4. Hukuk Dairesi 2016/4912 E. , 2018/8378 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... Taşımacılık ve Lojistik Tic. AŞ aleyhine 30/03/2015 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 10/11/2015 günlü kararın Yargıtayda duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle daha önceden belirlenen 25/12/2018 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davalı şirket vekili Avukat ... geldi, karşı taraftan davacı kurum adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ..., davalı firma hakkında 4857 sayılı İş Kanunu"nun 32. maddesine aykırı davrandığından idari para cezası tahakkuk ettirildiğini, davalı tarafından süresinde ödeme yapılmaması üzerine de ... 36. İcra Dairesi"nin 2014/20327 esas sayılı dosyası ile icra takibine başlanıldığını, borçlunun haksız ve mesnetsiz itirazı üzerine takibin durduğunu iddia ederek, itirazın iptali ve takibin devamı ile asıl alacağın %20"sinden az olmamak üzere de icra inkar tazminatının davalıdan tahsili isteminde bulunmuştur.
Davalı, davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davalının Sulh Ceza Mahkemesine yaptığı itirazın reddedilerek kesinleştiği gerekçesiyle faiz yönünden hesaplama yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, ayrıca icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu 67/2 maddesinde itirazın iptali davasında itirazının haksızlığına karar verilirse borçlunun; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklının; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, ret veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edileceği düzenlenmiş olup bunun için alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi mümkün nitelikte ise alacak likit kabul edilebilir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı kurumca davalı aleyhine tahakkuk ettirilen idari para cezasına davalının 21/03/2014 tarihinde itiraz ettiği, itirazın ... 5. Sulh Ceza Mahkemesinin 03/02/2015 gün ve 2014/15 D.iş sayılı kararı ile reddedilerek 04/03/2015 tarihinde cezanın kesinleştiği, davacı kurumca başlatılan icra takip tarihinin ise 10/07/2014 tarihi olduğu, anlaşılmaktadır. Şu halde; takip tarihinde henüz kesinleşmiş ve likit hale gelmiş bir idari para cezasının varlığından söz edilemeyeceğinden davalı aleyhine asıl alacağın %20"si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve davalı şirket yararına takdir olunan 1.630,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine, peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 25/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.