Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16777
Karar No: 2016/288
Karar Tarihi: 19.01.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/16777 Esas 2016/288 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı banka, davalılar hakkında genel kredi sözleşmesine dayanarak icra takibi başlatmıştır. Ancak, davalılardan biri olan \"...\", kefalet imzası olmadığı için sorumlu tutulamamıştır. Mahkeme, bu konuda yeterli inceleme yapmadan dava reddedilmiştir. Ancak, Daire tarafından bozulan karar sonrasında sunulan ipotek senedinde davalı \"...nin müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak sorumlu olduğunu kabul ettiği\" tespit edilmiştir. Yürürlükte olan 818 Sayılı BK hükümleri uyarınca, mahkemece davalı kefilin 150.000-TL limit dahilinde ve kendi temerrüdünden dolayı sorumlu olacağı gözetilerek yeni bir karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddesi olarak 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 929. maddesi zikredilmiştir.
19. Hukuk Dairesi         2015/16777 E.  ,  2016/288 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine ve yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Mahkemece davanın kabulüne yönelik olarak verilen 15.11.2012 tarihli ilk hüküm davalılar vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 11.09.2013 tarihli kararı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan 2013/9356 E. - 2013/13557 K. sayılı bozma ilamında "...Dosya içerisinde bulunan ve takibe dayanak yapılan 28.08.2008 tarihli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinde davalılardan ...’nin kefalet imzasına rastlanılamamıştır. Bu durum karşısında mahkemece anılan yön üzerinde durulup araştırma ve inceleme yapılarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir..." denilmiştir.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, alınan ek bilirkişi raporu da dikkate alınarak, davalılardan ..." nin davaya konu 28.08.2008 tarihli genel kredi sözleşmesinde kefalet imzasının bulunmadığı, dolayısı ile bu sözleşmenin kefili olmadığı, davacı vekilince bozmadan sonra sunulan ve dayanılan ipotek belgesinde ... tarafından davadışı ... için davacı lehine taşınmaz ipoteği tesis edildiği, davacının bu davalı hakkında ayrıca ... İcra Müdürlüğü" nün 2011/1768 sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yaptığı, ipotek belgesinde genel olarak davacı tarafından açılacak kredilere ipotek limiti kadar müteselsil borçlu müteselsil kefil olunduğu belirtilmiş ise de, hangi krediye ilişkin verildiği belli olmayan, davalı ..." nin bu hususta açıkça aydınlatılıp aydınlatılmadığı anlaşılamayan, genel işlem koşullarına uygun olmayan bu maddeye dayalı olarak davalının ayrıca sorumlu tutulmasının uygun görülmediği gerekçeleriyle, davalı ..." ye yönelik davanın reddine, diğer davalılara yönelik karar kesinleşmiş olmakla yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı banka tarafından, davalılar hakkında genel kredi sözleşmesine dayanılarak icra takibi başlatılmış, mahkemenin davayı kabul kararı Dairemizce 11.09.2013 tarihinde bozulmuştur. Bozma kararında; 28.08.2008 tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesinde ..." nin kefalet imzasına rastlanılmadığı, mahkemece anılan yön üzerinde durulup araştırma ve inceleme yapılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Banka tarafından bozma kararından sonra mahkemeye sunulan 28.08.2008 tarihli ipotek resmi senedinin 2. maddesinde, davalı ..."nin "ipotek limiti miktarınca borçtan müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak sorumlu olduğu"nu kabul ettiği anlaşılmaktadır. 28.08.2008 tarihinde yürürlükte olan 818 Sayılı BK hükümleri uyarınca, ipotek senedinde verilen şahsi kefalet geçerli olarak kabul edileceğinden, mahkemece davalı kefil ..." nin 150.000-TL limit dahilinde ve kendi temerrüdünden dolayı sorumlu olacağı gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.

    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 19.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi