Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2284
Karar No: 2018/8194
Karar Tarihi: 13.11.2018

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/2284 Esas 2018/8194 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2017/2284 E.  ,  2018/8194 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : 2. İş Mahkemesi

    KARAR
    A) Davacı İstemi:
    Dava, davacının 01/01/1980 tarihinden itibaren Tarım bağ-kur sigortalısı olduğunun tespiti ile davacıya yaşlılık aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
    B) Davalı Cevabı:
    Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; 2007/44 sayılı genelgede prim tevkifatı nedeniyle tescil ve sigortalılığın başlangıcı başlıklı madde ile 2926 sayılı Kanunun 2.Maddesi Hükümlerine göre tevkifat tutarı kurum hesaplarına intikal etmediğinden davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
    C)İlk Derece Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı:
    İlk derece Mahkemesince; "Mahkememizce bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve talimat mahkemesi aracılığıyla bilirkişi ... rapor alınmıştır. 12/05/2016 tarihli raporda; Marmara Bölgesi"nin 2926 Sayılı Kanun"un kapsamına 1988 yılından itibaren alındığının, bu nedenle davacının 1988 yılından önce tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kuruma kayıt ve tescilinin mümkün olmadığının, davacının 1988 tarihinden itibaren 2926 Sayılı Yasa"ya göre kayıt ve tescilini yaptırmadığı gibi herhangi bir prim ödemesine rastlanılmadığının, davalı kurum tarafından resen tescilinin yapılmadığının, davalı şirket tarafından düzenlenen 20/04/1998 ve 10/05/1998 tarihli müstahsil makbuzlarındaki Bağ-Kur kesintisinin, kurum kayıtlarına intikal ettiğinin kanıtlanamadığının, bu nedenle 01/05/1998 tarihinden itibaren de tarım Bağ-kur sigortalısı olarak kayıt ve tescilinin mümkün olmadığının, davalı kurum tarafından 20/11/2014 tarihinden itibaren kayıt ve tescilinin yapılmasının usul ve yasalara uygun olduğunun bildirildiği görülmüştür. Denetimi sonucu usulüne uygun düzenlendiği anlaşılan bilirkişi raporuna itibar edilmiş ve davacının 1980 yılından itibaren 2926 Sayılı Yasa kapsamında zorunlu sigortalı olarak kayıt ve tescilinin yapılmasının yasal olarak mümkün olmadığı, davacının 20/11/2014 tarihinden itibaren kayıt ve tescilini yapmasına ilişkin kurum işleminin usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varıldığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    İstinaf Başvurusu ;
    Davacı vekilince; bilirkişi raporunda yapılan tespitlerin hatalı eksik olduğunu, ... San.ve Tic.A.Ş"nin prim tevkifatlarını kuruma yatırmamasının sorumluluğunun kendilerine yüklenemeyeceği, kesintinin yapılmasının yeterli olduğunu, kuruma başvuru olmasa dahi prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil iradesinin ortaya konduğunu, müvekkilinin tarım işi ile meşgul olduğunu, ziraat odası ve pancar ekicileri koop, üyesi olduğunu, örnek Yargıtay içtihatlarında açıklandığı üzere yerel mahkeme kararının lehlerine bozulması talebi ile istinaf yoluna başvurulduğu görülmüştür.
    D) Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
    Bölge Adliye Mahkemesince, "Mahkemece, tevkifatın bulunmadığı yıllara yönelik yapılan araştırmaya göre Mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde, 01/01/1980 tarihinden itibaren davacının 2926 sayılı Yasaya tabi sigortalılık iradesini ortaya koyacak herhangi bir başvurusu, prim ödemesi, ürün satışı veya bu satışlardan yapılan prim tevkifatı bulunup bulunmadığı hususları ayrıntılı olarak araştırılarak gerekli tespitlerin yapıldığı ve kurum hesaplarına yatırılmış herhangi bir prim tevkifatının bulunmadığı, banka kaydının bulunmadığı görülmüştür.
    Ayrıca 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı kanunun geçici 8. Maddesinde ise " bu kanunun 4. Maddesinin 1.fıkrasının b bendinin 4 numaralı alt bendi hariç; diğer alt bentlerine göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde bu kanunun yürürlülük tarihine kadar kayıt ve tescilllerinin yaptırmayanların sigortalılık hak ve yükümlülükleri bu kanunun yürürlülük tarihinden itibaren başlar." denilmektedir.
    Dosya kapsamı itibariyle davacının ilk kez 20/11/2014 yılında Sosyal Güvenlik Kurumuna başvurduğu, dava konusu talep ile ilgili mahkemeye dava açılmış ise de,davacının bu tarihten önce 2926 Sayılı Tarım Bağ-Kur sigortalılığı ile ilgili yasa hükümleri uyarıca 02/08/2003 tarihinden itibaren davacının yasada belirtildiği üzere 6 ay içinde kuruma yazılı olarak başvurusunun bulunmadığı ve yine yasada belirtildiği şekilde 1 yıl içinde eksik primlerin ödenmediği, bu haliyle davacının talebine dair yasal şartların oluşmadığı anlaşılmıştır.
    Yukarıda ki açıklamaların ışığında, davacının 2926 sayılı yasaya göre Tarım Bağ-Kur sigortalısı olmak amacıyla kuruma ilk başvurusu 20/11/2014 tarihli olup, 2926 sayılı yasaya uygun olarak dava dilekçesinde tespitini talep ettiği, 01/01/1980 tarihinden itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalılık kaydı için Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaatının bulunmaması, Sosyal Güvenlik Kurumu hesaplarına yatırılmış prim tevkifatlarına ulaşılamaması nedeniyle İlk Derece Mahkemesi tarafından yeterli inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulduğu, davanın reddine dair İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu" gerekçesiyle
    "... 2.İş Mahkemesinin 2015/1210 Esas 2016/924 Karar sayılı kararı usül ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE, " karar verilmiştir.
    E) Temyiz:
    Davacı vekili;istinaf başvuru gerekçelerini tekrarlayarak mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
    F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
    Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde, Bağ-Kur’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir.
    İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir.
    Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasanın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi, tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davasında, salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması, davanın kabulü için yeterli değildir. Tarımsal faaliyetin sürdüğünün, faaliyete ilişkin olarak hangi tarımsal ürünlerin üretildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir. Prim tevkifatı ve ürün tesliminin, iki yıl dışında süreklilik arzettiği hallerde de tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir.
    Öte yandan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 2926 sayılı Yasa"nın uygulanmasına ilişkin 26/03/1994 günlü 4 nolu tebliğine göre ürün bedellerinden % 1 oranında tevkifat yapmakla yükümlü gerçek ve tüzel kişilerin bu tevkifatı yaparak kurum hesabına intikal ettirmek zorunda oldukları, kesinti yaptığı halde Kurum hesabına yatırmayan gerçek veya tüzel kişilerin, Kuruma karşı sorumlu oldukları, bu kesintilerin yasal faiziyle birlikte kendilerinden tahsil olunacağı TCK."nun 526.maddesi gereğince cezalandırılmaları için suç duyurusunda bulunulacağı bildirildiğinden davacının sattığı ürün bedelinden kesinti yapıldığının tesbiti sigortalılığın kabulü için yeterli olup, kesintiyi yapan davalı Kuruma karşı sorumlu olacağından kesinti yapıldıktan sonra Kurum hesabına yatırılmamış olması dahi sonuca etkili değildir.
    Somut olayda, davalı ... Gıda San ve Tiz. A.Ş aleyhine açılan davanın reddi yerindedir, davacı 20/11/2014 tarihi itibariyle Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kayıt ve tescil edildiği, teslim ettiği ürünlerden 1998/4. ayda prim kesintisi yapıldığı anlaşıldığı halde, davacının 01/05/1998-31/12/1998 tarihleri arasındaki talebin reddi ve 1998 yılından sonra prim kesintisi ve ürün teslimi bulunup bulunmadığına ilişkin araştırma yapılmaması hatalıdır.
    Yapılacak iş, 1998 yılı haricinde ürün teslimi ve prim kesintisi bulunup bulunmadığını araştırmak, bulunması halinde yukarıda anlatılan bilgiler ışığında davacının Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğu süreyi belirlemek, bulunmaması halinde davacının 01/05/1998-31/12/1998 tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar vermek, yaşlılık aylığı şartlarının oluşup oluşmadığını değerlendirmekten ibarettir.
    O halde, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesinin kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı ORTADAN KALDIRILMASI, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASI gerekmiştir.
    G) SONUÇ:Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca (KALDIRILMASINA), ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle (BOZULMASINA), dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 13/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi