Esas No: 2021/13201
Karar No: 2022/3939
Karar Tarihi: 21.03.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/13201 Esas 2022/3939 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Davacı, Antakya Halk Eğitim Merkezinde öğretici öğretmen olarak çalışmaya başladığını ve sigortalı olarak çalıştığı dönemlerin kayıtlara geçirilmediğini iddia ederek hizmet tespiti istemişti. İlk derece mahkemesi, davacının bazı dönemlerde sigortalı olarak çalıştığını tespit ederek kısmen kabul etmiş, sömestr tatilleri haricinde sürekli çalıştığı iddiasını ise kanıtlanamadığı gerekçesiyle reddetmiştir. Ancak yapılan araştırmaların yetersiz olduğu ve tanıklardan daha fazla kanıt toplanması gerektiği belirtilerek karar bozulmuştur. Kanun maddelerine göre, sigortalıların belgeleri verilmedikleri takdirde tartışmaların konusu teşkil edebilecek zaman dilimi, ilgili mahkemeye başvurularak 5 yıl içerisinde ispat edilebilir ve mahkeme kararında belirtilen kazançlar ile prim sayıları hesaba katılır. Hizmet sözleşmesi ile çalışanların hizmetlerinin tespitine ilişkin davalarda, özenli ve duyarlı bir incelemenin yapılması gerekmektedir. Tanık beyanları değerlendirilirken inandırıcılık üzerinde durulmalı ve re'sen araştırmalar yapılmalıdır.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
İlk DereceMahkemesi: Hatay İş Mahkemesi Müstemir Yetkili
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinafın esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı MEB'e bağlı olarak Antakya Halk Eğitim Merkezinde öğretici öğretmen olarak 27/02/1976 tarihinde işe başladığını ve 31/12/1994 tarihine kadar da kesintisiz çalıştığını ancak sigorta işlemleri yapılmadığından bu dönemlere ait çalışmalarının kurum kayıtlarında yer almadığını, bu nedenle müvekkilinin mağdur olduğunu belirterek 27/02/1976 - 31/12/1994 dönemleri arasında davacının sigortalı ve kesintisiz olarak çalıştığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II- CEVAP:
Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili idarenin işveren sıfatını taşımadığını, davacı ile idare arasında işçi işveren ilişkisi bulunmadığını, davanın hak düşürücü süreye uğradığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Feri müdahil Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sigorta sicil dosyasına göre, tespitini talep ettiği dönemde davalı iş yerinden çok sayıda işe giriş bildirgesinin verildiğini, çalışmalarının Kuruma eksiksiz bildirildiğini ve çıkışının verildiğini, davalı iş yerinde kesintisiz çalıştığına dair somut delil olmadığını, davacının çalışmalarının kesintili olduğunu ve çalışılan sürelerin Kuruma bildirildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III- MAHKEME KARARI:
A- İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesi tarafından, davanın kısmen kabulü/kısmen reddi ile; davacının, davalı nezdinde 04.03.1985 – 31.05.1985, 01.11.1991 – 10.06.1992, 11.11.1992 -07.06.1993 ve 01.12.1993 – 31.05.1994 tarihleri arasında sigortalı bildirilen süreler dışlanarak sömestr tatilleri haricinde sürekli ve kesintisiz olarak hizmet akdi ile çalıştığının tespitine, bakiye talebin reddine dair karar verilmiştir.
B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
1-Davacı vekili, davalı Bakanlık vekili ile fer'i müdahil vekilinin, Hatay İş Mahkemesi'nin 2017/198 Esas, 2019/755 Karar sayılı ilamına yönelik istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, karar verilmiştir.
TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Taraf vekilleri kararın bozulmasını talep etmiştir.
IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanun’un m. 86/9. maddelerine göre, “Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır.”
Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re'sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
Tanık beyanları değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren, işçi ve işyeriyle ilişkileri düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça bordrolu, komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar da dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
Somut olayda, davacının 27/02/1976 - 31/12/1994 dönemleri arasında davacının sigortalı ve kesintisiz olarak çalışma iddiasına karşın Mahkemece verilen kabul kararı eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır.
Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı olan Halk Eğitimi Merkezi bir kamu kurumu olup, bu gibi işyerlerinde resmi kayıtlara dayanılması ve ücretlerin yazılı belge ile ödenmesi esastır. Mahkemece, Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğündeki, tespiti istenen tarihi kapsayacak şekilde ücret bordrosu, ders programı, varsa puantaj kayıtları getirtilerek, davacıya ilişkin kayıt bulunup bulunmadığı saptanmalı, davacının işyeri özlük dosyasının eksiksiz bir örneği işyerinden getirtilerek, davacının resmi kayıtlara geçmeyen ancak çalıştığını ve ücretini aldığını gösterir belgelerin bulunup bulunmadığı araştırılmalı, yoksa bunun nedenleri araştırılmalı, tespiti istenen tarihte davacının çalışmasını bilebilecek durumda olan tanıklar resen belirlenerek kanaat edinmeye yetecek miktarda tanığın beyanına başvurulmalı, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Kabule göre de Mahkemece verilen, davacının sömestr tatilleri haricinde sürekli çalıştığına ilişkin hüküm hangi yıl hangi sürelerde sömestr tatili olduğunun belirgin olmaması nedeniyle hükmün infaza elverişli olmadığı anlaşılmaktadır.
O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen istinaf isteminin esastan reddine dair karar kaldırılarak ilk derece mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf isteminin esastan reddine dair kararın HMK’nın 373/1 maddesi gereği yukarıda açıklanan nedenlerle kaldırılarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 21/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.