3. Hukuk Dairesi 2016/13102 E. , 2018/103 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki ... davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı Kurum dava dilekçesinde; 640 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçiş Hükümleri başlıklı 3.maddesi doğrultusunda, davalının araştırma kadrosuna atanması nedeni ile fark tazminatının ödendiğini, Bölge Müdürlüğünde yapılan inceleme sırasında 2011 Temmuz ve 2012 Eylül tarihleri arasında davalıya fark tazminatı ödemelerinin olması gerekenden fazla ödendiğinin tespit edildiğini, davalıya fazla ödenen 5.078,15 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı mahkemeye sunmuş olduğu 04.09.2015 tarihli dilekçesinde; çıkarılan borca ilişkin ... ... Müdürlüğüne, 31.03.2014 tarihinde taksitlendirme talebinde bulunduğunu, ancak davacı kurumun taksitlendirme işlemini hiçe sayarak dava açtığını, sunduğu belgelerden de görüleceği üzere ... ... ... Müdürlüğü"nün 07.04.2014 tarihli yazısında taksitlendirme talebinin kabul ediliğinin belirtildiği, dava sırasında ... ... ... Müdürlüğü"nden gelen yazı cevabında, borçlu tarafla anlaşma yoluna gidildiğinden konusuz kalan davanın takipsiz bırakılması talebinde bulunulduğu, ancak buna rağmen davanın devam ettiği, tarafınca bu süre ... borcun ve faizinin bir kısmının taksitler halinde bir kısmının da peşin olarak ödendiğini ve dava konusunu gerektiren herhangi bir borcun kalmadığını, davalı kurumun gereksiz yere mahkemeyi meşgul ettiğini, davanın düşmesini, yargılama giderlerinin usulsüz olarak dava açan davacı kurum üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, sunulan bilgi ve belgelerden borcun ödendiği ve davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, ayrıca davalının dava açmaya sebebiyet verdiği belirtilerek davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalının vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Esastan Sonuçlanmayan Davada Yargılama Gideri” başlıklı 331.maddesinin 1.fıkrasında; davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmedeceği düzenlenmiştir. Bu durumda mahkemenin yargılamaya devam ederek dava açıldığı zaman hangi tarafın haksız olduğunu tespit etmesi ve tutumuyla dava açılmasına sebep olan tarafı yargılama gideri ile mahkum etmesi gerekmektedir.
Burada önemle vurgulanmalıdır ki, bir kimseye diğer tarafın dava giderlerinin yükletilmesinin nedeni, o kimsenin diğer tarafın gider yapmasına haksız olarak sebebiyet vermiş olmasıdır.(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 18.11.2009 günlü ve 2009/18-421 E.-2009/526 K. sayılı ilamında da aynı ilkeye yer verilmiştir.).
Bu noktada değinilmesi gereken husus; davalının, davanın açılmasına sebebiyet verip vermediği, bu bağlamda davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin gerekip gerekmediği noktasındadır.
Somut olayda; davalı 31.03.2014 tarihli dilekçesi ile davacı kuruma başvurarak talep edilen parayı taksitler halinde ödeyeceğini bildirmiş, davacı idare de davalıya verdiği 07.04.2014 tarihli yazısı ile davalıya talebinin kabul edildiğini bildirmiştir. Davacı idare, davalının talebini kabul etmiş diğer taraftan da dava açmak sureti ile çelişkiye düşmüştür. Bu durumda davalının davanın sebepsiz açılmasına sebebiyet verdiğinden söz edilemez. Hal böyle olunca davalı vekalet ücretinden sorumlu tutulamaz.
Buna göre, mahkemece; davanın konusuz kalmasından bahisle davanın reddine karar verilmiş olmasına rağmen, 6100 sayılı HMK"nun 331. madde uyarınca, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir etmesi gerekirken dava açmaya sebebiyet vermeyen davalının vekalet ücretinden sorumlu tutulması doğru görülmemiştir.
Ancak, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği ve "hakimin takdir yetkisi kapsamında" kalmadığından; hükmün, HUMK"nun 438/VII. maddesi ve 6100 sayılı HMK 370/2 ek 3/1 maddesi gereğince hüküm fıkrasının 3. bendinde yer alan "Karar tarihindeki ... göre hesap ve takdir olunan 1.500,00 TL vekalet ücretin davacı lehine takdiri ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine" cümlesinin çıkartılmak suretiyle hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hüküm fıkrasının 3. bendinde yer alan "Karar tarihindeki ... göre hesap ve takdir olunan 1.500,00 TL vekalet ücretin davacı lehine takdiri ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine" cümlesinin çıkartılarak hükmün davalı yararına düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.