Esas No: 2021/1962
Karar No: 2022/7226
Karar Tarihi: 17.05.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/1962 Esas 2022/7226 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/1962 E. , 2022/7226 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
İlk Derece Mahkemesi: Denizli 4. İş Mahkemesi
Dava, kesin teminat mektubunun süresinin geçirilmesi üzerine yapılan ihtara rağmen kurum alacağının ödenmemesi nedeniyle prim borçlarının tamamının davalı Bakanlıktan tahsili istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle, davanın reddine dair verilen karara karşı davacı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince davacı Kurumun istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kurumda 4 8121 01 01 1127279 020 21-10 sicil numarasıyla işlem gören ... Grup Doğalgaz Temizlik İlaçlama Bilgisayar Ağaçlandırma San. Taah. Tic. A.Ş.ye ait işyeri dosyasının 01.01.2015 tarihi itibariyle 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamına alındığını, davalı ihale makamı ... tarafından yüklenici ... Grup Doğalgaz Temizlik İlaçlama Bilgisayar Ağaçlandırma San. Taah. Tic. A.Ş.ye 2014/104147 ihale kayıt numarası ile ihale edilen "Denizli İl Sağlık Müdürlüğüne Bağlı Sağlık Tesislerinin 2015-2016-2017 yılları 36 Aylık Malzemesiz Genel Temizlik Toplu Hizmeti Alımı" işinden dolayı işverenin prim, işsizlik ve damga vergisi borç türlerinden kaynaklanan 576.237,02-TL borç aslı olmak üzere 18.07.2018 tarihi itibariyle gecikme zammı dâhil edilerek hesaplanan 629.338,49-TL borcunun bulunduğunun tespit edildiğini, işverenin kesin teminatının nakde çevrilerek borç miktarının en geç 15 gün içinde Kuruma ödenmesi ile ilgili 04.06.2018 tarihli ve 5377222 sayılı kurum yazısının davalı ihale makamına 08.06.2018 tarihinde tebliğ edildiğini, fakat davalı tarafından ödeme yapılmadığını, davalının 04.07.2018 tarihli ve 50651215-869-E.25745 sayılı yazısıyla, ek kesin teminatın süresinin 02/04/2018 tarihinde dolduğu, bu sebeple herhangi bir işlem yapılamadığı yönünde cevap verildiğini beyanla; dava dışı işverenin ihale yoluyla aldığı işten kaynaklanan 18/07/2018 tarihi itibariyle 576.237,02-TL asıl alacak ve 53.101,47-TL gecikme zammı toplamı 629.338,49-TL kurum alacağının dava tarihinden itibaren işletilecek gecikme zammı ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı Bakanlık vekili; davanın haksız ve dayanaktan yoksun olduğunu, 2014/104147 ihale kayıt numarasıyla mülga Denizli İli Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreterliği tarafından bağlı sağlık tesisleri için 2015-2016-2017 Yılları 36 Aylık Malzemesiz Genel Temizlik Hizmet Alım ihalesi yapıldığını, 26/12/2014 tarihinde yüklenici ... Grup Doğalgaz Temizlik İlaçlama Bilgisayar Ağaçlandırma San. Taah. Tic. A.Ş. ile sözleşme yapılarak 01.01.2015 tarihinde işe başlandığını, 31.12.2017 tarihinde işin süresinin bittiğini, işveren firma tarafından ihale sözleşmesi kapsamında teslim edilen kesin teminatın süresinin 02.01.2018 tarihinde dolduğunu, 696 KHK ile uzatılan kısım için firmadan 31.05.2018 tarihine kadar geçerli ek kesin teminat istendiğini, ancak firma tarafından 02.04.2018 tarihine kadar ek teminat verildiğini, ilgili mevzuat gereğince söz konusu teminatın süresinin, işin kabul tarihi olan 31.03.2018 tarihinden sonrası olması gerektiğinden söz konusu teminatın kabul edildiğini, hizmet alımı sözleşmesinin sona ermesinden sonra 08.06.2018 tarihinde idare kayıtlarına giren Denizli Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 04.06.2018 tarihli ...5377222 sayılı yazısıyla yüklenici firmanın bu işten dolayı SGK prim borcu bulunduğu bildirilerek teminatın nakde çevrilmesi ile kurum hesabına yatırılmasının istendiği, müvekkili idarenin 29.06.2018 ve 04.07.2018 tarihli yazılarıyla teminatın süresi dolduğundan işlem yapılamadığının bildirildiğini, işin bitiş ve kabul tarihi olan 31.03.2018 tarihinden sonraki on beş günden sonraki on yedinci günde yapılan sorgulama ile bunun kanıtlandığını, idare tarafından yasa ve yönetmelik gereğince yapılması gereken bütün iş ve işlemlerin yapıldığını, yükleniciye ait ilişiksizlik belgesi olmadığından teminatın iade edilmediğini, Denizli Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 04.06.2018 tarihli ...5377222 sayılı yazısı, yüklenicinin teminatının süresinin dolmasından sonra düzenlenmiş olduğundan teminatın nakde çevrilerek gelir olarak kaydedilmediğini, yüklenicinin yapılandırmaya gittiği ve halen faaliyette olduğu anlaşıldığından, borucunu ödemediği takdirde bunun yüklenicinin kendisinden tahsil edilmesi gerektiğini, davanın muhatabının idare olmayıp, yüklenici firma olduğunu beyanla; davanın reddini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesi, yüklenicinin sözleşme konusu iş nedeniyle idareye ve Sosyal Sigortalar Kurumuna olan borçları ile ücret ve ücret sayılan ödemelerden yapılan kanunî vergi kesintilerinin kesin kabul tarihine kadar ödenmemesi halinde, protesto çekmeye ve hüküm almaya gerek kalmaksızın kesin teminatlar 4735 sayılı Kanun'un 13'üncü maddesi hükmüne göre paraya çevrilerek borçlarına karşılık mahsup edilir, varsa kalanı yükleniciye geri verilir." hükümlerinin öngörüldüğü, buna göre Kurumun prim alacaklarının teminatlardan tahsilinde kolaylık, çabukluk, garanti ve güvence sağlanarak kamu kurum ve kuruluşlarına yükümlülükler getirilmiş olup, alacağın tümünün tahsilinin sağlanmasına ilişkin olarak özel kanun niteliğinde bulunan 5510 sayılı Kanunun 90. maddesinin uygulama önceliği olduğu gözetilmelidir.
Açıklanan bu yasal düzenlemelere göre, her hak edişin müteahhide ödenmesinden önce müteahhidin Kuruma olan prim borcunun hak edişten mahsubu yapılmak suretiyle verilmesi, mahsup edilen bu prim borcunun da ihale makamı durumunda bulunan kuruluş tarafından Kuruma ödenmesi gerekmektedir. Gecikme zammı borcu da prim borcu kapsamında sayılır. Önemle belirtmek gerekirse müteahhide iş yaptıran kuruluşun üç türlü yükümlülüğü mevcuttur. Birincisi, işin ihale edildiği müteahhidin kim olduğunu ve adresini Kuruma bildirmek, ikincisi, prim borcuyla gecikme zammının ödendiği belgelendirilmedikçe hakedişleri ve teminatı müteahhide ödememek, üçüncüsü, Kurumun prim ve gecikme zammı alacağının ödenmediğinin anlaşılması halinde, bu alacağı hak edişten veya teminattan kesip Kuruma ödemek, teminat, nakit olarak yatırılmamışsa teminatı paraya çevirdikten sonra mahsup işlemini yapmaktır.
Belirtilen yasal düzenlemeler ve açıklamalar ışığında dava konusu uyuşmazlık değerlendirildiğinde; 5510 sayılı Kanunun 90. maddesi kapsamında olan "Denizli İli Kamu Hastaneleri Birliğine Bağlı Sağlık Tesislerinin 2015-2016-2017 Yılları 36 Aylık Malzemesiz Genel Temizlik Toplu Hizmet Alımı" işi için sözleşmede belirlenen sürenin sona ermesinin ardından, 696 sayılı OHAL KHK'sinin 127. maddesiyle 375 sayılı KHK'ye eklenen hüküm gereğince, ihale süresinin üç ay uzatıldığı, bunun üzerine davalı idarece, ihaleyi alan dava dışı ... Grup Doğalgaz Temizlik İlaçlama Bilgisayar Ağaçlandırma San. Taah. Tic. Ltd. Şti.den ek kesin teminat istendiği, bu doğrultuda, şirketten verilen Türkiye Halk Bankası Denizli Şubesinin 24.01.2018 tarihli ve 1311MW006338 referans no.lu, 312.000,00-TL bedelli kesin teminat mektubunun vadesinin 02.04.2018 tarihinde dolduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan, davalı idarece, bundan önce davacı Kurumdan alındığı anlaşılan yetkiye dayanılarak elektronik ortamda, işverenin Kuruma idari para cezası, prim ve prime ilişkin gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer ferilerinden oluşan muaccel borçlarının bulunup bulunmadığı hususunda 11.04.2018, 13.04.2018 ve 17.04.2018 tarihlerinde sorgulamalar yapılmış, bunun sonucunda işverenin davacı Kuruma borcunun bulunmadığı tespit edilmiştir.
Bu durumda, işverenin borcunun bulunup bulunmadığının Kuruma ayrıca yazı ile sorulması gerekli değildir. Hal böyle olunca, davacı Kurumca davalı idareye tebliğ edilen, işverenin talep konusu prim ve ferileri borçları bildirilerek kesin teminatın nakde çevrilmesi ile borca mahsuben kurum hesaplarına yatırılmasına ilişkin kurum yazısının 04.06.2018 tarihini taşıdığı göz önüne alındığında, bildirim tarihi itibarıyla, kesin teminatın vadesi dolmuş olup, teminatın nakde çevrilmesine olanak bulunmadığı gibi, teminatın işverene iadesi de söz konusu değildir. Şu halde, kesin teminat mektubunun vadesinin dolmasından önce vadenin uzatılmasının sağlanması, ek kesin teminat mektubu istenmesi ya da kesin teminatın nakde çevrilmesi için bir sebep bulunmamakta olup, bu sebeple davalı idarenin kusurundan söz edilemez.
Açıklanan sebeplerle, davalı idarenin işlemleri yasal düzenlemelere uygun olup, davalının, kurum alacaklarının tahsil imkânını ortadan kaldırdığından söz edilemeyeceği, buna göre işverenin davacı Kuruma olan talep konusu prim ve ferilerinden oluşan borcunun kesin teminat mektup bedelinden ödenmediği gerekçesiyle davalının borçtan sorumlu tutulamayacağı kanaatine varılmakla, davanın reddine dair hüküm verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi,5510 sayılı Kanunun 90. maddesi kapsamında olan "Denizli İli Kamu Hastaneleri Birliğine Bağlı Sağlık Tesislerinin 2015-2016-2017 Yılları 36 Aylık Malzemesiz Genel Temizlik Toplu Hizmet Alımı" işi için sözleşmede belirlenen sürenin sona ermesinin ardından, 696 sayılı OHAL KHK'sinin 127. maddesiyle 375 sayılı KHK'ye eklenen hüküm gereğince, ihale süresinin üç ay uzatıldığı, bunun üzerine davalı idarece, ihaleyi alan dava dışı ... Grup Doğalgaz Temizlik İlaçlama Bilgisayar Ağaçlandırma San. Taah. Tic. Ltd. Şti.den ek kesin teminat istendiği, bu doğrultuda, şirketten verilen Türkiye Halk Bankası Denizli Şubesinin 24/01/2018 tarihli ve 1311MW006338 referans no.lu, 312.000,00 TL bedelli kesin teminat mektubunun vadesinin 02/04/2018 tarihinde dolduğu görülmüştür.
Davalı idarece, elektronik ortamda, işverenin Kuruma idari para cezası, prim ve prime ilişkin gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer ferilerinden oluşan muaccel borçlarının bulunup bulunmadığı hususunda 11.04.2018, 13.04.2018 ve 17.04.2018 tarihlerinde sorgulamalar yapılmış, bunun sonucunda işverenin davacı Kuruma borcunun bulunmadığı tespit edilmiştir.
Açıklamalar itibariyle; dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan kanuni ve hukuki gerekçeleri ile dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca davacı Kurum vekilinin tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı Kurum vekili, davalının Kurum alacağından sorumlu olduğunu ve ihale kapanışı öncesi yerine getirilmesi gereken yükümlülüklerin yerine getirilmediğini belirterek, kabule dair verilen kararın bozulmasını talep etmiştir.
V- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Kurum alacaklarından olan prim tahsilini güvence altına alan, keza, tahsilâtta kolaylığı ve çabukluğu sağlayan ve bu yönde kamu kurum ve kuruluşlarına yükümlülükler getiren 506 sayılı Kanun'un Teminatın ve hak edişlerin prim borcuna karşılık tutulması ile yapı kullanma izin belgesinin verilmesinde borcu yoktur belgesinin aranması başlığını taşıyan 83'üncü maddesinde; “Genel ve katma bütçeli kuruluşlar, il ve belediyeler veya sermayesinin en az yarısı genel ve katma bütçeli kuruluşlar ile il ve belediyelere ait olan teşekkül ve müesseseler, kamu iktisadi kuruluşları ve bunların müessese, bağlı ortaklık ve iştirakleri, kanunla ve kanunların verdiği yetkiye dayanarak kurulan kurum ve kuruluşlar, döner sermayeli kuruluşların ihale yolu ile yaptırılan her türlü işleri üzerine alanları ve bunların adreslerini Kuruma bildirmekle yükümlüdürler.
Sigorta primlerinin hak edişlerden mahsubu yapılmak şartıyla alıkonularak ödenmesi esastır. Ödemenin ve teminatın geri verilmesine ait işlemlerin usûl ve esasları Bakanlar Kurulunca çıkarılacak yönetmelikle tespit edilir...” düzenlemesine yer verilmişti.
Eldeki davada uygulanması gereken ve davanın yasal dayanağını oluşturan 5510 sayılı Kanun'un Prim ve idari para cezası borçlarının hak edişlerden mahsubu, ödenmesi ve ilişiksizlik belgesinin aranması başlığını taşıyan 90'ıncı maddesinde de, "Kamu idareleri ile döner sermayeli kuruluşlar ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki kuruluşlar, kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar, ihale yolu ile yaptırdıkları her türlü işleri üstlenenleri ve bunların adreslerini onbeş gün içinde Kuruma bildirmekle yükümlüdür.
İşverenlerin hak edişleri, Kuruma idari para cezası, prim ve prime ilişkin borçlarının olmaması kaydıyla ödenir. Kesin teminatları ise ihale konusu işle ilgili olarak Kuruma borçlarının bulunmadığının tespit edilmesinden sonra iade edilir. İşverenlerin, kamu idareleri ile döner sermayeli kuruluşlar, bankalar ve kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar nezdindeki her çeşit alacak, teminat ve hak edişleri üzerinde işçi ücreti alacakları hariç olmak üzere yapılacak her türlü devir, temlik ve el değiştirme, Kurum alacaklarını karşılayacak kısım ayrıldıktan sonra, kalan kısım üzerinde hüküm ifade eder.
Hak edişlerin mahsubu ve ödenmesi ile teminatların prim ve idari para cezası borçlarına karşılık tutulmasına ilişkin işlemlerin usûl ve esasları Bakanlar Kurulunca çıkarılacak yönetmelikle tespit edilir..." düzenlemesiyle aynı amaca yönelik olarak ayrıntılı bir hüküm oluşturulmuştur.
5510 sayılı Kanun'un 90'ıncı maddesi dayanak alınarak çıkarılan 29.09.2008 tarihli 27012 sayılı Resmi Gazetenin mükerrer sayısında yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Prim ve İdari Para Cezası Borçlarının Hak edişlerden Mahsubu, Ödenmesi ve İlişiksizlik Belgesinin Aranması Hakkında Yönetmelik'in Kesin teminatın iadesi başlığını taşıyan 7'nci maddesinin de konuya ilişkin benzer şekilde ve kapsamlı bir içeriğe sahip olduğunu belirtmekte yarar vardır.
Öte yandan, İdarelerce, Kurum tarafından sosyal sigorta borcu bulunmadığına dair ilişiksizlik belgelerinin geç verilmesi ihtimaline binaen kesin teminat mektuplarının geçerlilik süresinin dolmasına meydan verilmeksizin işlemlerin yürütülmesini temin etmek amacıyla 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun Teminat mektupları başlıklı 35'inci maddesinde, "... Kesin teminat mektuplarının süresi ihale konusu işin bitiş tarihi dikkate alınmak suretiyle idare tarafından belirlenir..."; 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nun Kesin teminat ve ek kesin teminatların geri verilmesi başlığını taşıyan 13'üncü maddesinde, "Taahhüdün, sözleşme ve ihale dokümanı hükümlerine uygun olarak yerine getirildiği ve yüklenicinin bu işten dolayı idareye herhangi bir borcunun olmadığı tespit edildikten sonra alınmış olan kesin teminat ve varsa ek kesin teminatların;
a)Yapım işlerinde; varsa eksik ve kusurların giderilerek geçici kabul tutanağının onaylanmasından sonra yarısı, Sosyal Sigortalar Kurumundan ilişiksiz belgesi getirilmesi ve kesin kabul tutanağının onaylanmasından sonra kalanı,
b) Yapım işleri dışındaki işlerde Sosyal Sigortalar Kurumundan ilişiksiz belgesinin getirildiği saptandıktan sonra; alınan mal veya yapılan iş için bir garanti süresi öngörülmesi halinde yarısı, garanti süresi dolduktan sonra kalanı, garanti süresi öngörülmeyen hallerde ise tamamı, Yükleniciye iade edilir. Yüklenicinin bu iş nedeniyle idareye ve Sosyal Sigortalar Kurumuna olan borçları ile ücret ve ücret sayılan ödemelerden yapılan kanunî vergi kesintilerinin yapım işlerinde kesin kabul tarihine, diğer işlerde kabul tarihine veya varsa garanti süresinin bitimine kadar ödenmemesi halinde, protesto çekmeye ve hüküm almaya gerek kalmaksızın kesin teminatlar paraya çevrilerek borçlarına karşılık mahsup edilir, varsa kalanı yükleniciye geri verilir...", hükmü mevcuttur.
Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin 46'ncı maddesinde; "Taahhüdün, sözleşme ve ihale dokümanı hükümlerine uygun olarak yerine getirilmesinden ve varsa işe ait eksik ve kusurların giderilerek geçici kabul tutanağının onaylanmasından ve yüklenicinin sözleşme konusu işten dolayı idareye herhangi bir borcunun olmadığı tespit edildikten sonra, alınmış olan kesin teminat ve varsa ek kesin teminatların yarısı; Sosyal Sigortalar Kurumundan ilişiksiz belgesi getirilmesi ve kesin kabul tutanağının onaylanmasından sonra kalanı, yükleniciye iade edilir.
Yüklenicinin sözleşme konusu iş nedeniyle idareye ve Sosyal Sigortalar Kurumuna olan borçları ile ücret ve ücret sayılan ödemelerden yapılan kanunî vergi kesintilerinin kesin kabul tarihine kadar ödenmemesi halinde, protesto çekmeye ve hüküm almaya gerek kalmaksızın kesin teminatlar 4735 sayılı Kanun'un 13'üncü maddesi hükmüne göre paraya çevrilerek borçlarına karşılık mahsup edilir, varsa kalanı yükleniciye geri verilir." Şeklindeki düzenleme mevcuttur.
Tüm bu düzenlemeler ile Sosyal Güvenlik Kurumunun prim alacaklarının teminatlardan tahsilinde kolaylık, çabukluk, garanti ve güvence sağlanarak, kamu kurum ve kuruluşlarına yükümlülükler getirilmiş olup, alacağın tümünün tahsilinin sağlanmasına ilişkin olarak özel kanun niteliğinde bulunan 5510 sayılı Kanun'un Prim ve idari para cezası borçlarının hak edişlerden mahsubu, ödenmesi ve ilişiksizlik belgesinin aranması başlığını taşıyan 90'ıncı maddesinin uygulama önceliği olduğu gözetilmelidir.
Açıklanan bütün bu yasal düzenlemelere göre, her hak edişin müteahhide ödenmesinden önce müteahhidin Kuruma olan prim borcunun hak edişten mahsubu yapılmak suretiyle verilmesi, mahsup edilen bu prim borcunun da ihale makamı durumunda bulunan kuruluş tarafından Kuruma ödenmesi gerekmektedir. Gecikme zammı borcuda prim borcu kapsamında sayılır.
Önemle belirtmek gerekirse müteahhide iş yaptıran Kurum veya kuruluşun üç türlü yükümlülüğü mevcuttur. Birincisi, işin ihale edildiği müteahhidin kim olduğunu ve adresini Kuruma bildirmek, ikincisi, prim borcuyla gecikme zammının ödendiği belgelendirilmedikçe hak edişleri ve teminatı müteahhide ödememek, üçüncüsü, Kurumun prim ve gecikme zammı alacağının ödenmediğinin anlaşılması halinde, bu alacağı hak edişten veya teminattan kesip Kuruma ödemek. Teminat, nakit olarak yatırılmamışsa teminatı paraya çevirdikten sonra mahsup işlemini yapmaktır (Resul Aslanköylü, Sosyal Sigortalar Kanunu Yorumu, sayfa 1795). Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23.03.1988 tarih, 1986/10-618 Esas, 1988/263 Karar sayılı ve 10.4.2002 tarihli 2002/21-201 Esas, 2002/297 Karar sayılı kararları da bu yöndedir.
Eldeki davada ise, 5510 Sayılı yasa kapsamında olan Denizli İli Kamu Hastaneleri Birliğine Bağlı Sağlık Tesislerinin 2015-2016-2017 Yılları 36 Aylık Malzemesiz Genel Temizlik Toplu Hizmet Alımı" işi için davalı idarece, ihaleyi alan dava dışı ... Grup Doğalgaz Temizlik İlaçlama Bilgisayar Ağaçlandırma San. Taah. Tic. Ltd. Şti.den ek kesin teminat istendiği, bu doğrultuda, şirketten verilen Türkiye Halk Bankası Denizli Şubesinin 24.01.2018 tarihli ve 1311MW006338 referans no.lu, 312.000,00-TL bedelli kesin teminat mektubunun vadesinin 02.04.2018 tarihinde dolduğu anlaşılmakta olup, davalı Bakanlığın her hak ediş öncesinde davacı kuruma prim borcu olup olmadığını sormak ve prim borcunun varlığı halinde hak edişten keserek ödeme yapmak veyahut Kurumdan usulünce düzenlenmiş ve bağlayıcı niteliğe haiz ilişiksizlik belgesi aramak veyahut da getirilene kadar kesin teminat mektubunun vadesinin uzatılmasını sağlamak yerine, sadece internet üzerinden sorgulama yapmak suretiyle üzerine düşen yükümlülüğünü yerine getirdiği söylenemez. Diğer taraftan, kesin teminat mektubunun vadesinin dolmasına imkân verme durumu söz konusu olmayacak şekilde işin kesin kabulünün yapılmamış ve buna ilişkin kesin teminatın iadesi prosedürünün işletilmemiş olması, Kurumdan ilişiksizlik belgesi getirilene kadar kesin teminat mektubunun vadesinin uzatılmasının sağlanmamış veya ek kesin teminat mektubu istenmemiş olması ya da bu durumun mümkün olmaması halinde kesin teminatın nakde çevrilmemiş olması nedenlerinden dolayı kesin teminat mektup bedelinden Kurumun prim alacaklarının tahsil imkânını ortadan kaldırdığı belirgin olan davalı Bakanlığın, açıklanan yasal düzenlemeler çerçevesinde kesin teminat mektup bedelini ödeme sorumluluğunun davacı Kuruma karşı devam ettiği gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, mahkemece yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk derece Mahkemesine gönderilmesi ile kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 17.05.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.