21. Hukuk Dairesi 2016/2075 E. , 2017/5200 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Davacı, davalı işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava; davacının davalıya ait işyerinde 31.05.2010 – 28.06.2013 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; talep edilen dönemde davacı adına davalı işverence düzenlenen işe giriş bildirgesi ve davalı Kurum"a bildirilen çalışma bulunmadığı, davalı tarafından; davacı ile aralarında hizmet akti bulunmadığının ve davacının arkadaşı olduğunun iddia edildiği, her ne kadar davalı Kurum"dan; davalıya ait iki adet işyeri olduğunu belirtilerek bu işyerlerinde talep edilen dönemde çalışan kişilerin isimlerinin bildirilmesi istenilerek bildirilen kişiler bordro tanığı olarak dinlenilmişse de dönem bordrolarının tamamı istenilmediğinden, talep edilen dönemde davalı tarafından bildirilen başkaca kayıtlı çalışan bulunup bulunmadığının tespit edilemediği, davalı Kurum tarafından isimleri bildirilen üç tanıktan ikisi tarafından; davacıyı tanımadıklarının, davalıdan ip alıp evlerinde dokuduklarının, daha sonra da davalının gelip dokudukları işleri evlerinden aldığının beyan edildiği, tanıklardan biri tarafından ise sadece; davacının bir kere davalı ... ile kendisinin evine geldiğinin beyan edildiği, komşu işyeri tanığı olan ... tarafından; davacıyı davalıya ait sanayi sitesindeki işyerinde gördüğünün ve davacının kendisine davalı işyerinde çalıştığını söylediğinin, ancak davacının çalışma süresine ilişkin bilgisi olmadığının beyan edildiği, komşu işyeri tanığının beyanından sonra davacı tarafından; 2010/Mayıs ayından 2013/Haziran ayına kadar davalı yanında çalıştığının, bu süre zarfında hem ... plakalı aracı kullandığının hem de diğer araba ile ... Köyüne, ..., ... dokumacılara yumak götürdüğünün ve ürün getirdiğinin, davalının babası 2011 yılında ameliyat olduğu zaman ...plakalı araçla 5-6 ay boyunca bayanların servisini ben çektiğinin, bu süre zarfında garajda bulunan Türk Petrolleri isimli işyerinden gaz alımını kendisinin yaptığının, söz konusu işyerine aylık ödeme yapıldığı için fişlerde isminin ve imzasının bulunduğunun beyan edildiği, ancak mahkemece bu hususun araştırılmadığı, davalıya ait ... plakalı araç ile davacının 07.01.2013 tarihinde kaza yaptığı ve emniyet ifadesin; davalının arkadaşı olduğunu, olay günü davalının kendisini aradığını ve işi olduğu için sanayideki tekstil personelini almasını rica ettiğini, kendisinin de kabul ettiğini, işçiyi almak için beklerken geri manevra yaptığı sırada kazanın meydana geldiğini beyan
ettiği, söz konusu olayla ilgili yürütülen Cumhuriyet Savcılığı soruşturmasında sosyal-ekonomik durum araştırması yapıldığı ve 08.02.2013 tarihli zabıta tutanağında; davacının ... Tekstil"de çalıştığının belirtildiği, olay sırasında araçta bulunan ... tarafından; davacı ile birlikte çalıştıklarının beyan edildiği, ancak ..."nın dinlenilmediği, davacı tarafından davalı işyerindeki çalışmaları sırasında çekildiğini iddia ettiği bir CD"nin dosyaya delil olarak sunulduğu anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık; somut olayda fiili çalışma olgusunun ispatı konusunda, mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
506 sayılı Yasanın 79/10. maddesinde bu tür hizmet tespit davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması salt bu nedene dayalı istemin reddine neden olmaz. Somut bilgilere dayanması koşuluyla, bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen veya bilmesi gereken komşu işyerleri kayıtlı çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen kimi diğer kanıtlarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Kamu düzenine dayalı bu tür davalarda hakim, görevi gereği doğrudan soruşturmayı genişleterek sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemelidir. Bu yön Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527,30.6.1999 gün 1999/21-549-555,5.2.2003 gün 2003/21-35-64,15.10.2003 gün 2003/21-634-572,3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 10.11.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
Somut olayda ise; her ne kadar mahkemece davacı ile davalı işveren arasında hizmet ilişkisinin bulunduğuna dair dosya kapsamından delil elde edilemediğinin kabulüyle ve davacı ile davalı arasında hatır ilişkisi olabileceği, yahut eser sözleşmesi ya da vekalet ilişkisi bulunabileceği kanaati belirtilerek sonuca gidilmişse de; davacının toplanmasını istediği deliller toplanmadan, talep edilen dönemde davacının geçimini nasıl sağladığı araştırılmadan, davacıdan davalı yanında geçtiğini iddia ettiği çalışmaları gereğince ne şekilde ücret aldığı açıklattırılmadan, bu itibarla davacı ile davalı arasında hizmet aktinin unsurları olan; hizmetin belirli veya belirli olmayan bir zaman içinde görülmesi, hizmet akdinin konusu olan edimin işverene ait işyerinde yerine getirilmesi, edimin ifası sırasında işverenin denetim ve gözetimi altında bulunması ve edimin ücret karşılığında yapılması hususlarının bulunup bulunmadığı tereddüte mahal bırakmayacak derecede ortaya konulmadan sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş; davacının ismi ve imzası bulunduğu bildirilen ... isimli işyerinden davacının beyan ettiği belgeleri istemek, ayrıca bu işyerinin talep edilen dönemdeki sorumlu kişisi ile benzin doldurma işinde çalışan işçilerini tespit ederek dinlemek, davacıdan ücretini nasıl aldığı sorularak davalı işyerinin ücret ödemelerine ilişkin belgelerini gerek görülür ise yerinde uzman bir bilirkişi marifeti ile inceletmek, davalıya ait işyerlerinin dönem bordrolarını isteyerek davalı Kurum tarafından bildirilenler dışında kayıtlı çalışan varsa bu kişileri de dinlemek, davalının babasının kalp ameliyatı olup olmadığını araştırmak, davacının çalıştığını beyan ettiği sanayi sitesinde başkaca komşu işyerlerinin de bulunduğu dikkate alınarak zabıtadan yeniden komşu işyeri tanığı tespit edilmesini isteyerek bildirilen tanıkları dinlemek ve böylece toplanan deliller değerlendirilmek sureti ile varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.