Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13441
Karar No: 2018/988
Karar Tarihi: 13.02.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/13441 Esas 2018/988 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/13441 E.  ,  2018/988 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı dava dilekçesinde; davalı ile 16/06/2013 tarihinde evlendiklerini, ... Aile Mahkemesi"nin 2014/314 E. 2015/52 K. sayılı kararı ile boşandıklarını, bizzat kendisinin evlilik öncesinde satın alarak müşterek haneye getirdiği fatura dahilinde ispatı mümkün bulunan ve dava dilekçesi ekinde faturalarını sunduğu şahsına ait ev eşyalarının boşanma sonrasında davalının uhdesinde kaldığını belirterek, söz konusu şahsi eşyalarının bedellerine has olmak üzere şimdilik 5.000 TL alacağın boşanma dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 15/02/2016 havale tarihli dilekçesiyle dava değerini 8.960,00 TL olarak ıslah etmiştir.
    Davalı cevap dilekçesinde; davacının, davaya konu ettiği şahsi eşyaların neler olduğunu tespit etmeden ve belirtmeden şahsi eşyalarının bedeline ilişkin olmak üzere 5.000 TL istediğini, davacının dava dilekçesinde şahsi eşyalarının neler olduğunu belirtmemesinin dahi bu eşyaların kendisinde olmadığının delili olduğunu, boşanma davası açıldığı tarihten itibaren davacı ile ayrı yaşadıklarını, davacının ayrıldıktan kısa bir süre sonra müşterek ikametgahın tüm aboneliklerini iptal ettirdiğini ve evde bulunan eşyalarını da götürdüğünü, bu durumun boşanma davasındaki tanık beyanlarıyla sabit olduğunu, davacı yanın sunmuş olduğu faturaları kabul etmediğini, faturaların davacının da belirtmiş olduğu üzere sadece eşyaların alımına ilişkin olup söz konusu faturalarla faturalardaki eşyaların kendisinde olduğunun ispatlanmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece; davacı taraf her ne kadar evlenmeden önce aldığını ve evlendikten sonra davalının yedinde kaldığını beyan ettiği eşyalarının tekrar kendisine verilmediğinden bahisle kişisel eşyaların bedelinin tazmini için dava açmış ise de; davacı tarafça sunulan faturaların davaya konu eşyalara ait olduğunun kesin olarak ispatlanamadığı, ayrıca her ne kadar davacı taraf tanıkları eşyaların davalı tarafça götürüldüğünü beyan etmiş ise de bunun yanında davalı tanıklarının da evdeki eşyaların davacı tarafça götürüldüğü yönünde beyanda bulundukları dikkate alındığında, davacının davasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; kişisel eşyaların bedelinin tahsili talebine ilişkindir.
    Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer.
    Öte yandan, ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir.
    6100 s. HMK’nın 33.maddesi (HUMK 76) uyarınca, hâkimin bir davaya uygulanacak hukuku re’sen tespit görevi bulunmaktadır. Diğer bir anlatımla, maddi vakıaları dile getirmek tarafa, hukuki vasıflandırma ise hâkime ait bir görevdir. Diğer taraftan, HMK 31. maddesi uyarınca “Hakim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir” hükmü uyarınca, davayı aydınlatma görevi bulunmaktadır.
    Somut olayda; davacı dosyaya ibraz etmiş olduğu 3 adet fatura suretine istinaden kişisel eşyalarının boşanma sonrasında davalı tarafta kaldığını iddia etmiş, davacı tanıkları da davacının iddiasını doğrular mahiyette beyanda bulunmuş ve davalı tarafça da davaya konu eşyaların kendisi tarafından alındığı yönünde bir savunmada bulunulmamıştır. Bu durumda davacı tanıklarının beyanı ve mevcut dosya kapsamı itibariyle eşyaların davalı tarafta kaldığı anlaşılmış ise de, davacının boşanma sonrasında davalı tarafta kaldığını iddia ettiği eşyaların nelerden ibaret olduğu bu hususta dava dilekçesinde açıklayıcı bir bilgi yer almayıp sadece mahkemeye sunulan fatura suretlerine atıf yapıldığından açık ve net bir şekilde belirlenebilmiş değildir.
    O halde mahkemece, yukarıdaki ilkeler gözetilerek, davacıya boşanma sonrasında davalıda kaldığını iddia ettiği şahsi eşyalarının nelerden ibaret olduğu açıklattırılıp; dosyaya sunulan fatura suretlerinin dava konusu eşyalara ait olup olmadığı dosyadaki delillerle birlikte değerlendirilmek suretiyle hasıl olacak sonuç dairesinde hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 13.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi