MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-birleşen dosya davalısı ... ve birleşen dosya davacısı Orman Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında, İmamlar köyü 110 ada 34, 108 ada 7 ve 103 ada 15 parsel sayılı sırasıyla 13369,82 m², 26020,36 m² ve 20658,18 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, tapu kaydına dayanılarak ... ve ...oğlu ... ve ...adlarına tespit edilmiştir.
Davacı ..., taşınmazların diğer paydaşlar ile ortak olduğu eski tapulara dayanan kısımların ayrılmasını, ayrılan kısımların müştereken tescilini, geriye kalan kısımlarının ise adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Birleşen davacı Orman Yönetimi ise taşınmazlardan 108 ada 7 ve 110 ada 34 sayılı parsellerin orman olduğu iddiasıyla dava açmış, açılan davalar eldeki dava ile birleştirilmiştir.
Mahkemece, davacı Orman Yönetiminin davasının kısmen kabulüne, 110 ada 34 parsel sayılı taşınmaz hakkında davalılar adına yapılan kadastro tesbitinin iptali ile (A) harfi ile gösterilen 741,202 m²"lik kısmın 110 ada 34 sayılı parselden ifraz edilerek orman vasfıyla Hazine adına aynı adanın son parsel numarası verilmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline, (B) harfi ile gösterilen 353,556 m²"lik kısmın 110 ada 34 sayılı parselden ifraz edilerek orman vasfıyla Hazine adına aynı adanın son parsel numarası verilmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline, 108 ada 7 parsel sayılı taşınmaz hakkında davalılar adına yapılan kadastro tesbitinin iptali ile (A) harfi ile gösterilen 15177,319 m²"lik kısmın 108 ada 7 sayılı parselden ifraz edilerek orman vasfıyla Hazine adına aynı adanın son parsel numarası verilmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline, davacı ..."ün davasının kısmen kabulüne, 103 ada 15 parsel sayılı taşınmaz hakkında davalılar adına yapılan kadastro tesbitinin iptali ile, (15-A) ile gösterilen 17041,53 m²"lik kısmın 103 ada 15 sayılı parselden ifraz edilerek davacı ... adına aynı adanın son parsel numarası verilmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline, (15-B) ile gösterilen 1313,69 m²"lik kısmın 103 ada 15 parsel olarak davacı ... ve ... ve ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 108 ada 7 parsel sayılı taşınmaz hakkında davalılar adına yapılan kadastro tesbitinin iptali ile orman bilirkişisinin 03.07.2009 havale tarihli raporunda (B) harfi ile gösterilen 1633,353 m²"lik kısmın 108 ada 7 parsel olarak davacı ... adına aynı adanın son parsel numarası verilmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline, 110 ada 34 parsel sayılı taşınmaz hakkında davalılar adına yapılan kadastro tesbitinin iptali ile orman bilirkişisinin 03.07.2009 havale tarihli raporunda (C) harfi ile gösterilen kısmın 110 ada 34 sayılı parselden ifraz edilerek davacı ... adına aynı adanın son parsel numarası verilmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline, 110 ada 34 parsel sayılı taşınmazın geriye kalan ve fen bilirkişisinin 16.06.2009 havale tarihli raporunda (34-B) ile gösterilen kısmın 110 ada 34 sayılı parsel olarak davacı ... ve ... ve ... adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hükmün davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 18.06.2013 tarih ve 2013/1228 E. - 6853 K. sayılı kararı ile “Mahkemece verilen karar, usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; hüküm yerinde taşınmazların miktarlarının belirtilmediği, 110 ada 34 sayılı parselin (C) harfi ile gösterilen kısmının davacı ... adına tescil edilmiş olmasına rağmen, orman bilirkişi raporunda 110 ada 34 parselin (C) harfi ile gösterilen kısmının, fen bilirkişi raporunda (34B) ile gösterilen kısmın orman bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen kısım içinde kaldığı anlaşılmakla, bu iki kısım hakkında ayrı ayrı mükerrer olacak şekilde tescil hükmü kurulduğu, ayrıca; 108 ada 7 sayılı parselin (C) harfi ile gösterilen kısmı hakkında da hüküm oluşturulmadığı, taşınmazların miktarları belirtilmeden, kim ya da kimler adına tescil edileceğine ve mükerrer kayıt oluşturmayacak şekilde karar verilmemiş olduğu anlaşılmakla, verilen kararın bu hali ile infaza elverişli olmadığı anlaşılmıştır.
Kadastro hâkiminin infazda tereddüt yaratmayacak şekilde, doğru sicil oluşturması, taşınmazların hangi nitelikle ve miktarda, kim adına tescil edileceğini, hüküm yerinde doğru olarak göstermesi kamu yararındandır.
O halde; mahkemece, raporları hükme esas alınan fen ve orman bilirkişilerinden, taşınmazların ayrı ayrı gösterilen kısımlarını, ortak harflerle gösterecekleri müşterek imzalı rapor alınmalı, taşınmazların miktarları belirtilerek, kim ya da kimler adına tescil edileceği ve mükerrer kayıt oluşturmayacak şekilde karar verilmelidir.
Ayrıca; 108 ada 7 sayılı parselin (C) harfi ile gösterilen kısmı yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi de doğru görülmemiştir.” denilerek bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davacılar Orman Yönetimi ve ..."ün davalarının kısmen kabul kısmen reddine, Kaynarca ilçesi, İmamlar köyü 110 ada 34 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptali ile fen ve orman bilirkişisinin 01/04/2014 tarihli raporuna ekli aynı tarihli ve fen bilirkişisi imzalı krokide (A) harfi ile gösterilen 741,20 m²"lik kısmın bu parselden ayrılarak aynı adada yeni bir parsel numarası ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, (B) harfi ile gösterilen 353,56 m²"lik kısmın bu parselden ayrılarak aynı adada yeni bir parsel numarası ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, (C) harfi ile gösterilen 11.006,94 m²"lik kısmın aynı (110 ada 34 nolu) parsel numarası ile fındıklık vasfı ile ...oğlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline, (D) harfi ile gösterilen 1.468,12 m²"lik kısmın bu parselden ayrılarak aynı adada yeni bir parsel numarası ile fındıklık vasfı ile 18/24 hissesi Tahsin oğlu ... ve 6/24 hissesi ise iştirak halinde mülkiyet olarak ... oğulları ... ve ... adlarına tapuya kayıt ve tesciline; K... ilçesi ... köyü 108 ada 7 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptali ile fen ve orman bilirkişisinin 01/04/2014 tarihli raporuna ekli aynı tarihli ve fen bilirkişisi imzalı krokide (A) harfi ile gösterilen 15.177,31 m²"lik kısmın bu parselden ayrılarak aynı adada yeni bir parsel numarası ile orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, (B) harfi ile gösterilen 1.633,35 m²"lik kısmın bu parselden ayrılarak aynı adada yeni bir parsel numarası ile fındıklık vasfı ile... oğlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline, (C) harfi ile gösterilen 9.209,70 m²"lik kısmın aynı (108 ada 7 nolu) parsel numarası ile fındıklık vasfı ile ... oğlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline; Kaynarca ilçesi, İmamlar köyü 103 ada 15 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptali ile fen ve orman bilirkişisinin 10/06/2006 tarihli raporuna ekli aynı tarihli ve fen bilirkişisi imzalı krokide (B) harfi ile gösterilen 1.313,96 m²"lik kısmın aynı (103 ada 15 nolu) parsel numarası ile tarla vasfı 18/24 hissesi ... oğlu ... ve 6/24 hissesi ise iştirak halinde mülkiyet olarak ...oğulları ...ve ... adlarına tapuya kayıt ve tesciline, (A) harfi ile gösterilen 17.041,53 m² ve (C) harfi ile gösterilen 2.302,69 m²"lik kısımlarının bu parselden ayrılarak aynı adada yeni parsel numaraları ile tarla vasfı ile ... oğlu ... adına tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiş, hüküm davacı-birleşen dosya davalısı ... ve birleşen dosya davacısı Orman Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tespit tarihinden önce orman kadastro çalışması yapılmamıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre davanın kısmen kabulü yönünde kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, Kadastro Kanunu"nun 36/A maddesinde yer alan kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dâhil, yargılama giderine hükmolunmaz hükmüne rağmen davalı birleşen dosya davalısı ... aleyhine vekalet ücretine hükmolunması doğru değil ise de belirtilen bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hükmün sekizinci bendinin hükümden çıkarılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 15/02/2018 günü oy birliği ile karar verildi.