
Esas No: 2018/6514
Karar No: 2022/2193
Karar Tarihi: 05.04.2022
Danıştay 4. Daire 2018/6514 Esas 2022/2193 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2018/6514 E. , 2022/2193 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/6514
Karar No : 2022/2193
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, sahte fatura kullandığından bahisle vergi inceleme raporuna istinaden resen tarh edilen 2010/4 ila 12 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/1. ve mükerrer 355. maddeleri uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezalarının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararda; davacıya fatura düzenleyen Küçükköy Vergi Dairesi mükellefi … İnşaat ve İnşaat Malz. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda yer alan tespitler, anılan mükellef tarafından düzenlenen faturaların sahte olduğunu kanıtlamaya yeterli olmadığından cezalı tarhiyatta ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/1. maddesi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezasında ve davacı şirket adına bir kısım tahsilat ve ödemelerini banka ve finans kurumları veya posta aracılığıyla yapmadığından bahisle mükerrer 355. maddesi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı adına yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin kabulü ve Vergi Dava Dairesi kararının aleyhe olan kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının onanması, cezalı tarhiyatlara ilişkin kısmının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Davalı idare tarafından, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, temyize konu kararın 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/1. ve mükerrer 355. maddeleri uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
Davalı idarenin, Vergi Dava Dairesi kararının, Küçükköy Vergi Dairesi mükellefi … İnşaat ve İnşaat Malz. San. Tic. Ltd. Şti.den alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyatlara ilişkin kısmına yönelik temyiz istemine gelince;
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının ilgili dönemlerde fatura aldığı Küçükköy Vergi Dairesi mükellefi … İnşaat ve İnşaat Malz. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda; şirketin tuğla, kiremit, briket, kaldırım taşı vb. inşaat malzemeleri toptan ticareti faaliyetiyle iştigal etmek üzere mükellefiyet kaydı bulunduğu, defter ve belge isteme yazısının şirket müdürüne tebliğ edilmesine rağmen defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmediği, dolayısıyla şirketin defter tasdik bilgisine ulaşılamadığı, merkez iş yeri adresinde yapılan 12/10/2011 tarihli yoklamada; iş yerinin kapalı olduğu, şirket müdürüne telefon ile ulaşıldığı ve yeni irtibat bürosu adresinin tespit edildiği, yine merkez adresinde yapılan 26/10/2011 tarihli yoklamada; söz konusu adresin kapalı ve kilitli olduğu ve adreste kimsenin bulunmadığı, irtibat bürosu olarak tespit edilen adreste yapılan 26/10/2011 tarihli yoklamada ise; adreste ticari faaliyetin olmadığı, demirbaşın ve çalışan ücretli işçinin bulunmadığı hususlarının tespit edildiği, 2009 yılı kurumlar vergisi beyannamesinin ve 2006/1-12, 2007/1-12 ve 2008/1-10 dönemlerine ilişkin katma değer vergisi beyannamelerinin verilmediği, 2008/10 ila 2011/8 dönemlerine ait katma değer vergisi beyannamelerinde ise yüksek tutarlı matrahlar beyan edildiği, şirketin 2006 ila 2011 takvim yıllarında düzenlediği faturalar nedeniyle sahte ve muhteviyatıcı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleyenler listesine alınması ve 2004/13 sayılı Uygulama İç Genelgesi uyarınca mükellefiyetinin re'sen terkin edilmesi gerektiği tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen tespitlerin birlikte değerlendirilmesinden, yapılan yoklamalarda şirketin yeterli fiziki kapasiteye, emtiaya ve ticari organizasyona sahip olmadığının tespit edilmesine rağmen yüksek tutarlı katma değer vergisi matrahları beyan edildiği, defter ve belge isteme yazısının şirket müdürüne tebliğ edilmesine rağmen şirketin defter ve belgelerinin incelemeye ibraz edilmediği, kaldı ki şirketin faaliyet konusunun tuğla, kiremit, briket, kaldırım taşı vb. inşaat malzemeleri toptan ticareti olmasına rağmen davacı adına düzenlenen fatura muhteviyatının hafriyat ve nakliye bedeline ilişkin olduğu hususları göz önünde bulundurulduğunda, mükellefin uyuşmazlık konusu dönemde davacıya düzenlediği faturaların sahte belge niteliğinde olduğu sonucuna ulaşıldığından Vergi Dava Dairesi kararının belirtilen kısmında hukuki isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kısmen kabul, kısmen reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının, kesilen özel usulsüzlük cezalarına ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Anılan Vergi Dava Dairesi kararının … İnşaat ve İnşaat Malz. San. Tic. Ltd. Şti.'nden alınan faturalardan kaynaklanan cezalı tarhiyata ilişkin kısmının BOZULMASINA,
4. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 05/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.