılmasına rağmen, taşınmazın öncesinde ve halen aktif dere yatağında kalıp kalmadığı, buna göre imar-ihya ile edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği yönünden jeolog bilirkişi beyanına başvurulmamış, TMK’nın 713/4. maddesi gereğince yapılması gereken ilanlar yapılmamış, eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulmuştur.
Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, dava konusu taşınmazın hangi sebeple (taşlık, çalılık, dere yatağı vs.) tescil harici bırakıldığı hususu Kadastro Müdürlüğü"nden sorulmalı, dava konusu taşınmaza komşu taşınmazlara ait kadastro tutanakları ile varsa dayanak belgeleri dosya arasına alınmalı, dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosyaya konulmalı ve bundan sonra mahalli bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 ziraat mühendisi, 1 jeodezi ve fotogrametri mühendisi, 1 jeoloji mühendisi ve 1 fen bilirkişisinden oluşturulacak bilirkişi heyeti eşliğinde mahallinde yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte, yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından, çekişmeli taşınmazın öncesinin ne olduğu, evveliyatı itibariyle imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği, taşınmaz imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise ne şekilde imar-ihya edildiği ve imar-ihyanın ne zaman tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasında çelişkiler oluştuğu takdirde yöntemine uygun şekilde çelişkiler giderilmeli, yerel bilirkişi ve tanık beyanları komşu parsel tutanak ve dayanakları ile dava konusu olmaları halinde bu dava dosyalarında alınan beyanlarla denetlenmeli; ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki tarımsal niteliğini bildiren, gerçekleştirildiği iddia edilen imar-ihyanın tamamlanma tarihi ile zilyetliğin sürdürülüş şeklini ve süresini açıklayan, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde toprak yapısını, eğimini, bitki desenini irdeleyen, önceki ziraat bilirkişi raporlarını değerlendiren, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı; jeolog bilirkişiden, çekişmeli taşınmazın aktif-pasif dere yatağında kalıp kalmadığı ve derenin taşkın etkisi altında bulunup bulunmadığı hususlarında bilimsel verilere dayalı rapor aldırılmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılarak, çekişmeli taşınmazın fotoğrafların çekildiği tarihlerdeki niteliği, kullanım şekli ve süresi ile varsa imar-ihya çalışmalarının tamamlanıp tamamlanmadığı hususlarında ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli; fen bilirkişisinden, keşfi takibe ve denetlemeye imkan verir ayrıntılı rapor ve kroki aldırılmalı, çekişmeli taşınmazın değişik yönlerden ve komşu parseller ile arasındaki sınırları gösterecek şekilde çekilmiş yakın plan panoramik fotoğrafları dosyaya konulmalı ve bu şekilde kadastro tespit tarihi itibariyle davalı taraf yararına zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği duraksamasız şekilde saptanmalı, aynı çalışma alanı içinde belgesizden kazanılabilecek toplam taşınmaz miktarının sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönümü geçemeyeceği göz önüne alınmalı; gerektiğinde TMK’nın 713/4-5. maddesi gereğince yasal ilanlar yapılarak üç aylık ilan süresinin dolması beklenmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
23.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.