Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/4870
Karar No: 2022/7286
Karar Tarihi: 17.05.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/4870 Esas 2022/7286 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, müvekkili murisinin davalı işyerindeki işinde sigortasız çalıştırıldığını, primlerinin yatırılmadığını iddia ederek hizmet tespiti istemiş fakat ilk derece mahkemesince reddedilmiştir. İstinaf başvurusu da reddedildikten sonra davacı murisçıları vekili kararın eksik incelemeye dayalı olduğunu ve bozulmasını talep etmiştir. Mahkeme ise davacının iddialarını araştırmadan karar verildiğini belirterek kararı bozmuştur. Hizmet tespiti davalarında özel bir duyarlılık ve özenin gerektiği, Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin tespitine ilişkin davanın, tespiti istenen hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içinde açılması gerektiği, sigortalının Kuruma bildiriminin işe giriş tarihinden sonra yapılması halinde hak düşürücü sürenin kesintisiz çalışmaların sona erdiği yılın sonu başlangıç alınması gerektiği belirtilmiştir. (506 sayılı Yasanın 79/10. maddesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2003/21-43 Esas, 2003/97 Karar)
10. Hukuk Dairesi         2022/4870 E.  ,  2022/7286 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    No : 2020/1022-2022/161
    İlk Derece
    Mahkemesi : ... 42. İş Mahkemesi

    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı ... mirasçıları vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı ... mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri ...'nun babası, ...'ün eşi olan müteveffa ...'nün 11/07/2012'de davalıya ait işyerinde gazete dağıtımı işinde çalışırken çift taraflı bir trafik kazasında vefat ettiğini, müteveffa ...'nün bir taraftan ... adlı işyerinde çalışırken, sabahları erken saatte de davalılara ait işyerinde gazete dağıtımı işini yaptığını,müteveffa ...'nin ... tarafından sigortalı olarak çalıştırılıp primlerinin yatmasına rağmen davalı işyerlerinin müteveffayı sigortasız çalıştırdıklarını ve primlerini yatırmadıklarını belirterek, müteveffa ...'nin davalı işyerlerinde çalıştığının tespiti ile yatırılmayan primlerin davalılar tarafından yatırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davacı vekili tarafından verilen 19/03/2014 tarihli dilekçede, hizmet tespiti istenen sürelerin 01/01/2012-11/07/2012 tarihleri arası olduğu ifade edilmiştir.
    Davacı vekili 15/07/2015 tarihli dilekçesinde ise, davacının davalı şirketler bünyesinde 2012 ocaktan, 11/07/2012 tarihine kadar gece 01:00 sabah 09:00 saatleri arasında haftanın tüm günleri kesintisiz çalıştığını ifade etmiştir.
    Davacı vekili 03/06/2016 tarihli beyan dilekçesinde özet olarak, davacıların murisinin 15/01/2012-11/07/2012 arası hergün gece 01:00 ile sabah 09:00 a kadar çalıştığını izah etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı ... Hab.Yay.AŞ. vekili cevapdilekçesinde özetle;müvekkili ile ... arasında hukuki ya da fiili herhangi bir bağ bulunmadığını,husumet itirazları olduğunu, SGK'nın bu davada yer almamasının usuli bir eksiklik olduğunu,...'nün aynı anda bir başka işyerinde zaten sigortalı olarak çalıştığını,bir kimsenin aynı anda iki ayrı yerde birden çalışmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davaya dahil edilen davalı ...vekili cevap dilekçesinde özetle;davacının müvekkili şirketin davaya dahil edilmesi talebinin usule aykırı olduğunu belirtmiştir.
    Davaya dahil edilen SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; hukuki dayanaktan yoksun açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    "Subut bulmayan davanın reddine, karar verilmiştir.
    B-BAM KARARI
    "Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine,
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı ... mirasçıları vekili, kararın eksik incelemeye dayalı olduğunu beyanla, davaya konu kararın bozulmasını talep etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Hizmet tespitine ilişkin davaların yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 79 ve 5510 sayılı Yasanın 86/9. maddesi bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, Yargıtay'ın yerleşmiş içtihatlarında vurgulandığı gibi davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiğinden, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerekir.
    506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi hükmüne göre; Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin davanın, tespiti istenen hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içinde açılması gerekir. Bu yönde, anılan madde hükmünde yer alan hak düşürücü süre; yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalışmaları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar için geçerlidir. Bir başka anlatımla; sigortalıya ilişkin olarak işe giriş bildirgesi, dönem bordrosu gibi yönetmelikte belirtilen belgelerin Kuruma verilmesi ya da çalışmaların Kurumca tespit edilmesi halinde; Kurumca öğrenilen ve sonrasında kesintisiz biçimde devam eden çalışmalar bakımından hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemez. Ne var ki; sigortalının Kuruma bildiriminin işe giriş tarihinden sonra yapılması, bir başka ifade ile sigortalının hizmet süresinin başlangıçtaki bir bölümünün Kuruma bildirilmeyerek sonrasının bildirilmesi ve Kuruma bildirimin yapıldığı tarihten önceki çalışmaların, bildirgelerin verildiği tarihide kapsar biçimde kesintisiz devam etmiş olması halinde, Kuruma bildirilmeyen çalışma süresi yönünden hak düşürücü sürenin hesaplanmasında; bildirim dışı tutulan sürenin sonu değil, kesintisiz olarak geçen çalışmaların sona erdiği yılın sonu başlangıç alınmalıdır.
    Öte yandan, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2003/21-43 Esas, 2003/97 Karar ve 26.02.2003 tarihli kararında ayrıntıları açıklandığı üzere; kural olarak işe giriş bildirgeleri ve ücret ödeme bordroları sigortalının imzasını içermelidir. Sigortalı, anılan belgeleri hile, hata veya manevi baskı altında imzaladığını ileri sürmemiş veya imzanın kendisine ait olmadığını ya da kesintisiz çalıştığını söylememiş ise, birden fazla işe giriş bildirgesinin varlığı ve işyerinden yapılan kısmi bildirimler, sigortalının o işyerinde kesintili çalıştığına karine oluşturur. Bu karinenin, aksinin, ancak, eş değer de delillerle kanıtlanması gerekmekte olup tanık sözlerine değer verilemez. Bu halde ise hak düşürücü sürenin kesinti tarihleri dikkate alınarak her bir dönem bakımından ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekecektir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davalı işyerinden, davacı adına bildirim yapılmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece davacının davanın reddine karar verilmiş ise de verilen karar eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır.
    Somut olayda; davalı ... İşveren yanında bildirimi yapılan bordro tanığının bulunmaması nedeniyle davacı tarafından bildirilen tanıkların ifadelerine başvurulmuş ve davanın reddine karar verilmiştir.
    Mahkemece yapılacak iş; davacılar murisi ...’nün, geceleri gazete dağıtım işi yaptığını iddia edilen davalı ...’ye ait işyerine komşu işyeri sahipleri ve çalışanları tespit edilip, tanık olarak ifadelerine başvurulmalı, gazete dağıtım işinin mahiyeti, murisin çalışıp çalışmadığı, gazate dağıtım işinin kaç saat sürdüğü, kısmi çalışma olup olmadığı araştırılmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı ... mirasçıları vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 17/05/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi