22. Hukuk Dairesi 2012/15743 E. , 2013/4278 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
AVUKAT ...
DAVA : Davacı, fazla çalışma, hafta tatili, yıllık izin ile genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin 1987 yılından 03.05.2010 tarihine kadar davalı işyerinde çalıştığını, aylık 733,34 TL aldığını, haftanın yedi günü sabah 08:00-20:00 saatleri arasında çalıştığını, müvekkiline kıdem tazminatının ödendiğini, diğer işçi alacaklarının ödenmediğini belirterek fazla çalışma alacağı, hafta tatili alacağı, yıllık izin alacağı ve genel tatil alacağının davalıdan tahsili talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili işyerinde 08:30-16:00 saatleri arasında çalışıldığını, fazla mesai yapılmadığını, haftanın altı günü bu şekilde çalışıldığını, davacının ibraname ile alacaklarının bulunmadığını belirttiğini savunarak davanın reddine karar verilmesin talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı noktasındadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği kabul edilmelidir.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir.
Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemesi, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Davacı davalı işyerinde haftanın yedi günü 08:00-20:00 saatleri arasında çalıştığını belirtmiştir. Davacı tanıkları davacının 23:00-08:00 saatleri arasında çalıştığını, davalı tanıkları ise davacının işyerinde 08:00-16:00 16:00-24:00 24:00-08:00 saatleri arasında üç vardiya halinde çalışıldığını belirtmişlerdir. Bu durumda tanık beyanları arasında çelişki bulunmaktadır. Mahkemece davacının dava konusu işyerinde kaç vardiya halinde çalışıldığını kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır. Ayrıca davacının gece çalışmalarında ara dinlenmesi mahsup edilerek günlük 7,5 saati aşan çalışma fazla mesai olarak kabul edilmeli, gündüz çalıştığı haftalarda ise 45 saati aşan çalışmaları fazla mesai olarak belirlenmelidir. Bu nedenlerle mahkemece eksik araştırma ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgiliye iadesine, 04.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.