3. Hukuk Dairesi 2016/13472 E. , 2018/819 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; da...ın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm davalı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 06.02.2018 tarihinde davalı şirket temsilcisi ... ile davacı vekili Av. .. geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, elektrik abonesi olan davalının kullandığı elektrik nedeniyle tahakkuk ettirilen faturaların tahsili için başlatılan takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek; takibe vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı; davacı şirket tarafından 19 günlük kullanım nedeniyle 2012/6 döneminde 121.482,30 TL bedelli fatura tahakkuk ettirildiğini, bu durumun hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, faturaya yaptıkları itirazın kabul edilmediğini, 2012/7 ve 2012/8 dönemine ait faturaların ödendiğini, ancak 2012/6 dönemine ait faturaya faiz işletildiği için sonraki faturaların ödenmesinden imtina edildiğini savunarak, da...ın reddini ve kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece; elektrik mühendisi bilirkişisi tarafından tanzim edilen 10.03.2015 havale tarihli rapor ve 08.05.2015 tarihli ek rapor birlikte dikkate alındığında, elektrik faturalarının Haziran 2012 ve Haziran 2013 dönemlerini kapsadığı, sözü edilen dönem içerisinde tanzim edilen oniki adet fatura bedelinin 208.047 TL olduğu, sözü edilen faturaların yüksek bedeller içermesinin nedeninin aktif ve reaktif ilave tüketimlerinden kaynaklandığı, düşük bedel içeren faturalarda sözü edilen ilave tüketim değerlerinin sıfır olduğu, ancak dava konusu faturalarda aktif ve reaktif ilave tüketim değerlerinin yüksek olduğu, bu durumun tesiste daha önce kullanılan sayaç değerlerinden kaynaklandığı, faturaların bu nedenle gerçeği yansıttığı, hesap bilirkişi tarafından tanzim edilen raporda 16.07.2012 son ödeme tarihli fatura ile 30.05.2013 son ödeme tarihli faturaları kapsayan dönem içerisinde asıl alacak miktarının
204.220,70 TL, faiz miktarının 347,56 TL olmak üzere toplam 204.568,26 TL olarak belirlendiği, aldırılan bu raporların gerekçeli ve denetime uygun oldukları gerekçesiyle, da...ın kısmen kabulü ile ... 2. İcra Müdürlüğünün 2013/5785 sayılı dosyası üzerinde yürütülen takibe davalı tarafından ileri sürülen itirazın 204.568,26 TL için iptali ile takibe bu miktar üzerinden devam edilmesine, fazlaya ilişkin istem ile icra inkar isteğinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava; davacı ... şirketi tarafından, elektrik abonesi olan davalı şirket aleyhine başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı şirket; 19 günlük kullanım nedeniyle 2012/6 döneminde 121.482,30 TL bedelli fatura tahakkuk ettirildiğini, bu durumun hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, anılan faturaya karşı yapmış oldukları itirazın kabul edilmemesi nedeniyle davaya ve takibe konu diğer faturaları da ödemediklerini savunmuştur.
Somut olayda, mahkemece; davaya ve takibe konu faturaların incelenmesi için elektrik mühendisi bilirkişinin görüşüne başvurulmuş ise de; aldırılan rapor hüküm vermeye yeterli değildir. Zira, bilirkişi tarafından hazırlanan kök ve ek raporda; uyuşmazlığa konu 2012/6 dönemine ait faturada yer alan aktif ilave tüketim ve reaktif ilave tüketim bedellerinin neden kaynaklandığı hususu açıklanmamıştır.
Buna göre, mahkemece; tamamı elektrik ve elektronik mühendislerinden oluşturulacak bilirkişi kurulundan, 2012/6 dönemine ait faturada yer alan aktif ilave tüketim ve reaktif ilave tüketim bedelleri hususunda taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli ve gerekçeli rapor aldırılması, sonrasında ise toplanan delillerin birlikte değerlendirilmesi suretiyle ulaşılacak sonuca göre uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hazırlanan bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
2- Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bendde açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.