16. Hukuk Dairesi 2016/12647 E. , 2019/5565 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 139 ada 121 parsel sayılı 4.799,04 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, komisyon kararı ile çayır vasfı ile ... Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit edilmiştir. Davacılar ... ve ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak; davacı ... ise, tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 139 ada 121 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, birleşen dosya davacısı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece davanın ispatı açısından mahallinde keşif yapılması gerektiği, davacılar adına kesin süreli keşif giderlerini ödemesi için davetiye tebliğ edildiği ve verilen kesin süreye rağmen keşif giderlerinin yatırılmadığı, bu nedenle davacıların davalarını ispatlayamadıkları gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, verilen karar dosya kapsamı ile usul ve yasaya uygun düşmemektedir. Şöyle ki, taraflardan her biri, 3402 sayılı Kanun"un 36. maddesi gereğince, ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenecek avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorunda olup, taraflar söz konusu avans yükümlülüğünü yerine getirmemeleri halinde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılacaktır. Bu durumda verilecek karar ise, davanın esasına ilişkin olup, taraflar arasında kesin hüküm oluşturacaktır. Mahkemece davacı tarafın ikamesini talep ettiği keşif delili için belirlenen avansı kesin süre içerisinde yatırmadığı ve bu nedenle keşif delilinden vazgeçmiş sayıldığı, bunun sonucu olarakta davasını ispatlayamadığı kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olup, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 36. maddesinin keşif delili yönünden uygulanabilmesi için, dosyanın keşfe hazır hale gelmesi gerektiği gibi, verilecek keşif ara kararında hakim, katip, mübaşir, yerel bilirkişiler, tanıklar ve teknik bilirkişilere verilecek ücretlerle, vasıta parasının ve yapılacak tebligatlarla ilgili masrafların kalemler halinde gösterilip, bu ücretlerin temini ve yatırılması için ilgili tarafa makul ve belirli bir süre tanınması, tanınacak bu süre ile keşif günü arasında da bilirkişi ve tanıklara davetiye tebliğ edilip, arazi başında hazır olmalarının bildirilebilmesi için yine uygun bir sürenin bulunması gerekmektedir. Somut olayda, davacı ..."nın dayandığı 12.02.1962 tarih 45 sıra numaralı tapu kaydı tesisinden itibaren tedavülleri ile birlikte getirtilip dosyaya konulmamış, çekişmeli taşınmaza komşu parsellere ilişkin tutanak örnekleri ile varsa tespit dayanağı belgeler tesis ve tedavülleri ile birlikte getirtilmemiş, keşif ara kararında hakim, katip, mübaşir, yerel bilirkişiler, tespit bilirkişileri ve teknik bilirkişilere verilecek ücretlerle, vasıta parası ve yapılacak tebligatlarla ilgili masraflar kalemler halinde gösterilmemiş, yalnızca davacı tarafın yatırması gereken toplam bedel hesaplanmış olup, bu haliyle keşif ara kararı usulüne uygun olmadığı gibi, vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunlu olduğu ve davacılardan ... kendisini vekille temsil ettirdiği halde keşif avansının yatırılması için çıkartılan davetiyenin davacı ... adına çıkartılmış olması da isabetsizdir.
Hal böyle olunca mahkemece öncelikle, davacı tarafın dayandığı tapu kayıtları ile çekişmeli taşınmaza komşu parsellere ilişkin tutanak örnekleri ile varsa tespit dayanağı belgeler tesis ve tedavülleri ile birlikte getirtilmeli, dosya bu şekilde keşfe hazır hale getirildikten sonra, davacı tarafa keşif için belirlenecek avansı yatırması için 3402 sayılı Yasa"nın 36. maddesi uyarınca yeniden ve yöntemine uygun şekilde makul bir süre verilmeli, süresi içerisinde ara karar gereklerinin yerine getirilmesi durumunda mahallinde keşif yapılmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Usulüne uygun olmayan ara karara dayanılarak yazılı gerekçeyle hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden birleşen dosya davacısı ..."ya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.