Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
İİK.nun 170/3.maddesi gereğince inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığının anlaşılması halinde Mahkemece takibin durdurulması ile yetinilmesi gerekirken takibin iptaline karar verilmesi yasaya aykırı ise de, karar alacaklı vekilince temyiz edilmediğinden bu yanlışlık bozma nedeni yapılmamıştır.
Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a-Keşideci - borçlu ... Ltd. Şti. yönünden yapılan incelemede;
Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre adı geçen vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,  
b-Lehtar - ciranta...A..Ş.nin temyiz itirazlarına gelince;
Takip alacaklısı ...Ltd. Şti. lehtar - ciranta ... A.Ş.nin cirosu ile çekin hamili durumuna geçmiş olup, kendisine çeki ciro eden bu şirketin yetkilisi tarafından imzalanıp imzalanmadığını bilebilecek durumdadır. Bu nedenle adı geçen bu borçlu yönünden alacaklının takipte ağır kusurlu olduğu kabul edilip İİK.nun 170/son maddesi gereğince borçlu yararına takip konusu alacağın %20"sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve Hazine lehine alacağın %10"u oranında para cezasına hükmedilmesi gerekir. Aksine kanaatle bu borçlunun da tazminata ilişkin isteminin reddi isabetsizdir. 
SONUÇ :Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının borçlu ... A.Ş. yönünden kabulü ile  yukarıdaki yazılı nedenlerle mahkeme kararının bu borçluya hasren İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27.02.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.