Esas No: 2022/2691
Karar No: 2022/5585
Karar Tarihi: 13.04.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/2691 Esas 2022/5585 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Davanın davacının geçirdiği kalp krizi sonucu iş kazası olarak kabul edilmesi ve sürekli iş göremezlik geliri bağlanması talebiyle açıldığı belirtiliyor. İlk derece mahkemesi, davanın SGK yönünden konusuz kaldığına karar veriyor ancak diğer davalılar yönünden kabul ediliyor. İstinaf başvurularından sonra Bölge Adliye Mahkemesi, ilk derece mahkemesinin kararını doğru buluyor. Ancak, temyiz incelemesi sonucu, işverenlik sıfatının belirlenmemesi nedeniyle diğer davalılar yönünden verilen kararın eksik olduğu ve bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır. Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 11-A ve 5510 sayılı Kanunun 13. maddesi ve devamı maddelerinde düzenlenmiş iş kazalarıdır. Kanunlarında iş kazası tanımı yapmadıkları için, kazanın yer ve zaman koşulları ile sınırlandırılması gerekmektedir. İş kazası; sigortalının işyerinde, işveren tarafından yürütülen iş nedeniyle veya görevi nedeniyle, bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda, emziren kadın sigortalının çocu
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... 5. İş Mahkemesi
Dava, geçirdiği kazanın iş kazası olduğunun tespiti ile sürekli iş göremez geliri bağlanması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın davalı Kurum yönünden karar verilmesine yer olmadığına diğer davalılar yönünden kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili ile davalı YÖK vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili ile davalı YÖK vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi
I-İSTEM
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının sigortalı işçi ve temizlik görevlisi olarak çalıştığı üst işveren olan Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığına ait Bilkent' teki hizmet binasının içerisinde 4.8.2015 tarihinde mesai saatinde geçirdiği bir kalp krizi sonucu felç olarak malul kaldığını, iş kazası olarak kabul edilmediğini belirterek, davacının geçirmiş olduğu kalp krizi olayının " iş kazası" olduğunun tespiti ile davalılardan SGK Başkanlığınca davacı işçiye iş kazası kolundan 04.08.2015 tarihinden itibaren maaş bağlanmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız olduğunu beyanla, reddine karar verilmesini istemiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARAR
İlk derece mahkemesince; "...Kurum tarafından düzenlenen 25/07/2018 tarihli raporda meyda gelen olay iş kazası olarak kabul edilmiştir. Dolayısıyla dava Kurum yönünden konusuz kalmıştır.
Öte yandan, meydana gelen olayın, işin yapıldığı sırada ve işyerinde meydana geldiği anlaşıldığından davanın diğer davalılar yönünden kabulüne...”gerekçesiyle, davanın davalı SGK yönünden konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davanın diğer davalılar yönünden kabulüne, Davacının 04/08/2015 tarihli yaralanma olayının iş kazası olduğunun tespitine" şeklinde karar verilmiştir.
Davalı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkil kurum hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği halde müvekkilinin yargılama giderlerinden sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu,eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulduğunu, hatalı karar verildiğini, davanın reddi gerektiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı YÖK vekili istinaf dilekçesinde özetle; iş kazasının tespiti talebinin zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin işveren sıfatı bulunmadığını, davacının yüklenici firmanın elemanı olduğunu, davada davalı sıfatı bulunmadığından müvekkili kurul açısından davanın reddi gerektiğini, ayrıca kaza ile sonuç arasında illiyet bağı olup olmaığının araştırılmadığını, kalp krizi sonucu bedensel zararın meydana gelmesinde dış etkinin bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, mahkemece bu hususların araştırılmadan karar verilmesinin hatalı, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kaldırılmasını talep etmiştir.
B- BAM KARARI
... Bölge Adliye Mahkemesi, usul ve esas açısından ilk derece mahkemesi kararını yerinde bulmak suretiyle; davalıların istinaf başvurularının esastan reddine karar vermiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı Kurum vekili ile davalı YÖK vekili istinaf dilekçeiçeriğini tekrarla kararın temyizen bozulmasını talep etmişlerdir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
Davaya konu olan ve tespiti istenen "iş kazası" mevzuatımızda 506 sayılı Kanunun 11-A ve 5510 sayılı Kanunun 13. maddesi ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, her iki kanunda da iş kazası tanımlanmamış, kazanın hangi hal ve durumlarda iş kazası sayılacağı yer ve zaman koşulları ile sınırlandırılarak belirlenmiştir.
Eldeki davaya konu olayın meydana geldiği tarih itibari ile davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun 13.maddesidir. Anılan maddeye göre eldeki davayla ilgili olarak iş kazası;
a) Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada,
b) İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle veya görevi nedeniyle, sigortalı kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş veya çalışma konusu nedeniyle işyeri dışında,
c) Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının,görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
d) Emziren kadın sigortalının, çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,
e) Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtlaişin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında, meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özüre uğratan olaydır.
Açıklanan bu madde hükmüne göre, iş kazası; maddede sayılı olarak belirtilmiş hal ve durumlardan herhangi birinde meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedence veya ruhça arızaya uğratan olaydır.
Gerek uygulama ve gerek öğretide açıkça kabul edildiği ve madde metninden de anlaşıldığı üzere bu maddede sayılan haller örnekleme niteliğinde değil, sınırlayıcı niteliktedir. Bu hallerden birine girmeyen sigorta olayı iş kazası sayılamaz. Sayılan bu hallerin birlikte gerçekleşme koşulu bulunmayıp, herhangi birinin gerçekleşmiş olması gerekli ve yeterlidir.
Eş söyleyişle, iş kazası hukuksal nitelikte bir olay olup, bu olayın yukarıda açıklanan yasa maddesinde sınırlandırılan ve belirtilen hallerden herhangi birinin oluşmasıyla ortaya çıkması gerekir.
İş kazasının unsurları üzerinde de kısaca durmak gerekirse, şöyle sıralanabilir; kazaya uğrayan 5510 sayılı Kanun anlamında sigortalı sayılmalı; bu sigortalı bir kazaya uğramalı ve uğranılan kaza 5510 sayılı Kanunun yukarıda ayrıntısı açıklanan 13. maddesinin fıkrasında sayılan hal ve durumlardan birinde meydana gelmeli; sigortalıyı hemen veya sonradan bedence veya ruhça arızaya uğratan bir olay biçiminde gerçekleşmeli; bu olay ile sigortalının uğradığı zarar arasında uygun illiyet (nedensellik) bağı bulunmalıdır.
İnceleme konusu dosyada; davacının sigortalı işçi ve temizlik görevlisi olarak çalıştığı Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığına ait ...' teki hizmet binasının içerisinde 4.8.2015 tarihinde mesai saatinde geçirdiği bir kalp krizi sonucu felç olarak malul kaldığı olayın iş kazası olduğunun tespiti ile sürekli iş göremezlik geliri bağlanması talep ettiği davaya ilişkin olarak,dava açıldıktan sonra davalı kurum tarafından 25/07/2018 tarihli inceleme raporu ile dava konusu olayın iş kazası olduğunun kabul edildiği,bu nedenle Mahkemece,davalı Kurum yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına,diğer davalılar yönünden ise davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
Yargılama aşamasında kurum tarafından olayın iş kazası olduğunun kabul edilmesi karşısında kurum açısından davanın konusuz kaldığına dair mahkeme yaklaşımı isabetli ise de; diğer davalılar yönünden verilen karar eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.
Mahkemece, işin mahiyet ve kapsamı ile işin hangi işverenlik nezdinde ifa edildiği araştırılmak suretiyle işverenlik sıfatının kime yada kimlere ait olduğu,davalı YÖK ile davalı ... Tem.Ltd.Şti. arasındaki hukuki ilişki de araştırılmak suretiyle irdelenmeli, işverenliğin ve niteliğinin belirlenmesinin ardından iş kazasının tespiti istemi yönünden söz konusu davalılar yönünden bir hüküm kurulması gerekmektedir.
Yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekili ile davalı YÖK vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1. maddesi gereği kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 13.04.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.