Bursa Ceza Kararları - Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/5075 Esas 2018/1426 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5075
Karar No: 2018/1426
Karar Tarihi: 28.02.2018

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/5075 Esas 2018/1426 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Mahkeme, suçlu bulunan sanıklara verilen hükümlerin gerekçesiz olduğunu belirterek bu hükümleri bozdu. Mahkeme, hükümlerin açık ve gerekçeli olması gerektiğini ve hükümlerin verilmesinde delillerin tartışılıp değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Kararda, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141, CMK'nın 34/1, 230, CMUK'nın 308/7. maddelerine atıfta bulunarak mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine uygun olması gerektiğinin altını çizdi. Hükümlerin kanuna aykırı olduğu ve sanıkların temyiz itirazlarının yerinde olduğu sonucuna varan mahkeme, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükümleri bozdu. Kararda bahsedilen kanun maddeleri, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141, CMK'nın 34/1, 230, CMUK'nın 308/7. ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddeleridir. Bu maddeler, mahkeme kararlarının gerekçeli olması, delillerin tartışılması ve hükümlerin kanuna uygun olması gerektiğini ifade etmektedir.

14. Ceza Dairesi 2017/5075 E. , 2018/1426 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkûmiyet

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141, 5271 sayılı CMK"nın 34/1, 230 ve 1412 sayılı CMUK"nın 308/7. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının, Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olmasının zorunlu olduğu, bu kapsamda gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, ulaşılan kanaat, sanıkların suç oluşturduğu sabit görülen fiilleri ile bunların hukuki nitelendirmelerinin belirtilmesi suretiyle delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği ve hükmün CMK"nın 230. maddesine uygun şekilde gerekçe içermemesinin CMUK"nın 308/7. maddesinde kesin hukuka aykırılık hali olarak düzenlendiği gözetilmeden yazılı şekilde gerekçesiz hükümler kurulması,
Kanuna aykırı, sanıklar Hakkı ve Mustafa müdafileri ile sanıklar Naciye, Hakkı, Kadir"in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, esası incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.