3. Hukuk Dairesi 2019/4435 E. , 2019/10534 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, taraflar arasında 09/08/2012 başlangıç tarihli, 10 yıl süreli kira sözleşmesi düzenlendiğini, kira sözleşmesinin 09/05/2014 tarihinde davalı tarafından süresi dolmadan tek taraflı ve haksız olarak feshedildiğini, geriye kalan 100 aya ilişkin kira bedeli toplamı 39.978.750,00 TL cezai şart alacağının tahsili için takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının Nisan 2014 kira bedelini ödemesi nedeniyle takibin 99 aylık kira bedeli olan 39.578.962,50 TL üzerinden devamına karar verilmesi gerektiğini belirterek itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın % 20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, kira sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, talebin haksız ve fahiş olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir.
Makemece 13/06/2016 tarihli karar ile davanın kısmen kabulü ile, 99 ayın kira bedeli olan 31.633.170,00 TL cezai şarttan takdiren 1/4 oranında indirim yapılarak, davalı/kiracı Kurumun aleyhine Ankara 17. İcra Müdürlüğünün 2014/10017 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan icra takibinde asıl alacağın 23.724.877,50 TL.lık kısmına vaki itirazının iptaline, takibin 23.724.877,50 TL asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte devamına, davalının itirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden % 20 icra inkar tazminatı ile yükümlü tutulmasına, davacıların fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş, kararın taraflarca temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 13/02/2018 gün, 2017/8946 Esas, 2018/939 Karar sayılı ilamı ile Mahkemenin, kiracının tek taraflı olarak sözleşmeyi feshinin haksız olduğuna ilişkin değerlendirmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı, davacının zararının tahliye tarihinden kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilebileceği tarihe kadar boş kaldığı süreye ilişkin kira parasından ibaret olduğu, Mahkemece mahallinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle keşif yapılarak dava konusu yerin aynı şartlarda ne kadar sürede kiraya verilebileceği hususunda denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı, alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerektiği, davalı tacir olmadığına göre avans faizi ile sorumlu tutulmasının doğru olmadığı gerekçeleriyle hükmün davalı yararına bozulmasına, bozma nedenine göre davacıların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Bozma ilamına karşı taraflarca kararın düzeltilmesi istenilmiş, Dairemizin 08/10/2018 tarih,2018/4453 Esas, 2018/9630 Karar sayılı ilamı ile sair karar düzeltme istemlerinin reddi ile davacı kiraya verenlerin, davalının sözleşmeyi tek taraflı feshetmesi nedeniyle sözleşmenin özel şartlar 12. maddesi uyarınca kalan aylar kira bedelini talep etmiş olup söz konusu maddenin, TBK" nun 179 vd. maddelerinde düzenlenen cezai şart niteliğinde ve cezai şartın geçerli olduğu, Mahkemece davacıların cezai şart talebi kabul edilmiş ise de; TBK" nun 182/3 maddesi uyarınca yapılan indirimin çok az olduğu, bu durumda Mahkemece davaya konu taşınmazın maliyetine yakın bir cezai şart ödenmesinin, kiracının yararlanma süresi ve taşınmazın yeniden kiralanıp gelir elde edebileceği sürenin kısalığı, kalan sözleşme süresinin uzunluğu, bir başka mahkemede davacıların kiralanan taşınmazın eski hale getirilmesi için dava açmış olması ve 1.989.768,00 TL"nin tahsiline karar verilmiş olması ve açıklanan ilkeler ışığında bir indirim yapılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairece verilen önceki bozma ilamında yer alan davacının zararının tahliye tarihinden kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilebileceği tarihe kadar boş kaldığı süreye ilişkin kira parasından ibaret olduğuna ilişkin bendin kaldırılarak açıklanan gerekçe ile hükmün bozulmasına, bozma ilamında yer alan diğer hususların korunmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulü ile 31.633.170,00 TL cezai şart alacağından 1/3 oranında indirim yapılarak, davalı/kiracı kurum aleyhine Ankara 17. İcra Müdürlüğünün 2014/10017 Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinde davalı/kiracı kurumun 21.088.780,00 TL"lik asıl alacak kısmına vaki itirazının iptaline, itirazın iptaline karar verilen kısım üzerinden takip tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ait kısma ilişkin talebin reddine, davacı vekilinin yasal şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-)Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-)Taraflar arasında 09/08/2012 başlangıç tarihli, 10 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinin 12. maddesinde, kiracının, herhangi bir uzlaşma sağlanmadan sözleşme süresinden önce kira sözleşmesini tek taraflı olarak feshe ve kiralananların tamamını tahliye etmesi halinde kalan aylar-yıllar kira bedelinin tamamını cezai şart olarak kiralayanlara ödeyeceği düzenlenmiştir. Kira sözleşmesinin 12. maddesinde yer alan cezai şart hükmünün geçerli olduğunu ve kira sözleşmesinin davalı tarafından feshinin haklı bir nedene dayanmadığı hususları kesinleşmiştir. Mahkemece ilk kararda, belirlenen 31.633.170,00 TL cezai şart alacağından 1/4 oranında indirim yapılmış, yapılan indirimin çok az olduğu belirtilerek bozma ilamında açıklanan ilkeler gözetilerek bir indirim yapılması gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda bu defa cezai şart alacağından 1/3 oranında indirim yapılmış ise de yapılan indirim oranı az olmuştur. Davaya konu taşınmazın maliyetine yakın bir cezai şart belirlenmesi, cezai şart talep edilen sürede davacıların kira konusu taşınmazı kullanmaları karşılığı elde edebilecekleri kazanç, davalının kusur derecesi, borca aykırı davranışın ağırlığı, cezai şartın tazmin ve ceza fonksiyonlarının dengeli olarak korunması gereği prensiplerini göz önünde bulundurulduğunda 31.633.170,00 TL cezai şart alacağından 1/2 oranında indirim yapılmasının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olacağı değerlendirilmekle, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3-) Bozma nedenine göre davacıların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenler ile davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK"nın 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, üçüncü bentte açıklanan nedenle davacıların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/12/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.