Esas No: 2022/8264
Karar No: 2022/12432
Karar Tarihi: 13.10.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/8264 Esas 2022/12432 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Mahkeme Kararı, davalı işyerinde geçen çalışmalardan dolayı fiili hizmet süresi zammından yararlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesi, davanın kabulüne karar vermiş ancak Bölge Adliye Mahkemesi istinaf başvurularının esastan reddine karar vermiştir. Ancak davacının yangınla mücadele ettiği günlerin karar verilirken dikkate alınmadığı tespit edilmiştir. Bu nedenle, uyuşmazlık konusu tüm yıllara ilişkin yangın görev emirleri ve yangınla mücadele görev kayıtları celp edilerek sonuca göre karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, 5510 sayılı Yasa'nın 40. Maddesi kapsamında, fiili hizmet süresi zammından yararlanabilmesi için sigortalının kapsamdaki iş yerleri ile birlikte işlerde fiilen çalışması ve söz konusu işlerin risklerine maruz kalması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, Kapsamdaki İşler/İş yerleri başlığı altında İtfaiye veya yangın söndürme işleri, Kapsamdaki Sigortalılar başlıklı bölümde de yangın söndürme işlerinde çalışanlar ibarelerine yer verildiği ifade edilmiştir.
"İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
No :
Dava, davalı işyerinde geçen çalışmalarından dolayı fiili hizmet süresi zammından yararlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı, 2010 yılı Ağustos ayından itibaren Eskişehir ... Bölge Müdürlüğünde ... yangın söndürme işçisi olarak çalışmaya başladığını bu nedenle yapılan bildirimlerinin 5510 sayılı Yasanın 40. maddesi gereği fiili hizmet süresi zammı kapsamında olduğunun tespiti ile belirlenen sürenin sigortalılık süresine eklenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II- CEVAP
Davalı ... Genel Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; işletme müdürlüğünde çalışanların her türlü hak ve menfaatlerinin ödendiğini, bu nedenle gerek iş kolunun yasada belirtilen iş kollarından olmaması ve gerekse faaliyet konusunun yangın söndürme amacı gütmemesinden dolayı davacının fiili hizmet süresi zammından yararlanmasının mümkün olmadığını beyanla davanın reddini istemiştir.
Davalı Kurum vekili davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III- MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece “ ...Davanın kabulü ile,
1-Davacının 26/07/2010-14/08/2016 tarihleri arasındaki davalı T.C. ... Genel Müdürlüğündeki çalışmaları yönünden 170,16 gün itibari hizmet süresinden yararlanması gerektiğinin tespitine,...” karar verilmiştir.
B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince “...Davalı ... Kurumu Başkanlığı vekili ve davalı ... Genel Müdürlüğü vekilinin istinaf istemlerinin 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine,...” karar verilmiştir.
TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı ... Genel Müdürlüğü dilekçesinde özetle; davacının fiili hizmet zammından yararlanamayacağını, yararlanacağı düşünülse dahi tüm çalışma sürelerinin değil, sadece yangında geçen sürelerin göz önünde bulundurulması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
Davalı Kurum vekili kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek bozulmasını talep etmiştir.
IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
5510 sayılı Yasanın 01.10.2008 günü yürürlüğe giren “Fiili hizmet süresi zammı” başlıklı 40. maddesinde, belirtilen iş yerlerinde ve işlerde çalışan sigortalıların prim ödeme gün sayılarına, bu iş yerlerinde ve işlerde geçen çalışma sürelerinin her 360 günü için karşılarında gösterilen gün sayılarının, fiili hizmet süresi zammı olarak ekleneceği, çalışmanın fiili hizmet süresi zammı kapsamında değerlendirilebilmesi için, tablonun (13) ve (14) numaralı sıralarında belirtilen sigortalılar hariç, sigortalının kapsamdaki iş yerleri ile birlikte işlerde fiilen çalışması ve söz konusu işlerin risklerine maruz kalmasının koşul olduğu açıklanmış, maddenin (15) numaralı sırasında, " Kapsamdaki İşler/İş yerleri” başlığı altındada “İtfaiye veya yangın söndürme işleri “, “Kapsamdaki Sigortalılar” başlıklı bölümde de “yangın söndürme işlerinde çalışanlar” ibarelerine yer verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanununun 63. maddesinde, genel bakımdan çalışma süresinin haftada en çok kırk beş saat olduğu, aksi kararlaştırılmamışsa bu sürenin, iş yerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanacağı belirtilmiştir.
Somut olayda, davacının 26.07.2010 tarihinde ve devamı yıllarda imzaladığı hizmet sözleşmesinden, iş yeri dosyası ve puantaj kayıtlarından davacının yangın işçisi olduğu, 5510 sayılı Kanunun 40. Maddesi kapsamında, fiili hizmet süresi zammından yararlanmayı gerektirir bir işte çalıştığı anlaşılmaktadır. Davacının bu kapsamda çalıştığına dair mahkeme kabulü isabetli ise de, yasa hükmüne aykırı şekilde, kapsamdaki iş yerinde işin riskine maruz kalarak çalışma süreleri bir başka anlatımla yangınla mücadele ettiği günler nazara alınarak karar verilmediği anlaşılmaktadır. Bu bağlamda yasa hükmü gereği yangınla bilfiil mücadele ettiği günler; puantaj kayıtlarıyla, taşıt görev emirleriyle tespit edilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
Mahkemece uyuşmazlık konusu tüm yıllara ilişkin yangın görev (taşıt görev) emirleri ve yangınla mücadele görev kayıtları celp edilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine 13.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.