21. Hukuk Dairesi 2017/6294 E. , 2018/7159 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacı ve davalılardan Kurum ile ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava, davacının davalılara ait işyerinde 01/05/1990-01/07/2007 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının davalı ..."a ait işyerinde; 01.11.1996 ile 25.11.2004 tarihleri arasında kesintisiz olarak asgari ücretle sigortalı olarak çalıştığının tespitine; davalı ... hakkında açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının davalı ..."a ait ... sicil sayılı işyerinde 01/05/1990 tarihinde işe girdiğine ilişkin bildirgenin süresinde Kurum kayıtlarına intikal ettiği, ... sicil sayılı işyerinden davacı adına hizmet bildiriminde bulunulmadığı, davacının 09/06/2001-05/07/2001, 01/09/2003-01/06/2004 ve 26/11/2004-01/07/2008 tarihleri arasındaki çalışmasının davalı ..."a ait 1030460 sicil sayılı işyerinden bildirildiği, davalı ..."a ait ... sicil sayılı işyerinin 01/01/1989-31/01/1989 tarihleri arasında, davalı ..."a ait 1030460 sicil sayılı işyerinin 01/11/1996-31/07/2008 tarihleri arasında Kanun kapsamında olduğu, davalıların karı koca oldukları, ... sicil sayılı işyeri dönem bordrolarında çoğunlukla davalı ..."dan başka çalışan bulunmadığı, davacı tanıklarının dinlenildiği, Mahkemece, resen seçilecek komşu işyeri tanıkları beyanlarına başvurulmadan ve davacının çalışma süresi tereddütsüz ortaya konulmadan eksik araştırma ve inceleme ile sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş, her iki işyeri için ayrı ayrı Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek gerçek çalışma olgusunu ve çalışma süresini somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı ve davalılar SGK ve ... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcın istek halinde davacı ve davalı ..."a iadesine, 09/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.