Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11135
Karar No: 2019/5757
Karar Tarihi: 26.09.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/11135 Esas 2019/5757 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/11135 E.  ,  2019/5757 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Davacı ..., ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan ve 1984 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle, 06.01.2014 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, teknik bilirkişileri ... ve ... tarafından düzenlenen 22.10.2015 tarihli rapor ve krokide (A) harfi ile gösterilen 9.707,85 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın davacı adına tapuda kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve imar-ihya hukuki nedenlerine dayalı olarak TMK’nın 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. ve 17. maddeleri gereğince açılan, tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece, davacı yararına zilyetlikle kazanım koşullarının gerçekleştiği kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmaz bölümü 1984 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılmıştır. İmar-ihyaya muhtaç tescil harici taşınmazların zilyetleri yararına tapuya tescil edilebilmesi için, taşınmazın imar-ihyasının tamamlanmasından sonra davanın açıldığı tarihe kadar 20 yıllık aralıksız, çekişmesiz ve ekonomik amaca uygun zilyetliğin sürdürülmesi gerekir. Bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi ise hava fotoğraflarıdır. Hava fotoğraflarının en az üç ayrı zamana ilişkin olması gerekir. Bu konuda sağlıklı bir yargıya ulaşmak için dava tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğraflarının getirtilerek bu fotoğrafların jeodezi veya fotogrametri uzmanı harita mühendisi tarafından stereoskopla incelenmesi gerekir. Stereoskopik çift hava fotoğrafı, bir stereoskop altında incelendiğinde arazinin üç boyutlu görülmesi, taşınmazın çekim tarihindeki sınırlarının ve niteliğinin belirlenebilmesi, bu yolla ekilen ya da ekilemeyen alanların net bir biçimde tespitinin yapılabilmesi mümkündür. Hal böyle olmasına rağmen mahkemece uyuşmazlığın çözüme kavuşturulmasında hava fotoğrafının incelenmesi konusunda uzmanlıkları bulunmayan jeoloji ve ziraat bilirkişileri tarafından hava fotoğrafı incelenmesi neticesi düzenlenen yetersiz bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmiş, komşu taşınmazların parsel numaraları belirlenerek bunların kadastro tespit tutanakları ve varsa dayanakları getirtilmemiş, çekişmeli taşınmazın kuzey ve doğusunda yer alan 79 ve 80 parsel sayılı taşınmazların kesinleşen kadastro tespitlerine esas belgeleri getirtilmemiş ve yöntemine uygun şekilde mahalline uygulanmamıştır. Bu şekilde eksik ve yetersiz bir araştırmaya dayalı olarak karar verilemez.
    Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için dava tarihinden (2014) geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı tarihlerde çekilmiş en az 3 adet stereoskopik hava fotoğrafı Harita Genel Komutanlığı’ndan getirtilmeli, dava konusu taşınmazın çevresinde yer alan komşu taşınmazların parsel numaraları belirlenerek bunların kadastro tespit tutanakları ve varsa dayanakları getirtilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde keşfe hazır hale getirildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile 1 fen bilirkişisi,1 jeoloji mühendisi, 1 jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi ve üç kişilik ziraat bilirkişi kurulu aracılığıyla keşif yapılmalı, yapılacak keşifte, yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmaz bölümünün geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, komşu taşınmazların kadastro tespitlerine esas kayıtları yöntemine uygun şekilde mahalline uygulanarak bu kayıtlarda çekişmeli taşınmaz yönünün ne şekilde görüldüğü belirlenmeli; taşınmazın sınırında mera bulunması halinde yöntemince kadim veya tahsisli mera araştırması yapılarak çekişmeli taşınmazın meranın devamı niteliğinde olup olmadığı tespit edilmeli; jeolog bilirkişiden, dava konusu taşınmaz bölümünün dere yatağından kazanılıp kazanılmadığı ve halen aktif dere yatağında kalıp kalmadığı hususlarında ayrıntılı rapor alınmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, taşınmaz bölümünün toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, üzerindeki bitki örtüsünü ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, taşınmaz bölümünün sınırlarını ve niteliğini, taşınmaz üzerinde imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; teknik bilirkişiye ise keşfi takibe ve denetlemeye elverişli, dava konusu taşınmaz bölümünü komşularıyla birlikte gösterir şekilde krokili rapor düzenlettirilmeli, belgesiz zilyetlik yolu ile edinilebilecek miktara ilişkin sınırlamalar yönünden de gerekli araştırmalar yapılarak; davacı lehine zilyetlikle kazanma şartlarının oluşup oluşmadığı kesin olarak belirlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    26.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi