Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/29985
Karar No: 2020/2155
Karar Tarihi: 11.02.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/29985 Esas 2020/2155 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/29985 E.  ,  2020/2155 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 19.03.2003 tarihinde çalışmaya başladığını, ilk etapta şahıs işletmesi olarak faaliyetini sürdüren davalının 10.01.2005 tarihinde şirkete dönüştüğünü ve davacının kaydının 11.01.2005 tarihinde şirkete aktarıldığını, son 3 aylık ücret alacakları ödenmediği için işten ayrıldığını, ancak ücreti ve kıdem tazminatının kendisine ödenmediğini, işyerinden ayrıldıktan sonra bir süre başka yerde çalıştığını, bilahere davalı işvereninin davacıya hem bakiye alacaklarının ödenmesi , hem de müdür olarak aylık net 2.000,00 TL (mesailer hariç) aylık maaş ödeneceği taahhüdü karşısında 13.05.2010 tarihinde yeniden aynı işyerine giriş yaptığını, davacının pazarlama ve dağıtım müdürü olarak çalışmasını, davacının son 2 yıllık döneme ilişkin ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle işvereni ile görüştüğünü, davalı işverence aylık 1.200,00 TL den hesap görüleceğinin söylenmesi üzerine 31.03.2013 tarihinde işyerini terk ederek iş akdini sonlandırdığını, hafta sonları, dini milli bayramlar dahil çalışmasını yoğun bir şekilde sürdürdüğünü haklarının ödenmediğini belirterek kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili davacının davalıya ait işyerinde ilk çalışması sırasında işyerine ait araçların bakımı, tamire götürülmesi, ve ihtiyaç halinde araç sürücülüğü yapmakta iken, ... Ekmek unvanlı işyerinde iyi bir iş teklifi alması üzerine kendi isteğiyle ayrıldığını, burada bir süre çalışıp ayrılarak, yeniden davalıya ait işyerinde çalışmaya başladığını, önceki döneme ait ücret alacağı olsa davalıya ait işyerinde yeniden işe başlamayacağını ,en azından ücretlerini aldıktan sonra işe başlayacağını, aksinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalı işyerinde çalışırken, davalının ekmek sattığı bayilerden bir kısım parayı davacının teslim almasına rağmen davalıya teslim etmediğinin ortaya çıkması üzerine kendi isteğiyle ve hakkında şikayetçi olunmaması ricasıyla işten ayrıldığını, asgari ücretle çalışıp, aylık 2.000,00 TL ücret almadığını, fazla mesai yapmadığını, ulusal bayram genel tatil günlerinde çcalışmadığını, çalıştığı süre ücretlerini eksiksiz aldığını, belirsiz alacak davası açmasının da yerinde olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yargıtay içtihatlarına göre kıdem tazminatı, ücret ve asgari geçim indirimi alacaklarının belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceğinden, bu taleplere ilişkin davanın usulden reddine, fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücretinin son ücrete göre hesaplanması doğru olmaz. Yargıtay kararları da bu yöndedir. Bu durumda fazla çalışma ücretlerinin hesabı için işçinin son ücretinin bilinmesi yeterli olmaz. İstek konusu dönem içinde işçi ücretlerinin miktarı da belirlenmelidir. İşçinin geçmiş dönemlere ait ücretinin belirlenememesi halinde bilinen ücretin asgari ücrete oranı yapılarak bilinmeyen ücretin buna göre tespiti de Dairemiz tarafından kabul görmektedir. Ancak işçinin işyerinde çalıştığı süre içinde terfi ederek çeşitli unvanlar alması veya son dönemlerde toplu iş sözleşmesinden yararlanması gibi durumlarda, bilinen son ücretin asgari ücrete oranının geçmiş dönemler yönünden de dikkate alınması doğru olmaz. Bu gibi hallerde ilgili meslek kuruluşundan bilinmeyen dönemler ücretleri sorulmalı ve dosyadaki diğer deliller bir değerlendirmeye tabi tutularak bir karar verilmelidir.
    Hafta tatili ve genel tatil ücreti hesabı bakımından da aynı ilke geçerlidir.
    Somut olayda, davacı taraf dava dilekçesinde davacının iki dönem halinde çalıştığını ilk dönemde şoför olarak çalıştığını beyan etmiş, aldığı ücrete ilişkin beyanda bulunmamıştır. Çalışmasının 13.05.2010 tarihinde başlayan ikinci döneminde ise müdür olarak aylık 2000.00 TL net ücretle çalışacağı taahhüdüyle yeniden işe başladığını, pazarlama ve dağıtım müdürü olarak çalıştığını, ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini beyan etmiştir. Davacının son ücreti emsal ücret araştırması ve tanık beyanlarına göre aylık 1800.00 TL net olarak tespit edilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda tüm çalışma dönemi için bu ücret asgari ücrete oranlanarak günlük ve saatlik ücretler tespit edilerek hesaplama yapılmıştır. Bu hesaplama geriye doğru 13.05.2010 tarihine kadar yapılmalıdır. Davacı ilk dönem ücretine dair beyanda bulunmadığından işveren de asgari ücretle çalıştığını savunduğundan 13.05.2010 tarihine kadar olan hesaplama döneminde asgari ücretle çalıştığının kabulü gerekirken tüm dönemde müdür olarak çalışırken aldığı ücretin kabul edilmesi hatalı olmuştur.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 11.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi