Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/9299
Karar No: 2020/1461
Karar Tarihi: 02.06.2020

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/9299 Esas 2020/1461 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2017/9299 E.  ,  2020/1461 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacılar vekili 01.02.2008 tarihli dilekçesiyle, murisleri ... 163 ada 7, 8 ve 9 parsel sayılı taşınmazları 05.02.1962 tarihinde satın aldığı, taşınmazların kök tapu kaydının iskan tapusuna dayandığı, 27.08.1998 tarihinde askıya çıkartılan genel arazi kadastrosunda taşınmazların Hazine adına tesbit edildiği, açılan dava sonucunda ise orman niteliğiyle Hazine adına tescil edildikleri, vekil edenler tarafından Asliye 2. Hukuk Mahkemesine 2005/848 E. sayısı ile açılan tapu iptali ve tescil davasının 29.12.2006 tarihinde reddedildiği, vekil edenlerin murisinin taşınmazları tapuya güven ilkesi gereği satın aldığı ve Hazinenin oluşan zarardan sorumlu olduğu iddiasıyla mülkiyet haklarının ihlali nedeniyle oluşan zararlarının tazmini istemiyle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 6.500.- TL"nin ödenmesini istemiş, bilirkişi raporları sonucunda da talep miktarını 211.978,10.- TL"ye yükselterek dava tarihinden itibaren işleyen yasal faiziyle birlikte Hazineden tahsilini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 77.099,75.- TL zararın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 163 ada 9 sayılı parselle ilgili davanın vazgeçme nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, Hazine vekili ve davacı gerçek kişiler vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 28/11/2012 gün ve 2012/10124 E-13482 K. sayılı ilamıyla Hazine vekilinin temyiz itirazlarıyla araştırmaya yönelik bozulmuş, Hazinenin karar düzeltme istemi ise Dairenin 07/10/2013 gün ve 2013/3422 E.-2013/8854 K. sayılı kararıyla reddedilmiştir. Ancak davacılar vekilinin temyiz talebi hakkında hüküm kurulmamış olması nedeniyle yeniden incelenen hüküm bu defa Dairenin 16/10/2014 gün ve 2014/8330 E.- 2014/8482 K. sayılı kararıyla bozulmuş ve Hazinenin karar düzeltme istemi ise 30/5/2016 gün ve 2016/5310 E.-2016/5949 K. sayılı ilamıyla reddedilmiştir.
    Hükmüne uyulan Dairenin 16/10/2014 gün ve 2014/8330 E.- 2014/8482 K. sayılı ilamında özetle; "Yörede 1996 yılında yapılıp 27.08.1998 ilâ 28.09.1998 tarihleri arasında ilân edilen genel arazi kadastro çalışmaları sırasında,
    163 ada 7 parsel sayılı 3018,31 m² yüzölçümündeki taşınmaz, senetsizden bağ niteliğiyle, beyanlar hanesinde "6831 sayılı Kanunun 2/B maddesine göre orman dışına çıkarılmıştır" ve üzeri kırmızı kalemle çizilmiş olan "... ve ..."ın müşterek kullanımındadır" şerhleri ile,
    163 ada 8 parsel sayılı 24073,26 m² yüzölçümlü taşınmaz, 05.02.1962 tarih ve 5 sıra sayılı tapu kaydı dayanak alınarak bağ niteliğiyle, beyanlar hanesinde "6831 sayılı Kanunun 2/B maddesine göre orman dışına çıkarılmıştır" ve üzeri kırmızı kalemle çizilmiş olan "... oğlu ... müşterek kullanımındadır" şerhleri ile Hazine adına tesbit edilmişler, kadastro
    mahkemesinin sırasıyla 02.11.2000 gün 1998/99-203 ve 02.11.2000 gün ve 1998/88-201 sayılı ilâmları ile orman niteliğiyle tapuya tescil edilmişlerdir.
    163 ada 9 parsel sayılı 40814,14 m² yüzölçümündeki taşınmaz ise, belgesizden orman niteliğiyle tesbit edilmiş ve itirazsız kesinleşerek tapu siciline Hazine adına tescil edilmiştir.
    163 ada 8 parselin tespitine dayanak alınan ve doğu, kuzey ve güneyi: ..., batısı: ... ve ... sınırları bulunan 05.02.1962 tarih 5 sıra sayılı tapu kaydı tarla niteliği ve 20.000 m² yüzölçümüyle ... adına kayıtlı olup, kök tapu kaydı olan 10.10.1942 tarih ve 29 sıra sayıda "... mültecilerinden olan ... oğlu ... ve karısı Kebehan ve diğer karısı ..., çocuklar ..., ..., ... ve ... oluşan aileye 2510 sayılı Kanun mucibince temlik edilerek yeniden tescil ile oluşmuş, daha sonra iki sene evvel iskan sahasını terk ettiklerinden kaydın iptali ile Hazine adına 23.02.1945 tarih 100 sıra sayısında tescil edimiş, 24.12.1951 gün 35 sıra sayılı tapu kaydı ile de Batı Trakya mültecilerinden ... oğlu ... ve ailesine 2510 sayılı Kanunun 30. maddesi ve 5098 sayılı Kanunun 7. maddesine göre 10 yıl süre ile takyidatlı olarak temlik edildiği belirtilerek ... oğlu ... ve karısı ... ve oğulları ..., adına mütesaviyen tescil edilmiştir. Daha sonra satışlarla Şubat 1962 tarih 5 numarada Ahmet Hayran adına tapuya kaydededilmiştir.
    Davacılar tarafından 15.12.2004 tarihinde Asliye 2. Hukuk Mahkemesinde, 05.02.1962 tarih 5 sıra sayılı tapu kaydına dayanılarak 163 ada 7 ve 8 sıra sayılı taşınmazlara yönelik açılan tapu iptal ve tescil davası, 29.12.2006 gün ve 2005/484 - 655 sayılı karar ile reddedilmiş, hüküm temyiz edilmeksizin 11.06.2007 tarihinde kesinleşmiştir.
    Somut olaya bakıldığında; davacılar tarafından, TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle istenen tazminat, kadastro sırasında 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca orman dışına çıkarıldığı belirtilerek tesbit edilen ve kadastro mahkemesinin kararı ile hükmen orman niteliğinde tescil edilen 163 ada 8 parsele revizyon gören 05.02.1962 tarih ve 5 sıra sayılı tapu kaydına dayalı olarak talep edilmekte olup, Asliye 2. Hukuk Mahkemesinin 2005/484 E. - 2006/655 K. sayılı dosyası arasında 03.10.2006 tarihinde yapılan keşif sonucu bilirkişiler orman mühendisi ... , ziraat yüksek mühendisi ... ve harita ve kadastro mühendisi ... tarafından müşterek düzenlenen 15.11.2006 tarihli raporda, dayanılan tapu kaydının 163 ada 7 parsel sayılı taşınmaza yönleri ve maliki itibariyle uymadığı, 163 ada 8 parsele ise yönü ve malikleri tarafından uyduğu rapor edilmiş, taraflarca rapordaki bu saptamaya itiraz edilmemiştir. Eldeki davada ise, mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporlarıyla, ... adına yapılan tesbitleri iptal edilerek hükmen orman niteliğiyle Hazine adına tescil edilen 163 ada 7 ve 8 sayılı parsellerin gelir getiren bağ ve kirazlık olduklarından kıymetlerinin belirlenmesinde "tarımsal net geliren kapitizasyonu yöntemi" uygulanarak ve kapitilizasyon faizi % 6 alınarak, İl Tarım Müdürlüğünün 2007 yılı kiraz ve kuru üzüm maliyet cetvellerinden faydalanılarak, Devlet İstatistik Kurumunun ÜFE endeksleri yardımı ile dava tarihi ile Hazineye intikal ettikleri 2001 yılı itibariyle gerçek zararın hesaplanması yapılarak 163 ada 7 ve 8 parsellerin toplamı üzerinden 2001 yılına göre yapılan, hesaplama dayanak alınarak hüküm kurulmuş olması usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; davacıların dayandığı ve murisleri adına tapu kaydına tescilli 05.02.1962 tarih 5 sıra sayılı tapu kaydının iptaline ilişkin açılmış bir dava olmayıp, kadastro sırasında revizyon gördüğü ve Hazine adına 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca orman sınırı dışına çıkarıldığı belirtilen 163 ada 8 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitinin iptaline ilişkin bir dava bulunmaktadır. Ayrıca davacı tarafın dayandığı Şubat 1962 tarih 5 sıra sayılı tapu kaydı 3 hudut itibariyle cebel okuduğundan geniştilebilir sınırlar içerdiği nazara alınarak 3402 sayılı Kanunun 20/C maddesi uyarınca kapsamı belirlendikten ve bu yüzölçüm itibariyle oluşan zararın hesaplanması gerekirken, 163 ada 7 ve 8 parseli kapsar şekilde ve bu iki taşınmazın toplam 27091,57 m² yüzölçümü itibariyle değer belirlenmesi de hatalı olduğu gibi, dekar başına ortalama verim, toptan satış fiyatı ve üretim maliyeti resmî verileri ilçe tarım müdürlüğünden getirtilmeden soyut olarak üzerlerinde ki kiraz ağaçları ve bağ bulunması nedeniyle sayı belirtilmeden soyut olarak oranlanmak suretiyle, bilirkişi tarafından dayanak gösterilmeden kabul edilen verime göre değer saptanması usûl ve kanuna aykırıdır.
    O halde; mahkemece, davacı tarafın tutunduğu Şubat 1962 tarih 5 sıra sayılı tapu kaydı ilk tesisinden itibaren, var ise krokisi ve evrakı müsbitesi ile birlikte getirtilmeli, davacıların murisi adına tesbit gören taşınmazlar varsa tesbit tutanakları, 163 ada 7 ve 8 sayılı parsellerin komşuları olan kadastro parsellerinin tesbit tutanakları ve var ise, dayanağı olan tapu ve vergi kayıtları ilgili yönetimlerden, dekar başına ortalama verim, toptan satış fiyatı ve üretim maliyeti resmî verileri ilçe tarım müdürlüğünden getirtilerek, taşınmazların arazi niteliğinde bulunduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığından yeniden yapılacak keşifte yerel bilirkişi ve taraf tanıkları vasıtasıyla Asliye 2. Hukuk Mahkemesi"nin 2005/484 E. - 2006/655 K. sayılı dosya arasında yapılan keşif ve bilirkişi raporları da nazara alınarak tutunulan Şubat 1962 tarih 5 sıra numaralı tapu kaydı yöntemince zemine uygulanmalı, bilinmeyen sınırlar konusunda taraf tanıkları dinlenmeli, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel kayıtları ile denetlenmeli, tapu kaydının uygulanabilir krokisi varsa, bu krokisinin uygulanması, yok ise kayıt değişebilir nitelikte cebel sınırı içerdiğinden, 3402 sayılı Kanunun 20/C maddesi gereğince kapsamının yüzölçümüne değer verilerek saptanacağı gözetilerek buna göre uygulama yapılmalı, sabit şahıs sınırından uygulanarak tapu kaydının miktarı ile geçerli kapsamı belirlenmeli, fen bilirkişiye tapu uygulamasını ve keşfi izlemeye olanak gösteren kroki düzenlettirilmeli, daha sonra değeri belirlenecek arazinin sulu olup olmadığı, yerleşim alanlarına uzaklığı, iklim şartları arazinin toprak ve topoğrafik yapısı ve bölgesindeki konumu gözetilerek oluşturulacak bilirkişi kurulu yardımıyla çevrede yetiştirilen ürünlerin münavebesi (dekar başına ortalama verim, toptan satış fiyatı ve üretim maliyeti resmî verileri) ilçe tarım müdürlüğünden getirtilmek suretiyle ve bu verilere uygun biçimde değerlendirme yapılarak, taşınmazların mütemmim cüzleri, muhdesat ve sökülemeyen teferruatlarının değerleri bayındırlık birim fiyatları ve yıpranma oranları gözetilerek hesaplattırılmalı, bu şekilde dayanılan tapu kaydının 163 ada 7 veya 8 parsellerin kısmen veya tamamen içinde kaldığı belirlendiği takdirde, zemin değeri, üzerindeki mütemmim cüz, muhdesat ve sökülemeyen teferruatları esas alınarak, değerlendirme tarihi olan Asliye 2. Hukuk Mahkemesi"nin 2005/484 E. 2006/655 K. sayılı hükmünün kesinleşme tarihi olan 11.06.2007 tarihine göre tapu sahiplerinin oluşan gerçek zararı saptanmalıdır.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma, inceleme ve bilirkişi raporlarına dayanılarak hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır. " hususlarına değinilmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucu; 1-Davacı vekilinin İzmir ili, Bornova ilçesi, Yakaköy 163 ada 9 parsele ilişkin davasının feragat nedeniyle reddine,
    2-Davacı vekilinin ... ili, ... ilçesi, ...y 163 ada 7 ve 8 parsele ilişkin davasının kısmen kabulüne, 203.000 TL tazminat alacağının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya dair talebin reddine, karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava; Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminata ilişkindir.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak arazi niteliğindeki taşınmazlara gelir metodu ile değer belirlenerek hüküm kurulduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 02/06/2020 gününde oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi