Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/5872
Karar No: 2019/22928
Karar Tarihi: 10.12.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2019/5872 Esas 2019/22928 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2019/5872 E.  ,  2019/22928 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacının İsteminin Özeti:
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı iş yerinde 1995 yılından itibaren işçi olarak çalıştığını, 11.11.2011 tarihinde 6111 sayılı Kanunun 166.maddesi gereğince Milli Eğitim Müdürlüğü"ne naklen atandığını, davacının davalı iş yerinde geçen tüm çalışma süresine ait yıllık ücretli izinlerinin eksik kullandırıldığı, iş yerinden ayrılırken işe girdikleri tarih 11.11.2011 tarihleri arasında geçen çalışmaları sebebi ile hak ettikleri 6772 sayılı Kanundan doğan her yıl için 52 günlük ilave tediye alacaklarının ödenmediğini, milli bayramlarda ve dini bayramlarda sürekli olarak çalıştırıldıklarını, davacının sendika üyesi olduğunu, bu sebeple davalı işverenin tarafı olduğu toplu iş sözleşmesinden yaralanması gerektiğini, bu haklar arasında giyim yardımı, çocuk yardımı, bir yıl içerisinde ödenecek iki maaş ikramiye vs. bulunduğunu, davalı işyeri tarafından bu hakların hiçbirinin de ödenmediğini, davacının 1999 yılından itibaren maaş alamadığını ileri sürerek, yasa gereği hak ettiği halde kullandırılmayan yıllık ücretli izin sürelerinin tespiti ile ödenmeyen maaş alacağı, ilave tediye alacağı, genel tatil ve dini-milli bayram mesaisi alacakları ve Toplu İş Sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu alacak kalemlerinin zamanaşımına uğradığını, davalının resmi kurum olduğunu, ödemelerin davacıların imzasını taşıyan bodrolar ile yapıldığını, bu nedenle davacıların yeniden talepte bulunmalarının kötü niyet göstergesi olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkeme Kararın Özeti:
    Mahkemece davanın kabulü hakkında verilen ilk kararın Yargıtay (Kapatılan) 7. Hukuk Dairesi’nin 17.07.2014 tarihli 2014/3999 esas 2014/16241 karar sayılı bozma ilamı ile “Dosyada davalı kurum tarafından düzenlenen ve işçilere ücret alacaklarının toplu olarak ödendiği anlaşılan verile emirlerinin olduğu görülmekle birlikte hangi işçiye ne kadar ödeme yapıldığı anlaşılamamaktadır. Davalı kurum bir kamu kurumu olup verile emirleri resmi belge niteliğindedir. Ancak işçilere yapılan ödemeler tek tek tespit edilemediğinden öncelikle davacılara ne kadar ücret ödendiğini gösterir varsa bordro ve banka kayıtlarının tümünün istenmesi ve davacıların ücret alacaklarının sonucuna göre değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Davacılar ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının tahsilini talep etmişlerdir. Ancak davacı tanıklarının davalı işyerinde çalışmadıkları anlaşılmakla davacılar genel tatillerde çalıştıklarını ispat edememişlerdir. Bu nedenle davacıların ulusal bayram genel tatil ücreti taleplerinin reddi gerekirken kabulü hatalıdır.” gerekçeleri ile bozulması üzerine, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılıp, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz Başvurusu:
    Karar yasal süresi içerisinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    Somut olayda, davacı, davalı nezdinde geçen çalışma süresi boyunca maaş alacaklarının eksik ödendiğini belirterek fark ücret alacağı talebinde bulunmuş, davalı ise resmi kurum olduklarını, davalıya ücretlerinin eksiksiz olarak ödendiğini ancak davalı işyerinde az sayıda personel olduğu için bazı aylar ödeme yapılmasına rağmen belge düzenlemesinin ihmal edildiğini savunmuştur.
    Bozma ilamı doğrultunda yerel mahkemece, dosyada işyeri kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve davacıya yapılan ödemelerin mahsubu ile bakiye 5.811,67 TL ücret alacağı olduğu kabul edilmiştir. Ancak davacı vekili söz konusu ücret bordrolarındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek imza itirazında bulunmuştur. Bunun üzerine davacının yazı ve imza örnekleri alınmış, ilgili kurumlardan imza incelemesine esas olacak şekilde yazı ve imza örnekleri celbedilmiş ve dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilmesi yönünde karar verilmiş ise de, 30.05.2018 tarihli duruşmada, davalı tarafın resmi kurum olduğunun göz önüne alınması ile bu husustaki ara karardan dönülmesine karar verilerek mevcut delillere göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak mahkemece yapılan değerlendirme ve varılan sonuç tarafların iddia ve savunmaları ve dosya kapsamıyla örtüşmemektedir. Davacı taraf açıkça incelemeye esas alınan belgelerdeki imzanın kendisine ait olmadığını iddia etmiş olduğundan, davacının bu konudaki itirazı karşılanmayıp, herhangi bir araştırma ve inceleme yapılmadan ve imza incelemesi yapılması hususundaki karardan rücu edilerek yazılı gerekçeyle karar verilmesi hatalı olmuştur. Mahkemece yapılması gereken iş, davacının yargılama aşamasında ileri sürdüğü imza itirazının dikkate alınarak, talebi doğrultusunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınması ve sonucuna göre davacıya imzası karşılığı ücret ödemesi olup olmadığının ve dolayısıyla dosyada mevcut verile emirleri, ücret bordroları ve ödeme makbuzlarında belirtilen miktarın mahsubunun gerekip gerekmediğin somut olarak tespit edilmesidir. Eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 10.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi