Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/35
Karar No: 2018/1483

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/35 Esas 2018/1483 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Bu mahkeme kararı, davacının sahip olduğu taşınmazın tapu kaydının düzeltilmesi sonucunda mülkiyetinin azaltıldığı ve buna bağlı olarak uğradığı zararın tazminat talebi üzerine açılmış bir davayı konu almaktadır. Mahkeme, davanın ıslah edilmesi sonucu belirlenen dava değeri üzerinden karar vermiştir. Ancak davalı tarafın harçtan muaf olduğu gerekçesiyle ıslah harcının yatırılmadığı tespit edilmiştir. Ayrıca, tek bir bilirkişi tarafından belirlenmiş olan taşınmazın değerinin mahkeme kararında kabul edilmesi de usul ve kanuna aykırı bulunmuştur. Bu nedenlerle mahkeme kararı bozulmuş ve yeniden bir değer tespiti yapılması istenmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise şöyledir: Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 176. ve devamı maddeleri, Harçlar Kanunu'nun 32. maddesi, Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi, Bilirkişilik Kanunu'nun 6754 sayılı maddesi ve Kamulaştırma Kanunu'nun 2942 sayılı 15. maddesidir.
20. Hukuk Dairesi         2017/35 E.  ,  2018/1483 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 15/11/2016 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden ve duruşma talebinde bulunan davalı Hazine vekili Av.... ile karşı taraftan davacı ... vekili Av.... geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, 17/02/2016 havale tarihli dava dilekçesi ile, davacının Diyarbakır ili, Bismil ilçesi, ...köyü 114 nolu parseldeki 199531111/1446385578 hisseyi 22.06.2012 tarih ve 2466 yevmiye ile satın aldığını ve kendi hissesi karşılığı olan 93994,98 m2 üzerinden ödeme yaptığını, ancak bu parselle ilgili olarak tapu sicil müdürlüğünce yapılan düzeltme işlemi sonucunda davacının hakkının 200613/2621107 paya karşılık 52122,04 m2 ye düşürüldüğünü ve mülkiyet hakkında azalma meydana geldiğini, davacının bu durumdan hiçbir şekilde haberdar olmadığını bildirerek, mülkiyet hakkının kaybı nedeniyle uğranılan zararın, Türk Medeni Kanunun 1007. maddesi uyarınca, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, daha sonra 12/04/2016 tarihli dilekçesiyle dava değerini 603.755,96 TL olarak ıslah etmiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne; 603.755,96 TL"nin 10.000 TL"sının dava tarihinden; kalanının ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile beraber davalı kurumdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesine göre tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davacı tarafın ıslah dilekçesine değer verilmek suretiyle, ıslah edilen dava değeri üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir. HMK"nın 176. ve devamı maddelerine göre; taraflardan her biri, yapmış olduğu usûl işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir. Ancak, ıslah işlemi harca tâbi bir işlem olup; ıslah edilen husus, değer artırımı ise nispi tarifeye göre harç tamamlanmalı; değilse maktu harç yatırılmalı, davalı taraf harçtan muaf olsa dahi ıslah harcı alınmalıdır.
    492 sayılı Harçlar Kanununun 32. maddesinin birinci cümlesinde “Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz” hükmü yer almaktadır. Bu kanuni düzenleme gereğince ıslah edilen miktar yönünden bakiye nispi karar ve ilâm harcı ödenmeksizin sonraki işlemlerin yapılmasına olanak bulunmamaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 24.12.2013 gün ve 2013/21-445 E., 2013/1625 K. sayılı kararında da bu görüş benimsenmiştir.
    Mahkemenin gerekçeli kararında ıslah dilekçesinin harçlandırıldığından sözedilmesi nedeniyle, dairenin 15.11.2016 günlü geri çevirme kararı ile ıslah harcının yatırıldığına dair makbuzun dosyaya eklenmesi gerektiği belirtilmişse de; karar gereğinin yerine getirilmediği, davalı tarafın harçtan muaf olduğundan sözedilerek harcın yatırılmadığı anlaşılmaktadır.
    Bundan ayrı, çekişmeli taşınmazın arazi niteliğinde olduğu belirlenerek net gelir metoduna göre tazminat hesabı yapılması doğru ise de; tek ziraat bilirkişinin, dava tarihi itibarıyla hesapladığı değer üzerinden davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve kanuna uygun değildir.
    Bu nedenlerle; mahkemece ıslah harcının tamamlanması için davacı tarafa kesin süre verilmeli, kesin süre içinde harç tamamlandığı takdirde, ıslah edilen değer üzerinden karar verilmeli, harç tamamlanmaz ise ıslah beyanına değer verilemeyeceğinden, başlangıçta talep edilen dava değeri ile bağlı kalınarak hüküm kurulmalı, ayrıca yörede 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesine göre teknik hataların düzeltilmesi ve 2015 yılında 3083 sayılı Kanuna göre toplulaştırma işlemleri yapıldığı anlaşıldığından, çekişmeli taşınmazın yüzölçümündeki azalmanın hangi işlemden kaynaklandığı, tersimat hatası olup olmadığı ve nedenleri araştırılmalı, sözü edilen işlemlere ait tüm belgeler, askı ilan tutanakları getirtilmeli, düzeltme işlemine karşı taraflarca açılmış dava olup olmadığı araştırılmalı, dava varsa sonucu beklenmeli, 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 15. maddesinde belirtilen yönteme göre oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden keşif yapılmalı, mülkiyetteki azalmanın hangi işlem sonucu oluştuğu kesinliğe kavuşturulduktan sonra bu işlemin kesinleştiği tarih, zararın oluştuğu tarih kabul edilmek suretiyle, zarar tarihi itibarıyla değer tespiti yaptırılmalı, yine zarar tarihi itibarıyla değerlendirme konusu ürünlerin verim ve maliyet tabloları ilçe tarım müdürlüğünden getirtilerek rapor denetlenmeli, net gelir yöntemine göre davacı hissesine isabet eden değer tespit ettirilmeli, bundan sonra oluşacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Yargıtaydaki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir edilen 1350,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Hazineye ödenmesine 27/02/2018 günü oybirliği ile karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi