21. Hukuk Dairesi 2017/3576 E. , 2018/7431 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, vesayeti altında olan ...’ın iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacı ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere, temyiz kapsam ve nedenlerine göre, davacı vekilinin tüm, davalı .... vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, 21/08/2006 tarihli iş kazası sonucu sigortalının sürekli iş göremezliğe uğraması nedeniyle sigortalının, anne, baba ve kardeşlerinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, asıl ve birleşen davalar dikkate alınarak, sigortalı ... lehine 228.103,38 TL maddi ve 50.000 TL manevi tazminatın, davacı Baba ... için 25.000 TL, Anne ... için 25.000 TL, Kardeş ... için 10.000 TL, Kardeş ... için 10.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 21.08.2006 tarihinden itibaren kanuni faiziyle birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; sigortalının Davalı ...’den Yangın Alarmı Takma işini üstlenen diğer Davalı ...’nde işçi olarak çalışırken, iskele merdiveninden aşağı inmeye çalıştığı sırada baş üstü yere düşmesi neticesinde, Adli Tıp Genel Kurulundan alınan rapora göre %62 oranında malul kaldığı, iş kazasının gerçekleşmesinde sigortalının %15 oranında müterafik kusurunun, davalı ... şirketinin %70, davalı Evyap Şirketinin ise %15 oranında kusurunun bulunduğu, mahkemece hesap bilirkişiden alınan 04/06/2013 tarihli raporda yapılan seçenekli hesaba göre davacının maddi tazminat istemini 12/07/2013 tarihli ıslah dilekçesiyle 133.174,51 TL’ye ıslah ettiği, mahkemece hesap raporundaki diğer seçeneğe itibar edilerek 06/08/2013 tarihli ilk kararda davacı sigortalı lehine 44.283,77 TL maddi tazminata hükmedildiği, davacı ve davalı Davalı ... vekillerinin temyizi üzerine Dairemizin 15/04/2014 tarih ve 2013/17992 Esas, 2014/7944 Karar sayılı ilamıyla bozulduğu, bozmaya uyularak yapılan yargılamada hesap bilirkişiden alınan 22/04/2016 tarihli raporla maddi tazminat alacağının 228.103,38 TL olarak tespit edildiği, davacı vekilinin iş bu dava ile birleşen ek dava ile birlikte toplam 228.103,38 TL maddi tazminat talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Usuli kazanılmış hak kavramı, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
Usuli kazanılmış hakkın hukuki sonuç doğurabilmesi için; bir davada ya taraflar ya mahkeme ya da Yargıtay tarafından açık biçimde yapılmış olan ve istisnalar arasında sayılmayan bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan bir hakkın varlığından söz edilebilmesi gerekir.( HGK.nun 12.07.2006 T., 2006/4-519 E, 2006/527 K, 03.12.2008 T., 2008/10-730 E., 2008/732 K.) Usuli kazanılmış hak ilkesi kamu düzeniyle ilgilidir. (09.05.1960 T., 21/9; 04.02.1959 gün 13/5 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı)
Somut olayda; davacı vekilinin 04/06/2013 tarihli hesap raporunda seçenekli olarak yapılan hesaplardan 133.174,51 TL’ye itibar ederek tazminat istemini bu miktara ıslah etmesi ile tavan zararın 133.174,51 TL olarak belirlenmiş olduğu ve davalı lehine bu hesap raporunda beliritilen miktar bakımından usuli kazanılmış hak oluştuğu açıktır.
O halde bozmadan sonra davacı tarafça açılan ve iş bu dava dosyası ile birleşen ... ... 17. İş Mahkemesi’nin 2016/302 Esas, 2016/189 Karar sayılı davanın davalının usuli kazanılmış hakkına aykırı olduğu gözetilerek reddi gerekirken, birleşen iş bu davada istenilen miktarları da kapsar şekilde karar verilmesi hatalıdır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı ... vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine, 16/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.