12. Hukuk Dairesi 2020/4520 E. , 2021/1795 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte, alacaklı; borçlunun takibe konu olan ilam gereği dosyaya ödeme yapmış olduğu, ancak ilamda hüküm altına alınan mobil kırma ünitesinin kendilerine teslim sorumluluğu bulunan alacaklı tarafın da bu teslim işlemini yapmadığından bahisle alacaklı tarafa ödeme yapılmaması talebinin icra müdürlüğünce kabul edildiğini, ancak; makineyi teslim yükümlülüğünün ilamda belirtildiği üzere ... Nak. İth. İhr. San. Tic. Ltd.Şti. olduğunu, temlik alan alacaklı olarak teslim sorumluluklarının bulunmadığı verilen kararın iptali istemi ile mahkemeye başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, ilamın hüküm kısmında; mobil kırma eleme ünitesinin tesliminin, bedelin ödenmesinden önce gerçekleşmesi gerektiği veya eş zamanlı yapılması gerektiği hususlarında bir ifade bulunmadığı yine teslimin bizzat davacı tarafından yapılması gerektiğine dair hüküm kurulmadığı bu sebeple de, mobil kırma eleme ünitesinin teslim edilmediğinden bahisle dosyadaki meblağı alacaklıya ödememesi kararının yerinde olmadığı gerekçesi ile şikayetin kabulüne ve icra müdürülüğü işleminin iptaline karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK"nun 97. maddesinde; iki tarafa borç yükleyen ilam hükmünün infazını isteyen tarafın, kendi edimini yerine getirmiş olması koşulu ile karşı taraftan edimini yerine getirmesini isteyebileceği hükmü düzenlenmiştir.
Borç ilişkisinin tarafları alacaklı ve borçlu olmak üzere iki taraftan ibaret olup bazı hallerde mevcut alacağın alacaklı tarafının değiştirilmesi mümkündür. Alacağın devri ile ilgili hükümler, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 183. ve 184. maddelerinde yer almış olmakla birlikte bu konuda açık bir tanıma yer verilmemiştir. Temlik mevcut bulunan bir alacağın üçüncü kişiye devrini içeren bir işlem olup, yeniden borç doğurmaz. Temlik ile birlikte üçüncü kişi, alacağı tamamen veya kısmen, alacaklı ile borçlu arasındaki borç ilişkisinin koşullarıyla iktisap etmektedir. Burada değişen sadece borç ilişkisinin tarafı olup, konusu değildir. Yine aynı Yasanın, 188. maddesinde, borçlu, devri öğrendiği sırada devredene karşı sahip olduğu savunmaları, devralana karşı da ileri sürebileceği hükmünü içermektedir.
Talebe konu edilen ... Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin 08.11.2018 tarih, 2017/1077 esas, 2018/1459 karar sayılı ilamının hüküm kısmının 3. maddesinde " Davanın kısmen kabulü ile 344.164,00-TL satış bedeli ve 26.557,00-TL masraf olmak üzere toplam 370.721,00-TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, davacı elinde olduğu anlaşılan sözleşmeye konu mobil kırma eleme ünitesi"nin davalıya teslimine." şeklinde hüküm kurulduğu, ilamın bu haliyle; taraflara karşılıklı edimleri içerdiği görülmektedir.
Somut olayda takibe konu olan alacağın 18.01.2019 tarihinde alacaklıya temlik edilmiştir. Borçlu tarafından dayanak ilama konu miktarın bu tarihten sonra dosyaya yatırılmış olduğu, borçlunun talebi üzerine de, icra müdürlüğünce; yatırılan bu miktarın, ilamda geçen adı mobil kırma ünitesinin borçluya teslimi halinde alacaklıya ödeneceğine karar verilmiştir. Öte yandan, borçlu tarafından aynı ilama dayanarak, ... Nak. İth. İhr. San. Tic. Ltd.Şti aleyhine ... Anadolu 10.İcra Müdürlüğünün 2019/1572 Esas ile takip başlattığı ve mobil kırma ünitesinin iadesi talebinde bulunduğu şikayet tarihi itibari ile de ilama konu ünitenin borçluya tesliminin gerçekleşmediği anlaşılmıştır.
İlam içeriği dikkate alındığında, taraflara karşılıklı edimler içerdiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, mobil kırma ünitesinin borçluya teslimi edimi yerine getirilmediği sürece, dosyadaki paranın alacaklıya ödenmesi olanağı bulunmamaktadır. Alacağın temliki ile de, borçlunun 6098 sayılı Borçlar Kanununun 188. maddesi uyarınca devredene karşı sahip olduğu savunmaları devralana ileri sürebileceği hükmü dikkate alındığında, alacaklının takibe konu ilamda geçen mobil kırma ünitesi teslim yükümlülüğü yerine getirilmediğinden, dosyadaki meblağın temlik alan alacaklıya ödenmemesi gerektiğine dair ilk derece mahkemesi kararı yerindedir.
O halde, yukarıda belirtilen ilkeler uyarınca bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddi gerekirken, alacaklının istinaf başvurusunun kabulü ile şikayet konusu işlemin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nin, 23/1/2020 tarih ve 2019/2440 E. - 2020/172 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 18/02/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.