1. Ceza Dairesi 2017/170 E. , 2017/2775 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Eşini öldürmeye teşebbüs
HÜKÜM : TCK.nun 82/1-d, 35, 53. maddeleri uyarınca 20 yıl hapis cezası.
TÜRK MİLLETİ ADINA
1)Sanık ... hakkında mağdur ..."ye yönelik tehdit suçundan 5271 sayılı CMK"nun 231/5. maddesi uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar, aynı Kanunun 231/12. maddesi uyarınca itiraz kanun yoluna tabi olup temyiz kabiliyeti bulunmadığından, bu hususta mahallince değerlendirme yapılması mümkün görülmüştür.
2)Sanık ... müdafiinin süresinden sonra gerçekleşen duruşmalı inceleme talebinin CMUK"nun 318. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir.
3)Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ..."nin eşi olan mağdur ..."ye yönelik eyleminin sübutu kabul, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma sebepleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık ve müdafiinin vesaireye yönelen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve tüm dosya içeriğine göre, sanık ... ile mağdur ..."nin 7 yıllık evli olup ortak 4 çocuklarının bulunduğu, mağdur ..."nin ise sanık ve ailesini uzun süreden beri tanıdığı, sanığın oluşa uygun savunmasına ve sanığın bu savunmasını destekler nitelikteki mağdur ..."nin oğlu tanık ... ... anlatımlarına göre "mağdurlar ... ve ... arasında bir süredir duygusal birliktelik olduğu, mağdur ..."nin mağdur ... ile görüşebilmek için cep telefonu aldığı ve bu telefonu gizlice mağdur ..."ye verdiği, olaydan birkaç gün önce sanığın eşi olan
mağduru diğer mağdurla telefonla konuşurken gördüğü, aralarında bu nedenle tartıştıkları, olay günü de sanığın eşi olan mağduru diğer mağdurla yine telefonla konuşurken görmesi nedeniyle aralarında yeniden tartışma çıktığı" hususunu destekler nitelikte ciddi şüphenin olduğu, sanığın çıkan tartışma sırasında hiddete kapılarak eline geçirmiş olduğu bıçakla eşi olan mağduru göğüs bölgesinden interkostal arter ve ven yaralanmaları ile hayati tehlike geçirmesine neden olacak şekilde toplam iki darbe ile yaraladığı, bunun üzerine sanığın paniğe kapıldığı ve yardım istemek için cep telefonundan annesi olan tanık ... aradığı, sanığın olay sırasında yanında bulunan ve olay tarihinde 5 yaşında olan oğlu ... ... tanığa gelmesini söylediği, bunun üzerine tanık ... yanında bulunan diğer tanık ... ile birlikte olay yerine geldikleri, sanığın da yardımı ile yaralı halde olan mağduru gelmiş oldukları araca bindirdikleri ve hep birlikte mağduru hastaneye götürdükleri, 17.11.2014 tarihli "Görüntü İnceleme, CD Çözüm ve ... Teşhis" tutanağından da açıkça anlaşıldığı üzere sanığın mağduru getirdikleri araçtan inerek sağlık personelinden yardım istediği ve mağdura tıbbı müdahale yapıldığı sırada hastaneyi terkettiği, hastaneye kalbi durmuş vaziyette gelen mağdurun ise yapılan müdahaleler ile hayata döndürüldüğü olayda;
A)Somut olayda sanığın kullandığı silahın niteliği, darbelerin şiddeti, sayısı ve yöneltildiği vücut bölgeleri ile meydana gelen yaralanmanın niteliği birlikte değerlendirildiğinde, sanığın eylemine bağlı olarak ortaya çıkan kastının eşi olan mağduru öldürmeye yönelik olduğu ancak eylemden sonra tıbbi müdahale aşamasına kadar aktif davranışlarda bulunmak suretiyle ölüm sonucunun gerçekleşmesini engellediği anlaşılmakla; hakkında 5237 sayılı TCK"nun 36. maddesinde düzenlenen gönüllü vazgeçme hükmü uyarınca kasten yaralama suçundan ceza tayini gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde "sanığın mağduru öldürdüğünü düşündüğü ve annesinin ısrarı üzerine onu hastaneye götürdüğü" şeklindeki soyut gerekçe ile hakkında gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmek suretiyle suçun nitelendirilmesinde yanılgıya düşülmesi,
B)Mağdur ..."nin evlilik birliğinden kaynaklanan sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı ve sanığın eylemini bu hiddetin etkisi ile gerçekleştirdiği hususunda ciddi şüphenin olması sebebiyle, şüpheden sanık yararlanır ilkesi de gözetilerek sanık hakkında haksız tahrik hükümlerini düzenleyen ve 1/4 ile 3/4 arasında ceza indirimi öngören TCK"nun 29. maddesi uyarınca asgari oranda indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde "eşlerin birbirlerine yönelik sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlarının boşanma sebebi olduğu ve bu hususun haksız tahrik indirimine konu olamayacağı" şeklindeki gerekçe ile haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi suretiyle fazla ceza tayini,
C)Sanık hakkında TCK"nun 62/2 maddesi uyarınca "failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri" gibi hususlar göz önünde bulundurularak aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca takdiri indirim hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde "takdiri indirim nedeninin yasal bir indirim nedeni olmaması, kadın cinayetlerinin önlenmesi konusunda hakimlere de yukarıda belirtildiği şekilde görev düşmesi, bu suçlarda takdiri indirimin sanıklar için adeta bir ödül olması göz önüne alınarak" şeklindeki yasal olmayan ve cezaların şahsiliği ilkesine aykırı olarak genel bir gerekçe ile takdiri indirim hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
D)Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı Kararı ile TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümlerinin değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, re"sen de temyize tabi olan hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, bozmanın mahiyeti ve temyiz incelemesi dışında tutuklulukta geçirilen süre gözetilerek sanık müdafiinin tahliye talebinin reddine, 18/09/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.