23. Hukuk Dairesi 2016/4497 E. , 2018/5374 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl ve karşı davada alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı- karşı davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl davacı-karşı davalı vekili müvekkili ile davalılar arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davalının sözleşme şartlarına uymadığını, fiilen 2008 yılından beri de dairelerin kullanıldığını, taşınmazın sözleşmeye uygun halde tesliminin dava tarihi itibari ile de halen gerçekleşmediğini, bu nedenle toplam 150.000,00 USD cezai şarttan davalının sorumlu olduğunu, dairelerin sözleşmeye göre yapılmadığını, eksik işlerin olduğunu ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı tutularak cezai şart alacağı için 40.000,00 TL eksik işler için 11.500,00 TL olmak üzere 51.500,00 TL"nin tespit masrafları ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiş, karşı davanın reddini istemiştir.
Davalı-karşı davacı kooperatif vekili asıl davanın reddine karar verilmesini istemişler, sözleşmede bulunmamasına rağmen fazladan işler yapıldığını ileri sürerek sözleşmeye göre zorunlu olmamasına rağmen faydalı ve zaruri olarak yapılan iş bedellerine karşılık 10.000,00 TL "nin tahsiline karar verilmesini karşı dava olarak talep etmiştir.
Asıl davada davalı ... ... davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia savunma ve dosya kapsamında, asıl davada davaya konu eksik işler bedelinin 16.500,00 TL olarak belirlendiği, ancak bu belirlenen eksik işler içerisinde çatı bedeli de mevcut olduğu, çatı ve çatı katındaki eksikler için kesinleşen mahkeme kararı mevcut olduğu, bu nedenle yeniden incelenemeyeceği, çatı bedeli düştükten sonra eksik işler bedelinin 14.280,00 TL olduğu, her iki davalının bu bedeli davacıya ödemekle sorumlu oldukları, davacının tapu harcını kendisinin ödediğine dair bir belgeyi dosyaya sunamadığı, davacının 2008 yılından beri dairelerini fiilen de kullandığı, bu nedenle davacının cezai şart açısından talebinin yerinde olmadığı gerekçeleriyle davanın 14.280,00 TL üzerinden kabulüne, fazlaya ilişkin talep açısından reddine, karşı davada ise faydalı ve zaruri olarak yapılan işler bedeli 9.700,00 TL olduğu, davalı-karşı davacı tarafından yapıldığı gerekçesiyle 9.700,00 TL açısından kabulüne fazlaya ilişkin talep açısından reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı-karşı davalı vekili temyiz etmiştir.
Asıl dava arsa payı ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan kira tazminatı ve eksik işler bedeli istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK"nın "Taleple Bağlılık İlkesi" başlıklı 26. maddesinin 1. fıkrası "Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir" şeklindedir. Buna göre hakimin talepten fazlasına hüküm vermesi yasak olduğu gibi talepten başka bir şeye hüküm vermesi de yasaktır. Somut olayda, mahkemenin davacının eksik işler bedeli için talebi 11.500,00 TL olmasına rağmen asıl davada talep aşılarak HMK"nın 26/1. maddesi hükmüne aykırı olarak eksik işler bedeli için 14.280,00 TL ye karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Karşı dava açısından, dava yüklenici tarafından farklı ve fazladan yapılan imalâtların bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Yüklenici kendi iradesiyle inşaatın tamamına ve bu kapsamda arsa sahiplerine ve kendisine verilen bağımsız bölümlere aynen yansıtılan değer artırıcı işler yapması halinde sözleşmede aksine hüküm bulunmadığı durumlarda fazla bedel isteminde bulunamaz. Yüklenicinin sözleşmeyle yapımını yüklendiği işin dışında sadece arsa sahibinin yararına fazla iş yapması halinde de bu işin bedelini 818 sayılı BK"nın 410. vd. maddeleri ile 6098 sayılı Yasanın 526. vd. maddeleri uyarınca işin yapıldığı tarihteki rayiç üzerinden istemeye hakkı vardır. Yüklenici, kural olarak sözleşmede kararlaştırılandan fazla ve daha kaliteli malzeme kullanarak yaptığı işler bedelini, yapılan bu fazla işlerin ve kullanılan kaliteli malzemelerin arsa sahiplerinin menfaatine ve yasal olması, ekonomik değerinin bulunması ve fazla işler ile kaliteli malzemeyi içeren imalatı kendisine isabet eden bağımsız bölümler için de yapmamış olması koşulu ile 818 sayılı BK"nın vekaletsiz iş görmeye ilişkin 410. vd. (TBK"nın 526 vd.) maddeleri uyarınca işin yapıldığı tarihteki mahalli serbest piyasa rayiç değerleri üzerinden tahsilini talep edebilir. Ancak inşaatın ortak yerlerinde ya da davacı yükleniciye düşecek bağımsız bölümlerde yapılan bu neviden fazla imalâtlar arsa sahiplerinin yararına olduğu gibi, yüklenicinin de yararınadır. Kural olarak her iki tarafın da yararına olan böyle bir kazanım, fazla iş olarak nitelendirilemez ve yükleniciye bunların karşılığını isteme hakkı vermez. Mahkemece yapılacak olan keşif ve incelemede, dava konusu taşınmaza ait onaylı mimari proje ve yukarıda açıklanan ilke doğrultusunda, karşı davaya konu imalat kalemlerinin yüklenici tarafından sadece davacı arsa sahibine ait bağımsız bölümlere fazla ya da farklı değerde yapılan imalât olup olmadığı, varsa bunların neler olduğu, nitelikleri ve kıymetleri ile ilgili rapor alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı- karşı davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 20.11.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.