21. Hukuk Dairesi 2018/2797 E. , 2018/7086 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, yurt dışında geçen çalışmalarının borçlanma talebinin kabulüyle ........ başlangıç tarihinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan ........ vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1- Temyiz edenin sıfatına, temyiz kapsam ve nedenlerine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine, karar verilmiştir.
2- Dava, ........ başlangıç tarihinin 15.09.1986 olarak tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece,davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 108.maddesinin 1. fıkrasında; " ............ ........larının uygulanmasında nazara alınacak ........lılık süresinin başlangıcı, ........lının, yürürlükten kaldırılmış 5417 ve 6900 sayılı kanunlara veya bu kanuna tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihtir." hükmü düzenlenmiştir.
Bir kimsenin ........lı sayılabilmesi için ........lı işe giriş bildirgesinin varlığı yeterli değildir. Aynı zamanda o kimsenin Yasa"nın belirlediği biçimde (506 sayılı Yasa"nın 2. maddesi ve 5510 sayılı Yasa"nın 4/a maddesi) eylemli olarak çalışması da koşuldur. Bu yön 506 sayılı Yasa"nın 6. maddesi ile 5510 sayılı Yasa"nın 7/a maddesinde ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 1999/21-549-555, 2005/21-437-448 ve 2007/21-306-320 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır. Bu bakımdan davacının işyerinde eylemli olarak çalışıp çalışmadığının yöntemince araştırılması gerektiği ortadadır. Fiili veya gerçek çalışmayı ortaya koyacak belgeler, işe giriş bildirgesiyle birlikte 506 sayılı Yasa’nın 79. maddesinde belirtilen ........lının gün sayısını, kazanç durumunu, çalışma tarihleriyle birlikte ortaya koyan aylık ........ gün bilgileri ile ........ ........ İşlemleri Yönetmeliği’nin 17. maddesinde belirtilen 4 aylık prim ............ları gibi ........a verilmesi zorunlu belgelerdir. Yöntemince düzenlenip süresi içerisinde ........a verilen işe giriş bildirgesi, kişinin işe alınmış olduğunu gösterirse de fiili çalışmanın varlığının ortaya konulması açısından tek başına yeterli kabul edilemez. ........lılıktan söz edebilmek için, çalışmanın varlığı, Yargıtay uygulamasında 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesine dayalı ........lılığın tespiti davaları yönünden kabul edilen ilkelere uygun biçimde belirlenmelidir. Zira, ........lılığın başlangıcına yönelik her dava ........lılığın tespiti istemini de içerir. Aksine düşünce, özellikle yaşlılık aylığının kabulü için öngörülen ........lılık süresi yönünden çalışanlar ile çalışmayanlar arasında adaletsiz ve haksız bir durum yaratır. Bu nedenle, işe giriş bildirgesinin verildiği ancak yasal diğer belgelerin bulunmadığı durumlarda çalışma olgusunu ortaya koyabilecek inandırıcı ve yeterli kanıtlar aranmalı, kamu düzenine dayalı bu tür davalarda hakim, görevi gereği doğrudan soruşturmayı genişleterek ........lılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemelidir. Bu yön, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555, 5.2.2003 gün 2003/21-35-64, 15.10.2003 gün 2003/21-634-572, 3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 2004/21-479-578, 10.11.2004 gün 2004/21-538 ve 1.12.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
Bu tür davalar yalnızca bir günlük çalışmanın tespitinden ibaret olarak görülmemeli, bir günlük çalışmanın kabulü ile saptanacak ........lılık başlangıcının ........lıya sağlayacağı ........lılık süresi ile birlikte kazandıracağı haklar dikkate alınmalı ve giriş bildirgesi ile birlikte eylemli çalışmanın bulunup bulunmadığı özellikle belirlenmeli, buna göre dönem ............sunda yer alan ve davacının talep ettiği tarihte çalışması mevcut tanıklar ile gerektiğinde komşu işyerleri çalışanları olduğu kayıtlarla ya da kolluk yolu ile yaptırılacak araştırma ile belirlenen kimselerin beyanlarına başvurulmalı, sonucuna göre karar verilmelidir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; Mahkemenin “davanın 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle REDDİNE” dair ilk kararının Dairemizin 19/12/2016 tarih, 2016/19544-2016/15246 Esas, Karar sayılı ilamı ile bozulduğu ve davanın esasına girilmesi gerektiğinin belirtildiği, 04/10/1966 doğumlu, davacının, bildirgedeki işe giriş tarihi olan 01/09/1986 tarihinde 19 yaşında olduğu, 01/09/1986 tarihli işe giriş bildirgesinin, Gaziemir/ İzmir adresinde bulunan 149167 sicil numaralı, Mustafa Ali Balaban"a ait özel bina inşaatı iş yerinden 16.10.1986 tarihinde ........a verildiği, işyerinin talep tarihinde yasa kapsamında olduğu, anılan işyerinden1986 /2-3. dönem ............su verilmediği, dosyada tek tanık dinlendiği ve “beraber 1 aydan fazla çalıştıklarını” ifade ettiği ancak onun da ........ kayıtlarının getirtilmediği, hizmet cetvelinde 03/06/2013 tarihinde başlayan dava dışı bir iş yerinde 2 gün 4/A hizmetinin bulunduğu, eylemli çalışma olgusunun yeterli ve gerekli bir araştırmayla sağlıklı bir biçimde belirlenmeden davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece yapılacak iş; dinlenen tek tanığın ........ kayıtlarını ........dan getirtmek ve beyanlarının içeriğini sorgulamak, ............ tanığı bulunmadığından başka komşu işyeri tanığı dinlemek, ........dan, ........"den ve ........ Dairesinden sorulmak suretiyle ayrıca zabıta marifetiyle sağlıklı bir araştırma yaptırılarak komşu işyerlerindeki işverenler veya bu işverenlerin resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlarını tespit etmek, sonrasında bu işyerlerinde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanlarının kayıtları ........’dan getirtilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, bildirgesinin aslını ........dan getirterek imzanın davacıya ait olup olmadığını bilirkişi marifetiyle tespit etmek, ........ sicil numarasının hangi ilin ve yılın serilerinden olduğunu ........dan sormak, çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde 506 sayılı Yasanın 2, 6, 9 ve 79/8. maddeleri gereğince ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı ........ vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 04/10/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.