20. Hukuk Dairesi 2017/9946 E. , 2018/1240 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... köyü 150 ada 3 parsel sayılı 7.313,32 m2 yüzölçümündeki taşınmaz fındık bahçesi niteliğinde vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı gerçek kişiler adına tespit edilmiştir.
Davacı Orman Yönetimi, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu ileri sürerek dava açmış, Hazine aynı iddia ile davaya katılmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın bilirkişi krokisinde (A) harfi ile işaretli 5500.30 m2"lik bölümünün orman niteliği ile Hazine; (B) harfi ile işaretli 1813 m2"lik bölümünün tespit gibi davalılar adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 24.11.2009 tarih 2009/17158-17409 E.K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında:""Yönetimlerin temyizi çekişmeli ... Köyü 150 ada 3 sayılı parselin (B) harfli 1813m2lik bölümüne yöneliktir. Mahkemece bu yerin orman sayılan yerlerden olmadığı ve davalı yararına kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği yoluyla toprak edinme koşullarının oluştuğu kabul edilerek hüküm kurulmuşsa da yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Mahkemece yapılan keşifte görev alan orman mühendisi ... ile harita mühendisi ... tarafından 1958 basım tarihli, orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine bilgisayar ortamında (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterilmiştir. Bu uygulamaya göre taşınmazın davalılar adına tescile karar verilen bölümü orman içi açıklığı görünümündeki alanda kalmaktadır. Orman bilirkişisi taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 17/ 2 maddesinde düzenlenen orman içi açıklığı niteliği taşıyıp taşımadığını açıklamamış, mahkeme de kararında bu yönü tartışmamıştır. Bundan ayrı Hazine davada taraf olarak yer aldığına ve çekişmeli yer belgeye dayanılmaksızın kazandırıcı zaman aşımı zilyetliğine dayalı olarak davalı adına tespit edildiğine göre bu koşulların davalı yararına gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması gerekir. Bu cümleden olarak; yapılacak keşifte tarım uzman bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanmalı; bu taşınmazı sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tespit tarihine kadar gerçek kişi yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, davacı yanında (tek başına zilyetlik süresi 20 yıla ulaşmamışsa) murisler ya da satıcılar yönünden de tapu sicil ve kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılıp, aynı yasanın 03.07.2005 gün 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi gereğince sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır"" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın 04.03.2014 tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile işaretli 5500.30 m2"lik bölümünün orman niteliği ile Hazine; (B) harfi ile işaretli 1813,02 m2"lik bölümünün tespit gibi davalılar adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 20/02/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.