Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13585
Karar No: 2018/557
Karar Tarihi: 23.01.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/13585 Esas 2018/557 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/13585 E.  ,  2018/557 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ...ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki ... davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, davacı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmesi üzerine, duruşma günü olarak belirlenen 23.01.2018 tarihinde davacı vekili Av. ... Şenol ile davalı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı;...i olan davalı ile 1985 yılında ... ... adı altında faaliyet gösteren...yı işletmek üzere bir adi ortaklık kurduklarını, bu amaçla birlikte işletme ruhsatı alarak faaliyete başladıklarını, süreç içerisinde her iki tarafında işletmenin faaliyeti ile ilgilendiklerini, 1989 yılında ise evlenerek ..."ya gittiğini, davalının...yı ortaklık adına işletmeye devam ettiğini, vergi kaydını sildirdiği 11/09/1995 tarihine kadar... prim ödemelerini yaptığını, 2002 yılında işletme ruhsatının yenilenmemesi nedeniyle...nın kapatılması üzerine yeni ruhsat alınması için davalıyı vekil tayin ettiğini, ancak 2011 yılında yurda döndüğünde...nın ruhsatının davalı adına düzenlendiğini öğrendiğini, ayrıca davalının ortaklıkla ilgili hesap vermediği gibi kendisinin ..."ya gittiği tarihten itibaren kar payı da ödemediğini ileri sürerek; adi ortaklığın tespiti ile fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak üzere, şimdilik 10.000 TL kar payının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı; davanın zamanaşımına uğradığını, esas yönünden ise iddia edildiği gibi taraflar arasında bir adi ortaklığın bulunmadığını,...i olan davalının 1985 ila ..."ya gittiği 1989 yılları arasında yanında çalıştığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; tarafların 1985 yılında bir araya gelerek... işletmek için adi ortaklık kurdukları, tarafların birlikte gerçekleştirdikleri işletme faaliyetinin 1995 yılına kadar devam ettiği, ancak 2002 yılında işyerinin kapatılmasıyla adi ortaklığın sona erdiği, davacınınadi ortaklığın devamı için için davalıyı vekil tayin ettiği, ancak davalının işyeri ruhsatını kendi adına düzenlettiği, bu tarihten sonra davalının tek başına faaliyete devam ettiği, davacının davalı ile birlikte hareket ettiğini veya ilişkinin gizli ortaklığa dönüştüğünü ispatlayamadığı, alacak isteminin ise ortaklığın sona erdiği tarih ile dava tarihi arasında beş yıldan fazla süre geçmiş olması nedeniyle zamanaşımına uğradığı gerekçe gösterilerek, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava,... olan taraflarca... işletmek amacıyla kurulan adi ortaklığın halen devam ettiğinin tespiti ile kar payının tahsili istemine ilişkindir.
    Davada,... olan tarafların 1985 yılında... işletmek için adi ortaklık kurdukları, bu amaçla işletme ruhsatının taraflar adına adına düzenlendiği, davacının 1989 yılında yurtdışına gitmesine rağmen adi ortaklığın devam ettiği, davacının 2002 yılında işletme ruhsatının yenilenmesi için davalıya vekaletname gönderdiği, ancak davalının bu vekaletnameyi kullanmayarak işletme ruhsatını kendi adına düzenlettiği hususları mahkemenin de kabulündedir. Uyuşmazlık, 2002 yılında işletme ruhsatının davalı adına düzenlenmesi nedeniyle adi ortaklığın devam edip etmediği hususuna ilişkindir.
    Davacının, resmi evrakta ... ve vekalet görevini kötüye kullanmak iddiası ile yaptığı şikayet üzerine, davalı ... Cumhuriyet Savcılığında verdiği 23.02.2012 tarihli ifadesinde; "Davacının işletme ruhsatının yenilenmesi için göndermiş olduğu vekaletnameyi yurtdışında çalışmakta olması nedeniyle resmi mercilerin kabul etmediğini, bu nedenle işletme ruhsatının adına düzenlendiğini, yurtdışından dönen davacıya demirbaşlar ile birlikte işletmenin değerinin yarısını vermeyi teklif ettiğini, ancak davacının kabul etmediğini" bildirmiştir. Davalının savcılıkta verdiği bu beyanı, mahkeme dışı ikrar niteliğinde olup, tarafların...i olan tanıkların beyanları ile bu ikrar doğrulanmıştır.
    Buna göre, taraflar arasında 1985 yılında kurulan ve davacının yurtdışına gitmesi nedeniyle davalı yönetici ortak tarafından idare edilen adi ortaklığın; 2002 yılında işletme ruhsatının sadece davalı adına düzenlenmesi nedeniyle gizli ortaklığa dönüştüğü, eş söyleyişle dışa karşı görünen davalı ortağın sadece kendi adına ve hesabına değil, aynı zamanda davacı gizli ortağın adına ve hesabına da hareket etmeye başladığı anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca, mahkemece; taraflar arasındaki açık ortaklığın gizli ortaklığa dönüşmüş olduğunun davacı tarafça ispat edildiği gözetilerek, adi ortaklığın devam ettiğinin tespitine, davalı tarafın zamanaşımı defi nedeniyle davanın açıldığı 16.04.2012 tarihinden geriye doğru beş yıllık dönem için (bilirkişi aracılığı ile) belirlenecek kar payının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile istemin tümden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, 1.630 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi