3. Hukuk Dairesi 2020/12082 E. , 2021/3843 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 17. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 19. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis davasının reddine dair verilen hüküm hakkında, bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile karar verilmesine yer olmadığına dair yeniden esas hakkında verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; muris ... tarafından düzenlenen ... 1.Noterliğinin 04/06/2015 tarihli ve 17006 yevmiye numaralı vasiyetnamenin iptalini, olmadığı takdirde saklı payını aşan şekilde yapılan tasarrufunun tenkisini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince; davacı vekilinin 26/12/2017 tarihli dilekçe ile davacı asilden aldığı yazılı talimat uyarınca davadan vazgeçtiğini, davayı takip etmeyeceğini belirterek, dosyanın işlemden kaldırılmasını talep ettiği, davalı tarafın ise vazgeçmeye bir diyeceğinin olmadığını beyan ettiği gerekçe gösterilerek, vazgeçme nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesince verilen karara karşı, davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince; davacı vekilinin 26/12/2017 tarihli beyanının HMK"nın 123 üncü maddesi kapsamında davanın geri alınması amacına yönelik olduğu, davalının da bu geri almaya açık muvafakat ettiği gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacı tarafından davadan vazgeçilmesi ve davalı tarafın da muvafakat etmesi nedeniyle dava hiç açılmamış sayılacağından, karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2) Davanın geri alınması müessesesi, 6100 sayılı HMK"nın 123 üncü maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, davacı, hüküm kesinleşinceye kadar, ancak davalının açık rızası ile davasını geri alabilir. Davacının davasını geri alması ve davalının da bu geri almaya açık rıza göstermesi durumunda, mahkemece "davanın açılmamış sayılmasına" karar verileceği yerleşmiş Yargıtay içtihatları ile kabul edilmiştir.
Nitekim, 22/07/2020 tarihinde yürürlüğe giren 7251 sayılı Kanun"un 10 uncu maddesi ile 6100 sayılı HMK’nın 123 üncü maddesine; "Bu takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilir." ek cümlesi eklenerek, mahkemece verilecek kararın mahiyeti, yerleşmişYargıtay içtihatları doğrultusunda düzenlenmiştir.
Hal böyle olunca, bölge adliye mahkemesince; geri alma nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının düzeltilerek onanması, HMK"nın 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (1) nolu bendinde yer alan "... dava hiç açılmamış sayılacağından, karar verilmesine yer olmadığına," ifadesinin çıkartılarak yerine "davanın açılmamış sayılmasına," ifadesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 08/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.