22. Hukuk Dairesi 2013/2734 E. , 2013/3196 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili; davacının 01.08.1989-26.03.2012 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığını, bildirimli olarak, hizmetinden istifa edilemediği gerekçesiyle iş sözleşmesinin işverence feshedildiğini, işyerindeki görevinin bilet satış memurluğu olup ücretinin aylık net 3.040,00 TL olduğunu, işyerinde fesih tarihi itibariyle otuzdan fazla işçi çalıştığını, fesih bildiriminin 4857 sayılı İş Kanunu"nda belirtilen emredici usule aykırı olduğunu, zira fesih gerekçesinin açık ve kesin olarak belirtilmediğini, feshe gerekçe olarak davacının hizmetinden istifade edilemediğinin belirtildiğini, bunun dışında herhangi bir açıklama yapılmadığını, feshin son çare olması ilkesine uyulmadığını, fesih hakkının kötüye kullanıldığını belirterek, feshin geçersizliğine, davacının işe iadesine, dört aylık boşta geçen süre ücreti ile sekiz aylık ücreti tutarında işe başlatmama tazminatının da hüküm altına alınmasına, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacının davalı işyerinde satış memuru olarak görev yaptığını, davacının iş sözleşmesinin hizmetinden verim alınamaması sebebiyle 4857 sayılı Kanun"un 17. maddesindeki yazılı bildirim sürelerine uygun olarak aynı kanunun 18. maddesi çerçevesinde feshedilmiş olduğunu, yapılan tüm işlemlerin usul ve kanun uygun olması sebebiyle davanın reddi gerektiğini, davacının verimsiz çalışması göz önüne alınarak 28.02.2012 tarihinde kendisinden yazılı savunma istendiğini, savunması yetersiz görüldüğünden iş sözleşmesinin 26.03.2012 tarihinde feshedildiğini, işe başlatmama tazminatının sekiz aylık brüt ücret tutarında istenmesinin de mümkün olmadığını, davalı şirketin davacıya kıdem ve ihbar tazminatlarını ödeme konusunda bir ihtilafının olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekilince temyiz edilmiştir.
4857 sayılı Kanun"un 21. maddesinin birinci fıkrasında işe başlatmama tazminatının alt ve üst sınırları gösterilmiş olup; söz konusu tazminatın belirtilen sınırlar arasında işçinin kıdemi, fesih sebebi gibi olgular dikkate alınarak belirlenmesi gerekir. Üst sınırın aşılmasının tek istisnası 2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 31. maddesindeki sendikal sebeple yapılan fesihlerdir. Anılan maddeye göre feshin sendikal sebebe dayanması halinde işe başlatmama tazminatının işçinin en az bir yıllık ücreti tutarında belirlenmesi gerekir.
Dosya içeriğine göre söz konusu tazminatın davacının yedi aylık ücreti tutarı olarak belirlenmesine karar verilmesi hatalıdır. Fesih sebebine ve davacının çalışma süresine göre davacının dört aylık ücreti tutarı olarak belirlenmesi dosya içeriğine uygun düşecektir. Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-İşverence yapılan FESHİN GEÇERSİZLİĞİNE,
3-Davacının kanuni sürede işe başvurmasına rağmen, işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının işçinin dört aylık ücreti olarak belirlenmesine,
4-Davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine,
5-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6-Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre 1.320,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 67,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak 18.02.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.