Boşanma Kararları - Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/11283 Esas 2017/1049 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11283
Karar No: 2017/1049

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/11283 Esas 2017/1049 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Dava, tapuda kayıtlı olmayan bir taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı yoluyla edinilmesi için açılmıştır. Fer’i müdahil ise söz konusu taşınmazın müvekkili tarafından kullanıldığını ve davacının zilyetliği olmadığını ileri sürerek davaa müdahil olmuştur. Mahkeme, yapılan yargılama sonunda, taşınmazın bir kısmının orman sınırları içerisinde kaldığı ve diğer kısmında ise davacının lehine zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleşmediği gerekçesiyle davacının davanın reddine karar vermiştir. Ancak, kazandırıcı zamanaşımı yoluyla taşınmazın (A) harfiyle gösterilen kısmının talep eden kişinin adına tesciline de karar verilmiştir. Kararda TMK'nın 713/6. maddesi gereği davacının talebinin reddine, aynı kanunun 713/1. maddesi gereği talep eden kişinin talebinin kabul edilerek taşınmazın tesciline karar verilmesi yer almaktadır.

20. Hukuk Dairesi 2015/11283 E. , 2017/1049 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği, ... mahallesinde kendisine ait olan ... ada ... sayılı parselin güneydoğusunda bulunan tahmini 2 dönüm taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiştir. Fer’i müdahil ... vekili ise davacı tarafça tescil talebinde bulunulan yerin müvekkili tarafından 2006 yılından bu yana ...ye ecrimisil ödenmek suretiyle kullanıldığını, davacının zilyetliğinin olmadığını ileri sürerek davaya müdahil olmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, taşınmazın 03/10/2012 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde (B) harfiyle gösterilen kısmının orman sınırları içerisinde kalması, (A) harfiyle gösterilen kısmında ise davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleşmemesi nedeniyle davacının davasının reddine, TMK"nın 713/6. maddesi gereğince ...nin talebinin kabulü ile taşınmazın (A) harfiyle gösterilen 2.801,10 m²"lik kısmının aynı yer son parsel numarası verilerek ... adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK’nın 713. maddesi uyarınca açılan tapusuz taşınmazın tesciline yöneliktir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 1992 yılında 3402 sayılı kanun hükümlerine göre genel arazi kadastrosu yapılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, imar ihya koşulları ve zilyelikle iktisap koşulları oluşmadığı, taşınmazın (A) harfiyle gösterilen bölümünün eylemli
olarak bakımsız zeytin ve çam ağaçları ile kaplı olduğu belirlenerek hüküm kurulduğuna göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşagıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 09/02/2017 günü oy birliği ile karar verildi.