Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10968
Karar No: 2018/594
Karar Tarihi: 24.01.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/10968 Esas 2018/594 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/10968 E.  ,  2018/594 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ...ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki ... davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacılar; davalının, murisi ..."ın ölümü üzerine mirasçıları ile yapılan taksimden sonra kendisine isabet eden kısmı davacıların da arasında bulunduğu 10 kişiye sattığını, zilyetliğini devrettiğini, satış tarihinde taşınmazın davalı olduğunu, davacıların 1990 tarihinden bu yana zirai faaliyetlerde bulunduğunu, davalının taşınmazın devrini yapmadığını belirterek, taşınmazın adlarına tesciline, olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere satış bedelinin günümüz yatırım araçlarıyla hesaplanarak şimdilik 9.000,00 TL bedelin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, 27.11.2013 tarihinde talebini 34.678,98 TL"ye yükseltmiş, bu bedele dava tarihinden itibaren faiz talep etmiştir.
    Davalı; zamanaşımı itirazında bulunduğunu, dava konusu taşınmazın 2005 yılında ... adına tescil edilmiş olduğunu, davacının bunu bilerek taşınmazı aldığını ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece; akdin ifasının imkansız hale geldiği 14/10/2005 tarihi itibariyle belirlenen değer yönünden davanın kısmen kabulüne, 7.201,25 TL"nin davalıdan alınarak davacı ..."a verilmesine, ıslah tarihi olan 26/11/2013 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, 7.201,25 TL"nin davalıdan alınarak dahili davacılar ... Durdaş mirasçılarına verilmesine, ıslah tarihi olan 26/11/2013 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının tüm, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-) Dava, harici satım sözleşmesine dayalı alacağın sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği tahsiline ilişkindir.
    Tapulu taşınmazların satışına ilişkin sözleşme, resmi şekilde yapılmadığı için TMK"nun 706, TBK"nun 237. (BK."nun 213), Tapu Kanununun 26. ve Noterlik Kanununun 60. maddeleri uyarınca hukuken geçersizdir. Geçersiz sözleşmeler taraflarına geçerli sözleşmelerde olduğu gibi hak ve borç doğurmaz. Taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri isteyebilir.
    Geçersiz satış sözleşmesi gereğince; diğerinin mal varlığına kayan değerlerin iadesi "... Adalet" düşüncesine dayanmaktadır. ... adalet ilkesi ise, haklı bir sebebe dayanmadan başkasının mal varlığından istifade ederek, kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği kazanımı geri verme zorunda olduğunu ve gerçek bir eski hale getirme yükümlülüğünü ifade eder.
    Bu bakımdan, sebepsiz zenginleşmeye konu alacağın iadesine karar verilirken, taşınmazın satış bedelinin alım gücünün ilk ödeme günündeki alım gücüne ulaştırılması ve bu şekilde iadeye karar verilmesi gerekir. Bu güncelleme yapılırken, güncellemeye esas alınan somut verileri tek tek uygulanarak, ödeme tarihinden ifanın imkânsız hale geldiği tarihe kadar paranın ulaştığı değer her bir dönem için hesaplanmalı, sonra bunların ortalaması alınmalıdır.
    Başka bir deyişle, ... adalet kuralı gereğince iadeye karar verilirken, satış bedeli olarak verilen paranın alım gücünün, ifanın imkânsız hale geldiği tarihteki alım gücüne uyarlanması zorunluluğu bulunmaktadır.
    Satım bedelinin iade tarihindeki ulaştığı bedel belirlenirken ödenen paranın çeşitli ekonomik etkenler nedeniyle azalan alım gücünün enflasyon, ÜFE-TÜFE artış oranları, faiz, altın, işçi ücretlerindeki artış ve döviz kurlarındaki artış vs. ortalamaları göz önünde tutulmalıdır.
    Mahkemece; ödenen satış bedelinin, ifanın imkânsız hale geldiği tarihi itibariyle (çeşitli ekonomik etkenlerin ÜFE-TÜFE artış oranları, altın ve döviz kurlarındaki artışlar, memur maaş ve işçi ücretlerindeki artışlar ve benzeri ekonomik göstergelerin ortalamaları alınmak suretiyle) ulaşacağı alım gücü, yukarıda açıklanan ilke ve esaslar çerçevesinde, uzman bilirkişi heyetinden denetime elverişli rapor alınmak suretiyle belirlenmeli; bu yolla belirlenecek miktara hükmedilmelidir.
    Somut olayda; sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince ve akdin ifasının imkansız hale geldiği 14/10/2005 tarihi esas alınarak ... adalet ilkesine göre bedelin iadesine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının ödediği bedelin ... adalet ilkesi uyarınca 14/10/2005 tarihindeki ulaştığı değer hesaplanmış, hesaplamada ekonomik etkenlerin tamamı yerine, bir bölümü esas alınmıştır. Rapor, bu haliyle hüküm vermeye elverişli olmadığı gibi önceki raporlar arasında çelişki de vardır.
    O halde; mahkemece, uzman bilirkişi heyetinden önceki raporlar arasındaki çelişkiler de giderilmek suretiyle, davacının ödediği satış bedelinin, ifanın imkansız hale geldiği 14/10/2005 tarihindeki ulaşacağı alım gücü; çeşitli ekonomik etkenlerin (enflasyon,..., faiz, altın ve döviz kurlarındaki artışlar, memur maaş ve işçi ücretlerindeki artışlar vs olmak üzere en az 5 etken) ortalamaları alınmak suretiyle belirlenmesi ve bu yöntemle belirlenecek miktara hükmedilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle davalı tarafın temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi