3. Ceza Dairesi 2019/11733 E. , 2019/19454 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanıkların temyiz taleplerinin, kendi haklarında kurulan mahkumiyet hükümlerine münhasır olduğunun tespiti ile yapılan incelemede,
Güncel adli sicil kayıtlarına gore tekerrüre esas mahkumiyetleri bulunan sanıklar hakkında, ilgili ilamların akıbetleri araştırılarak 5237 sayılı TCK’nin 58. maddesi gereği tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
1) Sanık ... hakkında ...’e karşı “Mala Zarar Verme” ve sanık ... hakkında ...’e karşı “Hakaret” suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
a) Yargılama konusu suçlara yönelik kısmi ikrarı bulunan sanık ...’in, üzerine atılı “Mala Zarar Verme” suçunu ve sanık ...’ün üzerine atılı “Hakaret” suçunu inkara yönelik savunmaları karşısında, zarar tespitine yönelik tutanak ya da olaya ilişkin görgü tanığı beyanı gibi, savunmaların aksini ispata yarar her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı nazara alınarak, sanıkların bahse konu suçlardan beraatleri yerine, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Kabule göre de;
b) Sanık ... hakkında “Mala Zarar Verme” suçundan TCK"nin 151/1. maddesinde ve sanık ... hakkında “Hakaret” suçundan TCK’nin 125/1. maddesinde belirtilen seçenek cezalardan hapis cezasının tercih edilmesinden sonra, tercih edilen hapis cezalarının TCK"nin 50/2. maddesine aykırı olarak adli para cezasına çevrilmesi,
c) Sanık ... hakkında “Mala Zarar Verme” suçundan hüküm kurulurken TCK’nin 50/1-a maddesinin uygulandığı paragrafta hapis cezası miktarının “3 ay 10 gün” yerine “5 ay” hapis cezası olarak ve sanık ... hakkında “Hakaret” suçundan hüküm kurulurken TCK’nin 52/2. maddesinin uygulandığı paragrafta hapis cezası miktarının “2 ay 15 gün” yerine “5 ay” hapis cezası olarak belirtilmesi suretiyle hükümde çelişkiye neden olunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA,
2) Sanıklar hakkında birbirlerine karşı “Kasten Yaralama” suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
a) Tarafların karşılıklı olarak kavga ettikleri ve her iki sanığın da yaralandığı olayda, öncelikle ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği hususunun araştırılması, bunun şüpheye yer bırakmayacak şekilde tespit edilememesi durumunda Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarihli, 2002/4-238 Esas ve 2002/367 Karar sayılı kararı ile bu kararla uyumlu Ceza Dairelerin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, şüpheli kalan bu halin sanıklar lehine değerlendirilmesi ile 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin sanıklar lehine asgari oranda (1/4) uygulanması gerekip gerekmediğinin karar yerinde tartışmasız bırakılması,
b) Sanık ... hakkında hüküm kurulurken, mağdurda meydana gelen yaralanmanın niteliğine göre TCK’nin 86/2. maddesi gereği temel cezaya hükmedilirken, uygulama maddesinin, TCK’nin 86/2. maddesi yerine 86/1. maddesi olarak hatalı gösterilmesi,
c) Sanık ... hakkında hüküm kurulurken TCK"nin 86/2. maddesinde belirtilen seçenek cezalardan hapis cezası tercih edildikten sonra tercih edilen hapis cezasının TCK"nin 50/2. maddesine aykırı olarak adli para cezasına çevrilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, sanık ... yönünden CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 24.10.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.