20. Hukuk Dairesi 2017/10645 E. , 2018/1312 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : Hazine - Orman Yönetimi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
2007 yılında 3402 sayılı Kanun uyarınca yapılan kadastro sırasında ...köyüne bulunan 101 ada 1 parsel sayılı 2722 hektar 7495.59 m2 yüzölçümündeki taşınmaz orman vasfı ile Hazine adına tespit edilmiş, kişilerce açılan kadastro tespitine itiraz davası sonucu hükmen orman vasfı ile tescil edilmiştir.
Davacı 16.01.2013 tarihli dava dilekçesi ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın adına tescili istemi ile dava açmış, mahkemece davanın kabulüne ve (A) harfi ile gösterilen 15847 m2 taşınmazın tarla vasfı ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre orman kadastrosu yapılmıştır.
Dosya kapsamından;kadastro sırasında dava konusu...köyü 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın orman vasfı ile Hazine adına tespit edildiği, askı ilan süresi içerisinde kadastro tespitine itiraz davaları açıldığı, sözkonusu davaların kadastro mahkemesinin 2007/36 ve 2007/80 Esas sayılı sıralara kaydedildiği,2007/80 esas sayılı dosyada verilen tefrik kararı uyarınca dava konusu ...köyü 101 ada 1 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davanın aynı mahkemenin 2008/513 Esas sayılı sırasına kaydedildikten sonra 25.02.2008 tarihinde görevsizlik kararı verildiği bu kararın 02/09/2008 tarihinde kesinleştiği,aynı taşınmaz için kadastro mahkemesinin 2007/36 Esas sayılı dosyasında dava olduğu atlanarak taşınmazın orman vasfı ile Hazine adına tescilinin yapıldığı, daha sonra tapudaki malik kısmının çizildiği ve 2007/36 Esas sayılı dosyada kurulan orman vasfı ile tescile ilişkin hükmün kesinleşmesi üzerine bu sefer taşınmazın tekrar orman vasfı ile Hazine adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
Mahkemece davanın esasına girilmek sureti ile hüküm kurulmuş ise de;temyize konu davanın açıldığı 16/01/2013 tarihinde dava konusu taşınmazın kadastro mahkemesinin 2007/36 Esas sayılı dosyasında davasının devam ettiği, her ne kadar taşınmaz için devam eden kadastro dosyası olduğu atlanarak taşınmaz orman vasfı ile Hazine adına tapuya tescil edilmiş ise de devam eden dava nedeni ile yapılan bu tescilin hukuki bir sonuç doğurmayacağı, kadastro mahkemesinin görevinin, kadastro tutanağının düzenlendiği tarihten tutanağın kesinleşmesine kadar geçecek zaman içindeki itiraz ve davalar için söz konusu olduğu, başka bir anlatımla; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 26. maddesinin dördüncü fıkrasına göre, kadastro mahkemesinin görevinin, kadastro tutanağının düzenlendiği günde başladığı, tutanak kesinleştikten sonra kadastro mahkemesinin görevinin sona erdiği ancak, davanın varlığının tutanağın kesinleşmesini önleyeceği, somut olayda da davanın açıldığı tarihte dava konusu taşınmazın kadastro tutanağı, kesinleşmemiş olduğuna göre, görevli mahkemenin, genel mahkeme olmayıp kadastro mahkemesi olduğu, görev konusu kamu düzeni ile ilgili olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözetilmesi gerektiği anlaşıldığına göre mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilip yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 22/02/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.