Esas No: 2020/11556
Karar No: 2022/4460
Karar Tarihi: 29.03.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/11556 Esas 2022/4460 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi, birleşen dava hizmet tespiti istemine ilişkin verilen kararın fer'i müdahil Kurum vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetmiş ve bu karara davacı, davalı ve fer'i müdahil Kurum vekilleri tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur. Mahkeme kararında, davacının davalıya ait işyerinde kesintisiz bayan kuaförü olarak çalıştığı dönem tespit edilmiş ve fer'i müdahil Kurum vekilinin istinaf başvurusunun hükme yönelik olmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Ancak, davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurusunun incelenmemiş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuş ve Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi kararı HMK'nın 373/2. maddesi gereğince bozulmuştur. Kararda, davacının çalıştığı sürelere ilişkin bilgilerin Kuruma eksiksiz ve tam olarak bildirilmesi gerektiği, tanık ifadesi ile yetinilmemesi gerektiği vurgulanmıştır. Kanun Maddeleri: 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 4/1-a maddesi.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
İlk DereceMahkemesi : ... İş Mahkemesi
Asıl ve birleşen dava hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davacı, davalı ve fer’i müdahil Kurum vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince fer’i müdahil Kurum vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı, davalı ve fer’i müdahil Kurum vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Asıl ve birleşen davada davacı vekili, davalıya ait işyerinde 01.04.2009-17.03.2017 tarihleri arasında kesintisiz ve sürekli bayan kuaförü olarak çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
II-CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle, hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacının çalıştığı sürelerin Kuruma eksiksiz ve tam olarak bildirildiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
Dahili davalı ... Hizmet Alımları Mobilya Ltd. Şti. temsilcisi ... duruşmadaki beyanında, davacı ...'yı tanımadığını, ne iş yaptığını bilmediğini, iş yerini 2014-2015 yılında ...'dan devraldığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
Fer’i müdahil Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın reddini istemiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece, yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulü ile; 2801200605179 sigorta sicil numarasında kayıtlı davacı ...’nın davalı ...’e ait 1006694.28 sicil nolu işyerinde 01/04/2009 ile 07/09/2009 tarihleri arasında asgari ücret ile hizmet akdine dayalı olarak 5510 sayılı Yasanın 4/1-a kapsamında çalıştığının tespiti ile, dahili davalı ... Hizmet Alımları Mobilya İnşaat Gıda otomotiv Turizm Ticaret Ltd. Şti.’ne ait 1013883 sicil nolu işyerinde görülen 01.05.2009 tarihli 4/1-a kapsamındaki bir günlük sigortalılık süresinin iptaline, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Dosyadaki yazılara, hükmün dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere, bu delillerin takdirinde isabetsizlik görülmemesine ve özellikle davacının tespitine karar verilen dönemde davalı işverene ait işyerinde fiilen çalıştığı hususunun tüm dosya kapsamı ile sabit olduğunun anlaşılmasına göre usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılan hükme yönelik feri müdahil SGK vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ
Davacı vekili, ücret bordrolarındaki imzaların davacıya ait olup olmadığı hususunun davacıya sorulmadığını, dinlenen tanıkların tamamına yakınının davacının aralıksız ve tam gün çalıştığını beyan etmiş olmaları karşısında, tanık beyanlarının da dikkate alınmayarak, 08/09/2009-01/01/2012 tarihteki çalışmalara yönelik talebin reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, hükmün bozulmasını istemiştir.
Davalı vekili, davanın 01.06.2017 tarihinde açıldığı nazara alındığında 01.06.2012 tarihinden önceki sürelerin 5 yıllık hak düşürücü süre nedeniyle reddi gerekirken kısmen kabul kısmen red şeklinde karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, mahkemece eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile verilen kararın temyiz incelemesi sonucu bozulmasını istemiştir.
Fer’i müdahil Kurum vekili, davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığını, Kurum kayıtlarının esas olduğunu, aksinin eşdeğer belgelerle kanıtlanması gerektiğini, davanın ispatında tanık ifadesi ile yetinilmemesi gerektiğini belirterek, kararın temyizen bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
İnceleme konusu eldeki davada, İlk Derece Mahkemesinin 26.12.2018 tarihli ve 2017/141-2018/493 E.K. sayılı gerekçeli kararının, davacı vekiline 20.01.2019 tarihinde, davalı ... vekiline ise 25.01.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin 29.01.2019 tarihinde, davalı ... vekilinin ise 05.02.2019 tarihinde temyiz harçlarını yatırarak istinaf başvurusunda bulundukları, ancak Bölge Adliye Mahkemesince gerek davacı vekilinin gerekse davalı ... vekilinin istinaf talepleri incelenmeksizin, sadece fer’i müdahil Kurum vekilinin istinaf istemi hakkında hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
Bölge Adliye Mahkemesince davacı ve davalı ... vekillerinin istinaf başvurusu hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.
O halde, taraf vekilleri ve fer’i müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı bozulmalıdır.
SONUÇ:
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/2. maddesi gereğince kaldırılarak, yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine, bozma nedenine göre taraf vekilleri ve fer’i müdahil Kurum vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istinaf kanun yolu denetimi yapılmak üzere dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 29.03.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.