MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı,kendisinin babası,tarafların ise müşterek murisi olan ...."un ...,9567 Ada, 15 parseldeki arsa üzerinde bulunan binadaki 4 ve 5 no’lu daireler ile üstteki çatıyı, noterde düzenlenen 05.02.2002 tarihli vasiyetname ile kendisine vasiyet ettiğini; 3.Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2008/94 E. sayılı dosyası ile açılan izaleyi şuyu davasında vasiyetnamenin tenfizi için süre verildiğini ileri sürerek; söz konusu vasiyetnamenin tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, ilgili vasiyetnameyi kabul etmediklerini,vasiyetçinin 5 katlı binası olduğundan söz ettiğini, oysa murisin bu binanın 1/2"sine sahip olduğunu, ayrıca vasiyetnamede hata ve yanılma sonucu 4. ve 5. katlar yanında çatıyı da vasiyet ettiğini, ancak çatının ortak mahal olup maddi değeri bulunmadığını savunarak; davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece;davanın kabulüne yönelik verilen kararın davalılardan ... vd. vekili tarafından temyiz edilmesi neticesinde; Dairemizin, 26.06.2014 tarih ve 2014/2648 E. 2014/10436 K. sayılı ilamı ile ‘’...dava konusu taşınmazın üzerinde yapılan yapıya ait tasdikli inşaat projesinin belediyeden getirtilip, yapının projeye uygun olup olmadığının mahallinde yapılacak keşif ve alınacak bilirkişi raporu ile belirlenmesi gerektiği,bilirkişi raporu ile yapının projeye uygun yapıldığı anlaşılırsa o takdirde, kat mülkiyeti kurulmasına elverişli bir yapı olup olmadığı yönünde araştırma yapılarak, bağımsız bölümlerin arsa payları ile ilgili
açıklayıcı rapor alınması gerektiği, aksi halde, yani yapının projeye uygun yapılmadığı anlaşılırsa, o takdirde projenin veya yapının ıslahının mümkün olup olmadığı araştırılarak, bu konuda ıslah ve kat mülkiyeti kurulması için gerekli belgeleri düzenleyip ibraz etmek üzere davacıya yetki ve mehil verilmesi gerektiği,davacı tarafından, ibraz olunan belgelere davalıların bir itirazı olduğu takdirde bunların objektif kurallar çerçevesinde incelenip düzeltmesi gerektiği,bundan sonra, mahkemece; taşınmaz mal üzerinde kat mülkiyeti kurulmak suretiyle vasiyete konu bağımsız bölümlerin davacı adına tesciline; objektif imkansızlık varsa o takdirde 9567/15 parseldeki 5 katlı binada yer alan ve davacıya vasiyet edilen dairelerin (çatı ortak yer olmakla ) vasiyet alacaklısı davacıya ait olduğunun "tespitine" karar verilmesi gerektiği ...’’ gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
Mahkemece,bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ise,davanın kısmen kabulü ile, .... 32.Noterliği’nin 05/02/2002 tarih, ... yevmiye sayılı vasiyetnamesine konu ... İli, .... İlçesi, .... Mahallesi, 9567 ada, 15 parsel sayılı arsa niteliğindeki taşınmaz üzerinde bulunan bir zemin ve 4 normal kat olmak üzere toplam 5 katlı binanın 3.katında bulunan 4 no’lu dairenin davacı tarafa aidiyetinin tespitine; tapu iptali ve tescil isteminin taşınmaz mal üzerinde kat mülkiyeti kurulmasında objektif imkansızlık bulunduğundan; çatının ise, ortak alan olması sebebi ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Somut olayda mahkemece; bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve değerlendirme yapılmak suretiyle dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan binanın projeye bağlanmasının, imara uygun hale getirilmesinin mümkün olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı’ndan sorulmak suretiyle 11.12.2015 tarihli yazı cevabına göre mevcut binanın 3194 SY, mer"i plan ve yönetmeliklere göre projeye bağlanmasının, ruhsat verilmesinin ve mevzuata uygun hale getirilmesinin mümkün olmadığı bildirildiğinden bahisle doğru değerlendirme ile tespit kararı verilmiş ise de; murisin vasiyete konu ettiği taşınmazlardan sadece 5 katlı binanın 3.katında bulunan 4 no’lu dairenin davacı tarafa aidiyetinin tespitine karar verildiği, yanılgılı değerlendirme ile vasiyete konu 4.katta bulunan 5 no’lu dairenin davacı tarafa aidiyetine karar verilmediği anlaşılmakla, bu husus doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
22.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.