
Esas No: 2021/10058
Karar No: 2022/4086
Karar Tarihi: 22.03.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/10058 Esas 2022/4086 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinde görülen bir dava hak sahipleri tarafından iş kazasında hayatını kaybeden sigortalının maddi tazminatı istemine ilişkindir. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar vermiştir. Dava temyiz edilerek duruşma için taraflara çağrı yapılmış ancak, sadece davalılardan biri duruşmaya katılmıştır. Mahkeme, yapılan ödemelerin tespit edilerek denkleştirme hesabı yapılması gerektiği ve hükümde yanılgı olduğu gerekçesiyle bozma kararı vermiştir. Konuyla ilgili kanun maddeleri ise şöyledir: Zararın müteselsil sorumluluğunu düzenleyen 6098 sayılı TBK'nun 61. maddesi ve 163. maddesi, borçlulardan birinin diğerinin durumunu ağırlaştıramayacağını belirten 165. maddesi ve sorumlular arasında yapılan ödemelerin etkisini düzenleyen 166. maddesi, ve ödeme talebinin hukuki dayanağını belirleyen 6098 sayılı TBK'nun 55. maddesi.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş)Mahkemesi
Dava iş kazasında vefat eden sigortalının hak sahiplerinin maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, (kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozma kararına uyularak ilamda belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davalılardan Mng Kargo Yurtiçi ve Yurtdışı Taşımacılık A.Ş. ile Yay Endüstri ve Taşımacılık Ltd. Şti. vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve dosya incelenerek temyiz isteklerinin süresinde olduğu, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 22/03/2022 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmiştir. Duruşma günü duruşmalı temyiz eden davalılar Mng Kargo Yurtiçi ve Yurtdışı Taşımacılık A.Ş. ile Yay Endüstri ve Taşımacılık Ltd. Şti. adlarına Av. ... geldi. Davacı ... diğer davalılar adına gelen olmadı. Duruşmaya başlanarak, hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı günde Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlerle, temyiz edenin sıfatına, temyiz kapsam ve nedenlerine göre davalılardan MNG Kargo Yurtiçi ve Yurtdışı Taşımacılık AŞ ile Yay Endüstri ve Taşımacılık Ltd Şti vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Bilindiği üzere bir hususun varlığı veya yokluğu mahkemenin davayı esası bakımından inceleyip, karara bağlamasına engel teşkil ediyorsa, dava şartı söz konusudur. Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Bu noktada, dava hakkının bir anlamda dava şartı olduğu kuşkusuzdur. Dava hakkının varlığı ya da düşmüş bulunmasının incelenmesi, doğrudan hâkime verilmiş ödevlerden olması karşısında, Yargıtay Dairesi, önceden ileri sürülmemiş olsa bile temyiz aşamasında dava şartının tamam olup olmadığını kendiliğinden gözetebilir.
Davanın hukuksal niteliği gereği davalı, temyiz aşamasında dava konusu borcu söndüren nitelikte bir belge vermişse, bu belge üzerinde gerekli inceleme yapılmak suretiyle bir karar verilmesi gerekir. Gerçekten de, yargılamada davayı inkâr eden davalının savunması borcun bulunmadığı savunmasını da kapsar. O nedenle, davalının borcun ne sebeple bulunmadığını açıklama ve iddianın aksine, delillerini ikame etme hakkının ortadan kalktığından söz edilemez. Belirtilen nedenlerle, temyiz aşamasında sunulan ve borcu söndüren bir belgenin varlığı karşısında savunmanın genişletilmesi yasağından da söz edilemeyecektir
Sonuç itibariyle; yargılama aşaması henüz tamamlanmamış böyle bir durumda, borcu itfa eden belgenin veya dava şartının söz konusu olduğu hallerde, dava sonuçlanıp kesinleşmemiş ise, ibraz edilen ve borcu söndüren yazılı belgenin dikkate alınması gerekir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 04.07.2007 gün 2007/13-453Esas ve 2007/453Karar sayılı kararlarında da aynı ilke benimsenmiştir.
Öte yandan birden çok kimsenin birlikte neden oldukları zarardan sorumluluklarını düzenleyen 6098 sayılı TBK'nun 61. maddesi uyarınca (818 sayılı B.K.’nun 50 ve 51. Maddesi) ve aynı Yasanın 163. (818 sayılı B.K.’nun 142.) maddesi hükmüne dayanarak davacı, zararının tümünü müteselsil sorumlulardan biri aleyhine açacağı bir dava ile isteyebileceği gibi, sorumluların hepsi aleyhine açacağı bir dava ile de talep edebilir. Ancak, aynı Yasanın 163. (BK 141) maddesi gereğince teselsül, ister yasadan, ister sözleşmeden doğmuş olsun, bu kuraldan yararlanma hakkı sadece zarara uğrayanın, daha geniş bir deyim ile alacaklınındır.
Öte yandan, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 165.maddesi (818 sayılı BK'nun 144. maddesi) hükmüne göre, Kanun veya sözleşme ile aksi belirlenmedikçe, borçlulardan biri kendi davranışıyla diğer borçluların durumunu ağırlaştıramaz. 166. maddesi(818 sayılı BK'nun 145. maddesi) hükmüne göre, sorumlulardan birinin zararı ödemesi halinde, diğerleri bu oranda borçtan kurtulurlar. Ancak, müteselsil borçluların borçtan tamamen veya kısmen kurtulabilmeleri, alacaklının bilfiil tatmin edilmiş olması halinde söz konusudur.
Ödemeye ilişkin davanın yasal dayanağı ile ilgili 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 55. maddesinde, “ Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez.”hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda, temyiz eden davalılar vekilinin temyiz dilekçesine ekli olarak sunduğu ödeme dekontuna göre dava harici Mapfre Sigorta AŞ tarafından davacı ...’a 103.114,67 TL ödendiği belirtilmiş olmakla yapılan ödemenin dayanağı sigorta poliçesi ile ödemeye ilişkin ibraname v.b. ödeme belgeleri de sigorta şirketinden temin edilip, dosyaya dahil edildikten ve hangi davacıya ne miktarda ödeme yapıldığı açıklığa kavuşturulduktan sonra, yapılan ödemelerin ödeme tarihi verileri dikkate alınarak davacıların tazminat alacaklarını ne miktarda karşıladığı hususunda denkleştirme hesabı yaptırmak, yapılacak hesap çerçevesinde bulunacak denkleştirme/karşılama oranının hükme esas alınan 27.02.2020 tarihli hesap raporunda tespit edilen davacı tazminat alacaklarına uygulamak, bu şekilde davacıların karşılanmayan tazminat alacağı bulunması halinde karşılanmayan miktar yönünden davacıların tazminat alacaklarına hükmetmek, tazminat alacaklarının karşılanması halinde ise karşılanan tazminat talepleri yönünden redde karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, açıklanan bu maddi ve hukuki esaslar gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı biçimde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalılardan MNG Kargo Yurtiçi ve Yurtdışı Taşımacılık A.Ş. ile Yay Endüstri ve Taşımacılık Ltd. Şti. vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, Dairemizde icra edilen duruşmada taraflar kendilerini vekille temsil ettirmiş olmaları nedeniyle hazır bulunan davalılardan MNG Kargo Yurtiçi ve Yurtdışı Taşımacılık A.Ş. ile Yay Endüstri ve Taşımacılık Ltd. Şti. lehlerine 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile iş bu davalılara verilmesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine 22/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.