12. Hukuk Dairesi 2018/3068 E. , 2018/6655 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine işçilik alacağı ilamına dayanılarak başlatılan ilamlı takipte, borçlunun sair şikayeti ile birlikte icra emrinde talep edilen faizin fazla olduğunu ileri sürerek icra emrinin düzeltilmesini talep ettiği, mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda şikayetin kabulü ile kıdem tazminatına işlemiş faiz kaleminin 1.258,42-TL., fazla mesai kalemine işlemiş faiz alacağının 2.212,39-TL., ücretli izin alacağına işlemiş faiz kalemi alacağının 17.44-TL. olarak düzeltilmesine, diğer kalemler yönünden takibin aynen devamına kesin olarak karar verildiği, alacaklının iş bu kararı temyiz ettiği, temyiz isteminin ise, mahkemece kararın kesin olmakla temyiz edilemeyeceği ve ayrıca söz konusu takibe ilişkin alacağın 5980,00-TL.’nin altında kaldığından bahisle reddedildiği görülmektedir.
Mahkeme kararında, temyizi kabil bir hükmün kesin olarak verildiğinin yazılı bulunması, bu kararın temyiz incelemesinin yapılmasına engel değildir.
Temyize konu edilen alacak kısmına göre 2004 sayılı İİK"nun Geçici Madde (7) hükmü gereğince, 5311 sayılı Kanun"la yapılan değişiklikten önceki İİK"nun 363. maddesi uyarınca kararın temyizi kabil olduğu anlaşılmıştır.
Bu nedenle ... 1. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 20/11/2015 tarih ve 2014/640 E. - 2015/544 K. sayılı temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararının oybirliği ile kaldırılmasına karar verilerek ... 1. İcra Hukuk Mahkemesi"nin16/04/2015 tarih ve 2014/640 E. - 2015/444 K. sayılı asıl kararının temyiz incelemesine geçildi:
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
HGK"nun 20.09.2006 tarih ve 2012/594 E. - 534 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere; en yüksek banka mevduat faiziyle tahsiline karar verilen alacaklar bakımından, mahkemece yapılacak iş; tarafların bildirdikleri bankalardan, hakkın doğum tarihinden itibaren birer yıllık devreler halinde, bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranının sorulması, hakkın doğum tarihinden itibaren takip tarihine kadar istenebilecek faiz miktarının bilirkişiye hesaplattırılması şeklinde olmalıdır.
Somut olayda; mahkemece, taraflarca bankaların isimlerinin bildirildiği, bildirilen bankalara yazılan müzekkerelerde, 08/02/2012 ile 13/06/2014 dönemi için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranlarının istenildiği ve “fiilen” ibaresine yer verilmediği, alacaklı
vekilince isimleri bildirilen tüm bankalardan uygulanan en yüksek mevduat faizi oranlarının gönderildiği, borçlu tarafından bildirilen bankalara yazılan müzekkerelere ise cevap verilmediği, bilirkişi tarafından; gerekli inceleme için, akdin fesih tarihi itibariyle uygulanan faiz oranlarının istenilmesi gerektiğinin belirtilmesi üzerine bu defa bu konuda sadece alacaklı vekili tarafından bildirilen bankalara müzekkere yazıldığı (... tarafından T.C. Merkez Bankası"nın web sitesinden alınan ve bankalarca T.C. Merkez Bankası"nın bildirilen azami faiz oranlarını gösteren çıktıların gönderildiği) bilirkişi tarafından da, bankalar (..., ... ve ...) tarafından bildirilen faiz oranlarından yıl sonu itibariyle en yüksek faiz oranları esas alınarak hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır.
O halde, mahkemece, tarafların bildirdikleri bankaların genel müdürlüklerine yazı yazılarak, hakkın doğumu tarihinden itibaren birer yıllık devreler halinde bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranları sorularak, gelen yazı cevaplarına göre birer yıllık devrelerin başlangıcındaki fiilen uyguladıkları en yüksek faiz oranı esas alınarak bilirkişiden ek rapor alınmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken, yukarıda açıklanan ilkelere uygun olmayan bilirkişi raporuna göre yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.