
Esas No: 2017/1063
Karar No: 2018/225
Karar Tarihi: 11.01.2018
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/1063 Esas 2018/225 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ...Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 07/01/2016 tarih ve 2013/138-2016/7 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili ile katılma yoluyla davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 09.01.2018 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin... A.Ş. ... İl Müdürlüğü ile yapmış olduğu sözleşme gereğince ... İli, Lice ve Kulp ilçeleri enerji nakil hattının montaj işlerini yapmayı üstlendiğini ve davalı sigorta şirketine montaj all risks sigorta poliçesi ile sigorta ettirdiğini, sigortalanan enerji nakil hattında 06/07/2012-10/07/2012 tarihleri arasında hırsızlık olayı meydana geldiğini ve montajın yapıldığı direklerden bir kısım malzemelerin çalındığını, davalı sigorta şirketine başvuru yapılmasına rağmen sigorta şirketinin hasarın poliçe özel notu gereğince teminat harici olduğu gerekçesiyle ödeme yapmadığını, ancak, sigortalanan alan 50 km"lik açık bir alan olduğundan bu malzemelerin etrafının çevrelenmesinin ve her bir direk etrafında 24 saat süre ile bekçi bulundurmanın olanaksız olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 10.000,00 TL"nin faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile talebini 37.433,53 TL’ne yükseltmiştir.
Davalı vekili, dava konusu hırsızlık olayının teminat kapsamında olmadığını zira, poliçede belirlenen şartların davacı tarafça riziko adresinde tesis edilmediğini, gerekli önlemlerin alınmadığını, poliçe şartlarına göre açıkta bulunan malzemeler için 24 saat bekçi bulundurulması ve etrafının kapatılmış olması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, ...’nın 1448. m. ile Sigorta Genel Şartları’nın 9. maddesi gereğince davacının yeterince güvenlik önlemi almaması nedeniyle zararın meydana geldiği ve bu nedenle zararın taraflar arasında akdedilen sigorta sözleşmesi teminatı dışında kaldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ile katılma yoluyla davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, montaj all risk sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, dava konusu poliçe özel şartlarında; ""Açıkta bulunan muhteviyat için 24 saat bekçi bulundurulması ve etrafının kifayet edecek halde kapatılmış/çevrelenmiş olması ön şarttır."" yine, ""Şantiye sahasının çevresi tel örgü ile çevrili ve 24 saat bekçi kontrolü altında olması gereklidir."" hükmüne yer verilmiştir. Bu hükümler çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde, her ne kadar davalı tarafça dava konusu hırsızlık olayı sonucu meydana gelen zararın poliçe özel şartları gereğince teminat kapsamında olmadığı, poliçede belirlenen 24 saat bekçi ve riziko yerinin etrafının kifayet edecek şekilde kapatılmış/çevrelenmiş olma şartlarının riziko yerinde tesis edilmediği savunulmuş ise de, özel şartların şantiye sahasında açıkta bulunan muhteviyat için getirildiği oysa, montajı tamamlanmış ürünlerin çalındığı, bu itibarla özel şartlardaki anılan hükümlerin dava konusu montajı tamamlanmış malzemelerdeki hırsızlığı kapsamayacağı nazara alınarak, davacının meydana gelen olay nedeniyle uğradığı zararı belirlenip, sonucuna göre bir karar vermek gerekirken yanılgılı değerlendirmeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin katılma yoluyla temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, takdir olunan 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 11/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.