3. Hukuk Dairesi 2016/10185 E. , 2018/1302 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı dava dilekçesinde; 01/11/2013 tarihinde düzenlenen mehir senedi ile verilen eşyaların bir kısmının 12.10.2014 tarihli eşya teslim tutanağı ile teslim aldığını, ancak 4 adet burma bilezikten oluşan ziynet ile buzdolabı, çamaşır makinesi ve tv den oluşan eşyaların teslim alınmadığını, bunun teslim tutanağında da belirtildiğini, teslim alınmayan eşyaların aynı marka olmaması nedeni ile teslim alınmadığını, bileziklerin ise sahte olduğunun anlaşıldığını belirterek 4 adet burma bilezik ve teslim edilmeyen eşyaların teslimini aksi halde eşyaların toplam bedelinin belirlenerek davalıdan dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar cevap dilekçesinde; davalı ..."in davalı ..."in babası olduğunu, mehir senedinde davalı ..."in borçlu olmadığı gibi kefil sıfatının da bulunmadığını, bu nedenlerle davalı ..."e husumetin yönlendirilemeyeceğini, boşanma davasında davacının kusurlu olduğunu ve bağışlama niteliği olan mehir senedinin iptal şartlarının oluşacağından davanın reddinin gerektiğini, sahte bilezik iddiasının doğru olmadığını belirterek açılan davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davalı ... yönünden açılan davanın sıfat yokluğu nedeni ile reddine, davacının eşyalara yönelik davasının kabulü ile1 adet bosch marka buzdolabı 1000 TL, 1 adet bosch marka çamaşır makinesi 700 TL, 1 adet ... marka TV 700 TL toplam 2.400,00 TL eşyaların aynen, olmazsa değerinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davacının 4 adet bileziğe yönelik davasının reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı tarafın bütün, davalı tarafın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-) Davalının vekalet ücreti yönündeki temyiz itirazının incelenmesinde;
Karar tarihinde yürürlükte olan ...."nin 3/2.maddesine göre; “Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur.”
Somut olayda, davalı ... aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak, davanın sıfat yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş olmakla karar tarihi itibariyle yürürlükte olan ..."nin 7/2.maddesinde düzenlenen “davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde davanın görüldüğü mahkemeye göre Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur” hükmü uyarınca davalı vekili lehine 894,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı ... lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK 438/7.maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle davacının tüm davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle temyiz olunan kararın hüküm fıkrasına "Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2 maddesine göre belirlenen 894.00 TL vekalet ücretinin" sözcüklerinin yazılarak hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.