21. Hukuk Dairesi 2019/2371 E. , 2020/1426 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde Nisan 2004 - Mart 2009 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, ihbar olunan Kurum ile davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde Nisan 2004 - Mart 2009 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyulup, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmişse de, varılan sonuç hatalı olmuştur.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı ... tarafından davacı adına 16.09.2004 ve 01.03.2007 tarihlerinde işe başladığına dair giriş bildirgelerinin verildiği, 2004/10-14.03.2007 tarihleri arasında 2004/10, 11 ve 12. aylarda 30 ar gün, 2005/1. ayda 30 gün, 2007/2. ayda 14 gün çalışmasının bildirildiği, 18.01.1998 tarihli denetim raporunda davacının belediyede sigortasız çalıştığı tespit edilerek re’sen tescilinin yapıldığı, davalı belediyenin 16.06.2011 tarihli yazıda davacı ...’in ... ve ...ile çalıştığını bildirdiği, ücret bordrolarının tamamının dosya kapsamında bulunmadığı, Mahkemenin davanın kısmen kabulüne ilişkin 03/12/2013 tarih, 2013/398 E. - 2013/23 K. sayılı kararı Dairemizin 19/03/2015 günlü 2014/5486-2015/5785 E.K. sayılı ilamı ile, " Somut olayda, davacının davalı işyerinden kesintili bir şekilde hizmetinin Kuruma bildirildiği ve belediyenin mahkemeye gönderdiği yazıda davacının dava konusu tarihlerde davalı belediyede çalıştığını bildirdiği gözetilerek bu tarihler haricinde ücretini ne şekilde aldığı hususu araştırılmamıştır. Halbuki davacının çalışmalarının geçtiğini ileri sürdüğü işyeri bir kamu kuruluşuna aittir. Kamu kuruluşlarında, çalışanların kayıtlara geçirilmesi ve ücret ödemelerinin belgelere dayandırılması asıldır. Nitekim, davacıya ait kimi çalışmaların resmi kayıtlara intikal ettirildiği de tartışmasızdır. Bunun dışında davacının, kayıtlarda gözükmeyen çalışmalarının hangi nedenle bildirim dışı kaldığı gereğince ve yeterince araştırma konusu yapılmamıştır. Davacının ücretsiz çalışması hayatın olağan akışına aykırı, kamu kuruluşundaki çalışmaların resmi kayıtlara geçirilmesi ve ücret ödemelerinin belgelere dayandırılması asıl olduğuna göre davacının tespitine karar verilen dönemde çalıştığına ve ücretini aldığına ilişkin belgelerin araştırılmadan karar verilmesi bozmayı gerektirmektedir. Yapılacak iş, davalı ... nezdindeki dava konusu döneme ait ücret tediye bordrolarının ve puantaj kayıtlarının tamamının aslını veya onaylı ve okunaklı örneklerini getirtmek, kısmi bildirimlere ilişkin ücret ödeme bordrolarında davacının imzasının bulunup bulunmadığını saptamak, davacının işyeri özlük dosyasının eksiksiz ve onaylı bir örneğini işyerinden istemek, dosyada dinlenmemiş diğer bordro tanıklarını dinlemek, Belediyenin hesap işleri müdürü, muhasebecisi veya saymanını dinleyip ücreti nasıl ödediklerini, bazı bordrolarda adı Menderes Güneş olarak yazılan kişinin davacı olup olmadığını sorup yoksa ödeme belgelerinin neden olmadığını açıklatmak, işveren kuruluşun davacı ile ilgili yetkili şef, amir, müdür gibi yetkili kişilerini dinlemek, davacının bildirimin dışındaki dönemde ücretini ne şekilde aldığını araştırmak, bu dönemde çalıştığına ve ücret aldığına ilişkin belgeleri getirtmek, çalıştığını gösterir belgelerin ibraz edilememesi halinde bunun nedenini araştırmak ve haklı bir nedene dayanıyor ise bu takdirde tanık sözlerine itibar ederek, davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği nazara alınıp araştırma genişletilerek tüm deliller birlikte değerlendirilip davacının çalışmasının niteliğini somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir. " şeklindeki gerekçesiyle bozulmuştur.
Somut olayda, bozmadan sonra, davacının dava konusu 01.04.2004-29.03.2009 tarihlerini kapsayan ücret tediye bordroları, iş yeri özlük dosyası ve puantaj kayıtlarının davalı ...’den istendiği, gelen cevabi yazıda davacıya ait herhangi bir kayda rastlanılmadığının bildirildiği, bordro tanıkları ile kamu tanığının dinlendiği, tanık beyanlarının çelişkili olduğu, tanık beyanlarındaki çelişki giderilmeden sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş, davacının çalışmasının sürekli ve kesintisiz olup olmadığı konusunda bozma öncesinde ve sonrasında dinlenen tanıkların yeniden beyanlarına başvurmak, böylece tanık beyanları arasındaki çelişkiyi gidermek, özellikle bir kısım tanıkların davacının kendi nam ve hesabına çalıştığını söyledikleri dikkate alındığında, davacıya kendisine ait kepçe olup olmadığı hususunun açıklattırılarak, vergi kaydının bulunup bulunmadığı, Bağ-kur’lu olup olmadığı yönünde beyanını almak, hatta davalı ...’de kullanılan kepçe’nin hangi mevsimde kullanıldığına yönelik uzman bir bilirkişiden rapor da alınarak sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan ..."na iadesine,
03/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.