22. Hukuk Dairesi 2017/23569 E. , 2019/15601 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin emekliliğe hak kazanması sebebi ile haklı nedenle feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı kurum vekili, ihale makamı olarak işçilik alacaklarından sorumlu olmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti :
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının yıllık izin ücreti alacağı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı olup olmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü, işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile ispatlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesinde, hakimin davayı aydınlatma ödevi düzenlenmiş olup madde uyarınca, hakim uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabileceği, soru sorabileceği ve delil gösterilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davacının temizlik görevlisi olarak hizmet alım sözleşmesi yapılan şirketler nezdinde 01.10.1992-14.05.2012 tarihleri arasında 19 yıl 1 ay 14 gün çalıştığı ve 360 gün izin hakkı bulunduğu kabul edilerek hesaplanan yıllık izin ücreti alacağı mahkemece hüküm altına alınmıştır. Davacının uzun yıllar boyunca izin kullanmaması hayatın olağan akışına aykırıdır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 31. mad. uyarınca hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında davacının 19 yıl boyunca izin kullanıp kullanmadığı hususu açıklattırılarak davacı beyanı ile birlikte tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Kıdem tazminatının gününde ödenmemesi durumunda ödenmesi gereken faiz mevduata uygulanan en yüksek faizdir. Faiz başlangıcı fesih tarihi olmalıdır. Yaşlılık, malullük aylığı ya da toptan ödeme almak için işyerinden ayrılma halinde işçinin bağlı bulunduğu kurum ya da sandığa başvurduğunu belgelemesi şarttır. Bu halde faiz başlangıcı da anılan belgenin işverene verildiği tarihtir.
Dosya içeriğine göre; davacının emeklilik nedeni ile iş sözleşmesini feshettiği sabit ise de kuruma başvurduğunu işverene belgelediğini ispat edememiştir. Bu nedenle faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olması gerekirken fesih tarihi olarak belirtilmesi hatalı olmuştur.
Kıdem tazminatının gününde ödenmemesi durumunda ödenmesi gereken faiz mevduata uygulanan en yüksek faizdir. Faiz başlangıcı fesih tarihi olmalıdır. Yaşlılık, malullük aylığı ya da toptan ödeme almak için işyerinden ayrılma halinde işçinin bağlı bulunduğu kurum ya da sandığa başvurduğunu belgelemesi şarttır.
Dosya içeriğine göre; davacının emeklilik nedeni ile iş sözleşmesini feshettiği, Sosyal Güvenlik Kurumuna başvuruda bulunduğu ve davacıya yaşlılık aylığı bağlandığı sabittir. Ne var ki; davacı emeklilik nedeniyle kuruma başvurduğuna ilişkin belgeyi davalıya sunduğunu ispatlayamamıştır. Bu durumda kıdem tazminatı alacağı için faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olması gerekirken fesih tarihi olarak belirtilmesi hatalı olmuştur.
Belirtilen sebeplerden ötürü kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, 09.09.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.